7. Hukuk Dairesi 2016/14916 E. , 2016/11101 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine,
2-Davacı Sendika vekili, davalı (kapatılan) Belediye Başkanlığı"nın davacı ...-İş Sendikası"nın yıllardır örgütlü olduğu bir işyeri olduğunu, davalı bünyesinde çalışan ve müvekkili sendikaya üye olan işçilerin, ... Sendikası Ana Tüzüğü"ne göre, Sendika"ya üyelik aidatı ödemeleri gerektiğini, davalı Belediyenin, işçilerden kestiği üyelik ve dayanışma aidatlarını bu güne kadar müvekkile ödemediğini, kanunun amir hükmü uyarınca, aidat kesinti listelerinin davalı işveren tarafından müvekkile gönderilmesi gerekmesine rağmen bu listelerin de müvekkile gönderilmemiş olduğunu, kesilen aidatların hangi tarihte ödeneceğine ilişkin düzenlemelerin davalı ile müvekkil Sendika arasında bağıtlanmış toplu iş sözleşmelerinde de mevcut olduğunu, toplu iş sözleşmeleri ve yasanın amir hükümlerine aykırı hareket eden, yapılan ödeme ihtarlarına rağmen borcunu ödemeyen aidat alacağının toplu iş sözleşmelerinde belirlenen temerrüt tarihinden itibaren en yüksek işletme kredisi faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Dava ... Belediyesi"ne karşı açılmış, 2014 yerel seçimleri ile birlikte 6360 sayılı Kanun hükümlerine göre bu belediyenin tüzelkişiliği sonaerip davalı ..."ye katıldığından davaya Onikişubat Belediyesi"ne karşı devam edilmiştir.
Davalı ... Belediyesi vekili, tüzel kişiliği sonaeren belediyenin davalı ..."ye devredilen alacağı bulunmadığından, işçileri de devredilmediğinden davanın husumetten reddi gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermiştir.
Hüküm altına alınan sendika üyelik aidatı alacağına toplu iş sözleşmeleri ile kararlaştırılan ödeme gününden itibaren faiz işletilip işletilemeyeceği ve belirlenen temerrüt tarihlerinin TİS hükümlerine uygun olup olmadığı konularında taraflar arasında ihtilaf bulunmaktadır.
Sendika üyelik aidat alacağına toplu iş sözleşmelerinde kararlaştırılan ödeme tarihlerinden itibaren faiz işletilebilmesi için, gerek 2821 sayılı Kanun"un 61 inci; gerek 6356 sayılı Kanun"un 18 inci maddesi hükümlerine göre, sendikanın sendika üyesi işçilerin isim listesi ile kesilmesi gereken aidat miktarını ve aidatın yatırılacağı banka hesabı numarasını işverene bildirmesi şarttır. “Bildirim yükümlülüğü” olarak adlandırılan bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde aidat alacağına toplu iş sözleşmelerinde öngörülen ödeme tarihlerinden itibaren faiz işletilmesi mümkün olmaz.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi tarafından hazırlanan hesap raporunda, davacı Sendika"nın bildirim yükümlülüğünü yerine getirdiği belirtilerek Toplu İş Sözleşmesi hükümlerine göre temerrüt tarihleri belirlenmiş ise de, davacı Sendika"nın 01.02.2013-31.01.2014 tarihlerini kapsayan Toplu İş Sözleşmesi dönemi için gönderdiği 15.02.2013 tarih ve 10304 sayılı ve 01.02.2011-31.01.2013 tarihlerini kapsayan Toplu İş Sözleşmesi dönemi için gönderdiği 12.01.2011 tarih ve 30368 sayılı bildirim yazılarının tebliğ tarihi belli değildir. Bu yazıların davalı işverene ne zaman tebliğ edildiği tespit edilmelidir. Öte yandan 01.09.2003-31.08.2005 tarihlerini kapsayan Toplu İş Sözleşmesi dönemi için davacı Sendika"nın bildirim yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği araştırılmalıdır. Şayet davacı Sendika"nın belirtilen dönemler için bildirim yükümlülüğünü yerine getirdiği tespit edilirse, aidat alacağına toplu iş sözleşmeleri ile kararlaştırılan ödeme günü baz alınarak faiz işletilmesi gerekecektir. Aksi halde bu dönemlere ait alacaklar ayrıştırılarak dava ve gerekirse ıslah tarihinden itibaren faize karar verilmelidir.
Başka bir husus ise, 01.01.2011-31.01.2013 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan Toplu İş Sözleşmesi"nin 28 inci maddesine göre işçi ücretleri ayın 15"inde ödenecek; aidatlar ise işçilere yapılacak ücret ödemelerinden kesilerek 1 (bir) ay içinde Sendikanın hesabına yatırılacaktır. Bu durumda bu dönem aidat alacağında temerrüt tarihi, ait olunan ayı takip eden ayın 15 (onbeşi ) olmalıdır. Örneğin 15.01.2011-15.02.2011 ayına ait aidat alacağı bakımından temerrüt tarihi 15.03.2011 tarihi olacaktır. Mahkemenin atıf yaptığı hesap raporunda bu dönem aidat alacağı bakımından temerrüt tarihinin ait olunan ayın 23 üncü günü olarak belirlenmesi hatalı olmuştur. Aynı durum 01.02.2009-31.01.2011 tarihleri arasındaki dönem için de geçerlidir. Bu iki dönem (01.02.2011-31.01.2013 tarihleri arasındaki TİS için bildirim yükümlülüğünün yerine getirildiğinin anlaşılması kaydı ile) aidat alacağının temerrüt tarihi yukarıda yazılı şekilde belirlenmelidir.
3-Mahkemenin aidat alacaklarının aylık olarak miktarını ve temerrüt tarihlerini karar yerinde göstermeyerek rapora yollama yapmakla yetinmesi, infazda tereddütlere, yeni ihtilaf ve davalara yolaçabileceğinden bozma nedenidir.
O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 24.05.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.