11. Hukuk Dairesi 2018/5790 E. , 2019/6754 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Alanya 4. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 28/02/2018 tarih ve 2017/51-2018/51 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette % 48 hisse sahibi olduğunu, şirket ortaklarından..."e ait 120 hisse ve..."e ait 120 hisse olmak üzere tamamı 240 hissenin müvekkili tarafından cebri icra yolu ile satın alındığını, satın alınan bu hisselerin müvekkili adına tescil edilmesi nedeni ile mali hakların ve ortaklık dengelerinin korunması için zorunlu hale gelen genel kurul toplantısı ile ilgili müvekkilinin göndermiş olduğu ihtarnamelerin yanıtsız kaldığını, davet merasimine riayet etmeksizin 13.11.2009 tarihli genel kurul toplantısının TTK"nın 370. maddesine göre sonuçlandırıldığını ileri sürerek, 13.11.2009 tarihli genel kurul toplantısı ve kararlarının mutlak butlan ile malul olması nedeni ile iptaline, gerçek hissedarların belirlenmesi, yönetim ve denetim organlarının yeniden seçilmesi açısından yapılacak toplantı için yeddi-adil tayinine, ortaklarca reddi halinde şirketin organsız kalmış olduğu gözetilerek TTK"nın 435. maddesi gereğince şirketin tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, kayyım ücretinin yargılama gideri olması nedeniyle davalı taraftan tashili gerektiği, ayrıca, ilk karar tarihi olan 25.01.2013 tarihinden itibaren ödenmeyen kayyım ücretin de yargılama gideri niteliğinde bulunduğu, bu giderden HMK 326/1. maddesi gereğince davalı şirketin sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davalı şirkete ait 13.11.2009 tarihli olağan genel kurul toplantı tutanağının iptaline, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, kayyum ..."ın görevinin karar kesinleşinceye kadar devamına, 35.000,00 TL kayyımlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, 25.01.2013 tarihinden karar tarihine kadar (aylık 1.500,00 TL) işleyen kayyımlık ücretinin davalı taraftan tahsili ile kayyıma verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Ancak mahkemece, ilk karar tarihine kadar davacı yanca ödenen 35.000,00 TL kayyumluk ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmişse de, kayyum ...’ın imzasını havi 25.01.2013 tarihli belgeden, davacı yanca zikredilen tarihe kadar ödenen kayyumluk ücretinin 37.500,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim, mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemiz bozma ilamında da, davacı yanca ödenen 37.500,00 TL kayyumluk ücretinin kimden tahsil edileceği konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir. Belirtilen nedenlerle, mahkemece, davacı yanca ödenen 37.500,00 TL kayyum ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken davacı lehine 35.000,00 TL kayyumluk ücretine hükmedilmesi doğru görülmemişse de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının 7 numaralı bendinde yer alan “ 35.000,00 TL” ibaresinin hükümden çıkarılması ve yerine “37.500,00 TL” ibaresinin yazılması, yine, “35.138,55 TL” ibaresinin çıkarılarak yerine “37.638,55 TL” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 04/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.