Esas No: 2021/2070
Karar No: 2021/4182
Karar Tarihi: 29.09.2021
Danıştay 8. Daire 2021/2070 Esas 2021/4182 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2070
Karar No : 2021/4182
DAVACILAR : 1) … Derneği İktisadi İşletmesi 2) … Federasyonu
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … Bakanlığı/…
VEKİLİ : …
DAVANIN ÖZETİ : Davacılar tarafından, Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce internet adresinde yayımlanan Spor Alanı Esneme ve Nefes Alma Teknikleri Kurs Programının 'Eğitimcilerin Niteliği' kısmının 5. maddesinde yer alan 'Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu tarafından ilgili alanda verilen en az 1. Kademe Antrenörlük/Eğitmenlik belgesine sahip olanlar" düzenlemesi ile Spor Wellness Kurs Programının 'Eğitimcilerin Niteliği' kısmının 5. maddesinde yer alan 'Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu tarafından ilgili alanda verilen en az 1. Kademe Wellness Antrenörlük/Eğitmenlik belgesine sahip olanlar" düzenlemesinin iptali istenilmektedir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanunun 3. maddesine uygun bulunmayan dava dilekçesinin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ:
Dava; Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce internet adresinde yayımlanan Spor Alanı Esneme ve Nefes Alma Teknikleri Kurs Programının 'Eğitimcilerin Niteliği' kısmının 5. maddesinde yer alan 'Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu tarafından ilgili alanda verilen en az 1. Kademe Antrenörlük/Eğitmenlik belgesine sahip olanlar" düzenlemesi ile Spor Wellness Kurs Programının 'Eğitimcilerin Niteliği' kısmının 5. maddesinde yer alan 'Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu tarafından ilgili alanda verilen en az 1. Kademe Wellness Antrenörlük/Eğitmenlik belgesine sahip olanlar" düzenlemesinin iptali istemiyle açılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 'İdari davaların açılması' başlıklı 3. maddesinde; "İdari davalar, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılır. Dilekçelerde; a) Tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya unvanları ve adresleri ile gerçek kişilere ait Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, b) Davanın konu ve sebepleri ile dayandığı deliller, c) Davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihi, d) Vergi, resim, harç, benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarına ilişkin dava-larla tam yargı davalarında uyuşmazlık konusu miktar, e) Vergi davalarında davanın ilgili bulunduğu verginin veya vergi cezasının nevi ve yılı, tebliğ edilen ihbarnamenin tarihi ve numarası ve varsa mükellef hesap numarası, gösterilir. Dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örnekleri dava dilekçesine eklenir. Dilekçeler ile bunlara ekli evrakın örnekleri karşı taraf sayısından bir fazla olur." hükmüne yer verilmiş; 'Dilekçeler üzerine ilk inceleme' başlıklı 14. maddesinin 3. fıkrasının (g) bendinde, dilekçelerin, 3 ve 5 inci maddelere uygun olup olmadıkları yönünden de inceleneceği, 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise, 14. maddenin 3. fıkrasının (g) bendinde yazılı hallerde otuz gün içinde 3. ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanlıkları tamamlanmak üzere dilekçelerin reddine karar verileceği hususları hüküm altına alınmıştır.
İdari Yargılama Usulünde geçerli olan resen araştırma ve yazılılık ilkeleri gereği dava dilekçelerinin, 2577 sayılı Kanunda belirtilen şekil kurallarına uygun bir biçimde ve yargılamanın gerektirdiği bilgileri içerecek nitelikte düzenlenmesi gerekmektedir. Bunu sağlamak için, dava dilekçelerinde; dava konusu edilen işlemlerin ve dava sebeplerinin, başka bir ifadeyle, idari işlemin içerdiği iddia edilen hukuka aykırılığın dayandığı hukuk kurallarının açık ve net bir biçimde somut olarak belirtilmesi şarttır. Ayrıca birden fazla işlemin davaya konu edilmesi ya da bir işlemin birden fazla madde, fıkra veya bendinin iptalinin istenilmesi halinde söz konusu işlemler ve bu işlemlerin hangi madde veya fıkralarının iptalinin istenildiğinin tek tek sayılmak suretiyle belirtilmesi de yukarıda alıntısı yapılan düzenlemeler ile idari yargılama usulü ilkelerinin bir gereğidir.
Dava dosyasının incelenmesinden; dava dilekçesinin "Konu" ve "Talep" kısımlarında; Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce internet adresinde yayımlanan Spor Alanı Esneme ve Nefes Alma Teknikleri Kurs Programının 'Eğitimcilerin Niteliği' kısmının 5. maddesinde yer alan «Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu tarafından ilgili alanda verilen en az 1. Kademe Antrenörlük/Eğitmenlik belgesine sahip olanlar» düzenlemesi ile Spor Wellness Kurs Programının 'Eğitimcilerin Niteliği' kısmının 5. maddesinde yer alan «Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu tarafından ilgili alanda verilen en az 1. Kademe Wellness Antrenörlük/Eğitmenlik belgesine sahip olanlar» düzenlemesinin iptali istenilmekteyken, "Açıklamalar" kısmında kurs programlarının 'Eğitimcilerin Niteliği' başlığı altında yapılan düzenlemede ücretli görevlendirilecek eğitmenlerin tümünün niteliklerinin beş başlık altında sıralandığı fakat görevlendirilecek eğitmenlerin hangi nitelikte olursa olsun hepsinin Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu tarafından ilgili alanda verilen belgelere sahip olmasının ön koşul olarak getirildiği, eşitlik ilkesine aykırı olarak yapılan düzenlemenin iptalinin gerektiği hususlarına yer verildiği görülmekle birlikte; dava konusunun Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce internet adresinde yayımlanan Spor Alanı Esneme ve Nefes Alma Teknikleri Kurs Programı ile Spor Wellness Kurs Programının 'Eğitimcilerin Niteliği' kısmının 5. maddesinin iptalinin mi yoksa 'Eğitimcilerin Niteliği' kısmı altında düzenlenen beş maddenin tamamının mı iptalinin istenildiği hususunda tereddüt oluşmuştur.
Bu durumda; dava dilekçesinde iptali istenilen düzenlemelerin hangi kısımlarının iptalinin istendiği, iptali istenen maddeler yönünden tek tek, tamamının iptali isteniyorsa tamamı yönünden hukuka aykırılık sebepleri ve iptali istenen maddeler yönünden menfaatin ne şekilde etkilendiği hususlarının açıkça ortaya konulması gerektiğinden, bu haliyle dava dilekçesinde 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 3. maddesine uygun bulunmayan DAVA DİLEKÇESİNİN aynı Kanunun 15. maddesinin 1/d bendi uyarınca bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içerisinde usulüne uygun biçimde düzenlenecek dilekçe ile yeniden dava açılabilmek üzere REDDİNE,
2. Yeniden açılacak dava için ayrıca harç alınmayacağının ve aynı yanlışlıkların yapılması halinde davanın reddine karar verileceğinin davacı vekiline bildirilerek, dilekçenin bir örneğinin davacıya gönderilmesine,
3. Davanın yenilenmemesi durumunda kullanılmayan posta gideri ile …-TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine,
29/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.