16. Hukuk Dairesi 2016/8485 E. , 2019/3044 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacılar, Sütlüce Köyü çalışma alanında bulunan ve 1963 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında, imar-ihya, satın alma, eklemeli zilyetlik ve rızai taksim nedenlerine dayanarak, çekişmeli taşınmazın %60"lık bölümünün davacı ..., %40"ının ise davacı ... adına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 06.04.2015 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 21.972,76 metrekarelik alan ve (B) harfi ile gösterilen 5.749,09 metrekarelik alanın son parsel numarası verilmek suretiyle davacı ... oğlu ... adına; bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 17.491,34 metrekarelik alanın son parsel numarası verilmek suretiyle davacı Memet oğlu ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalı ... Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmaz bölümlerinin sınırlarının sabit olup genişlemesinin mümkün olmadığı, taşınmazların kadimden beri tarımsal amaçla kullanılan arazilere benzemekte ve daha çok mücavirinde bulunan tarla tarımı yapılan arazilerin vasfını taşıdığı, taşınmazlar üzerinde en az 30-35 yıldan beri tarımsal faaliyette bulunulduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıklar tarafından, taşınmazın öncesinde arpa ve buğday ekilmek suretiyle kullanıldığı, sonrasında ise kayısı ve meyve ağacı dikilip bunların kocayınca sökülüp kesildiği ve yerlerine yeni kayısı fidanları dikildiği belirtilmesine ve ziraat bilirkişisinin raporunda da, çekişmeli taşınmazın (A) ile gösterilen bölümü üzerinde 1 adet ağaç olduğu ve tarla tarımı yapıldığı, diğer yerlerin ise kapama kayısı bahçesi olduğu ifade edilmiş olmasına rağmen, ziraatçı bilirkişi raporuna ekli fotoğraflarda taşınmazların kapama bahçe görünümünün bulunmadığı anlaşılmakta olup, mahkemece rapor içeriğiyle mevcut fotoğraflar arasındaki söz konusu çelişki üzerinde durulmadığı gibi, yine jeodezi ve fotoğrametri mühendisinin raporunda taşınmazın 1985 ve 1999 yılı hava fotoğraflarında tarla olarak kullanıldığı, 1999 yılı hava fotoğrafında ise kısmen ağaç dikili olduğu ve her iki tarihli hava fotoğrafında da dış sınırlarının belirgin olduğu yazılı olduğu halde, ekli hava fotoğraflarındaki görüntünün bu değerlendirmeye uygun düşmediği anlaşılmasına rağmen, bu farklılığın nedeni de bilirkişiden sorulmamıştır. Ayrıca davacılar adına aynı çalışma alanında zilyetlikten tespit ve tescil edilen bir yer bulunup bulunmadığı 02.06.2014 tarihli müzekkere ile sorulmuş ise de, yazı cevabı dosyaya gönderilmediği halde, yazının akıbeti sorulmamış ve bu husus açıklığa kavuşturulmaksızın hüküm verilmesi cihetine gidilmiştir. Bunların dışında, davacılar çekişmeli taşınmazı dava tarihinden yaklaşık bir yıl önce ... ..."tan satın aldıkları iddiasıyla dava açtıkları halde, taşınmazın bayii ... adına aynı çalışma alanında zilyetlikten tespit ve tescil edilen bir yer bulunup bulunmadığı araştırılmamış, çekişmeli taşınmazın imar durumu da belirlenmemiş ve komşu 228, 229, 252 ve 247 parsel sayılı taşınmazlar tapu ve vergi kayıtlarına istinaden tespit edildiği halde, bu taşınmazların tespitlerine esas tapu ve vergi kayıtları getirtilip çekişmeli taşınmaz yönünü ne okudukları belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazın imar planı kapsamında olup olmadığı belirlenmeli, davacıların ve çekişmeli taşınmazı satın aldıklarını iddia ettikleri ... ..."un belgesiz zilyetlik yoluyla edindikleri taşınmaz bulunup bulunmadığı usulünce araştırılmalı, komşu parsellerin dayanağı olan tapu ve vergi kayıtları ile dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf ve zilyetlik tanıkları, öncekinden farklı jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulunun katılımı ile keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri hangi hakka istinaden kullanıldığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; 3 kişilik zirai bilirkişi kurulundan, taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmazın incelenen 3 adet fotoğrafa göre sınırları ve niteliği belirlenmeli, taşınmaz üzerinde belirtilen tarihli hava fotoğraflarında ağaç bulunup bulunmadığını, imar-ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığını ve tamamlanmış ise tamamlanma tarihini belirten rapor alınmalı, taşınmazın zilyetliğin var olduğu iddia edilen tarihlere ilişkin durumu uydu fotoğrafları ile denetlenmeli, taşınmaz bölümlerini her yönden gösterir renkli fotoğrafları da çektirilmek suretiyle teknik bilirkişiye keşfi takibe imkan verir ve denetime elverişli kroki ve ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden ..."na iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.