22. Hukuk Dairesi 2014/25933 E. , 2015/29221 K.
"İçtihat Metni"Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
DAVA : Taraflar arasındaki, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı sebeplerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ve davalılar avukatlarınca istenilmesi ve davacı avukatıncada duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.10.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına vekili Avukat ... ile davalı ... Ltd. Şti. Adına vekili Avukat ... ve davalı ... Limited Şirketi adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta, davacının, ayın yirmi günü çalışma, takip eden on günü ise dinlenme usulünde çalıştığı dosya içeriğiyle sabittir. Mahkemece, on günlük dinlenme süresi içinde, hafta tatili izinlerinin toplu olarak kullandırılmış olduğu kabul edilerek, hafta tatili ücreti alacağının reddine karar verilmiştir. Ne var ki, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 46. maddesi uyarınca, hafta tatili izni, yedi günlük zaman dilimi içinde kullandırılması gerekli yirmidört saatlik kesintisiz izin olup, toplu olarak kullandırılması, kanunen geçerli bir kullandırım sayılamaz. Bu halde, bahsi geçen çalışma düzeninde yirmi gün çalışmadan sonra yirmibirinci günden itibaren dinlenme süresinin başladığı da nazara alındığında, davacının ayda iki hafta tatilinde çalıştığı kabul edilerek, hafta tatili ücretinin hesaplanması gereklidir.
3-Dosya kapsamına göre, gece vardiyasında 19:00-07:00 saatleri arasında çalışma yapıldığı anlaşılmakta olup, hükme esas alınan bilirkişi raporunda gece vardiyasında 20:00-07:00 saatleri arasında çalışıldığının kabul edilmesi hatalıdır. Bu husus ile birlikte Postalar Halinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışmalara İlişkin Özel Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik 7/2. maddesinde yer alan “çalışma süresinin yarısından çoğu gece dönemine rastlayan bir postanın çalışması, gece çalışması sayılır.” şeklindeki hüküm nazara alınarak, gece çalışmasından kaynaklı fazla çalışma ücreti alacağı yeniden değerlendirilmelidir.
Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.