16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4135 Karar No: 2020/1467 Karar Tarihi: 26.02.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/4135 Esas 2020/1467 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, TCK'nın 314/2 maddesi uyarınca silahlı terör örgütüne üye olan sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının istinaf başvurusunu esastan reddetti. Sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren tutanağın dosyaya gelmesi beklenmeden karar verilmesi sonucu etkilemediği belirtildi. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin hukuka uygun elde edildiği, eylemlerin suç tipine uyduğu ve kanuni yaptırımların şahsileştirildiği sonucuna varıldı. Temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenlerin yerinde görülmemesi nedeniyle temyiz davası esastan reddedildi ve hüküm ONANDI. Karara ilişkin kanun maddeleri TCK'nın 314/2, 3713 sayılı kanunun 3-5/1, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri olarak belirtildi.
16. Ceza Dairesi 2019/4135 E. , 2020/1467 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, çocuklarını örgütle iltisaklı okula göndermenin ve BankAsya"daki mutad hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da delil olarak değerlendirilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Tüm dosya kapsamı gözetilerek diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.