11. Hukuk Dairesi 2018/5880 E. , 2019/6744 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 13/07/2017 tarih ve 2015/902-2017/902 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının dava dışı Kadri Bircan’dan olan alacağı için takip başlattığını ve adı geçen kişinin taşınmazı üzerine haciz konularak taşınmazın satıldığını, davalı bankanın bu kişiye kullandırdığı kredi nedeniyle aynı taşınmaz üzerine ipotek tesis ettirdi ise de kredinin ödenmiş olması nedeniyle bankanın verdiği yazıya göre ipoteğin fek edildiğini, ancak her nasılsa tapuda ipoteğin fek işleminin yapılmadığını, taşınmazın satışı nedeniyle ipotek alacaklısı olduğu gerekçesiyle satış bedelinin 35.565,00 TL’lik kısmının davalıya ödendiğini, oysa davalının ipotekle teminat altına alınan bir alacağının bulunmadığını ileri sürerek, davalının haksız olarak tahsil ettiği 35.565,00 TL’nin davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davalının dava dışı Kadri’den kredi alacağının bulunduğunu ve bu alacağın tahsili için icra dosyasından ipotek hakkı kapsamında tahsilat yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı bankanın ipoteğin fekki yazısının ibra yada tek başına borcun ödendiğine dair belge niteliğinde olmadığı, davalı banka ile dava dışı borçlu Kadri arasında imzalanan kredi sözleşmesinde, “Müşteri ve kefilleri, Banka ile aralarında çıkabilecek her türlü anlaşmazlıklarda bankanın defter, kayıt ve belgeleri ile geçerli olacağını kabul eder. Bu madde, yazılı delil sözleşmesi niteliğindedir.” düzenlemesinin mevcut olduğu, bu düzenleme gereğince banka kayıtları üzerinde yapılan incelemede davalının dava dışı Kadri Bircan’dan 35.237,30 TL alacaklı olduğu, icra müdürlüğü tarafından davalı banka hesabına 35.565,00 TL gönderdiği, bu itibarla davalı bankanın 327,70 TL fazla tahsilat yaptığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 327,70.TL alacağın 18.04.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 04/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.