13. Hukuk Dairesi 2016/9191 E. , 2018/6997 K.
"İçtihat Metni"
... vekili avukat ... ile ... Otel İşletmeleri Turizm İnşaat Ticaret A.Ş. Vekili avukat E...
aralarındaki dava hakkında ... 4. Tüketici Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen15/12/2015 gün ve2014/816-2015/968 sayılı hükmün davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu.
KARAR
Davacı, davalı firma ile 05.05.2012 tarihli 10.850,00 TL bedelli devre mülk sözleşmesi imzaladığını, 2.317,50 TL ödeme yaptığını, bakiye kalan kısım için senetler verdiğini, tapu devrinin gerçekleşmediğini beyan ederek sözleşmenin iptalini, sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitini ve ödediği 2.317,50 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, cevap dilekçesi ile davayı kabul ederek, ödenen 1.648,50 TL yi davacıya iade edeceğini beyan etmiştir.
Mahkemece, Davanın kabulüne, 05.05.2012 tarihli, EPT0284 nolu, "... Devre Mülk Pay Vaadi Sözleşmesi" başlıklı devre mülk sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması nedeniyle sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine, bu sözleşme nedeniyle taraflar arasında düzenlenen senetler nedeni ile davacının borçlu olmadığının tespitine, 10.06.2012-10.05.2015 vade tarihli, toplam 10.850,00 TL bedelli sıra senetlerin iptaline, Davacı tarafından ödenen 2.317,50 TL"nin, 19.03.2014 dava tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK.nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL.ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Davalı tarafından temyiz edilen bölüm yalnızca kabul edilmeyen 669,00 TL bedele ilişkin olduğundan bu kısmın karar tarihi itibariyle 2.080,00 TL.yi geçmediğinden HUMK.nun 5219 sayılı yasa ile değiştirilen 427.maddesinin 2.fıkrası gereğince davalnın temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle davalının miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının temyiz dilekçesinin reddine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 21/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.