14. Ceza Dairesi 2015/7852 E. , 2019/7825 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi (İzmir 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi)
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun basit cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mağdur vekilinin temyiz istemine ilişkin incelemede;
Suç tarihinde on beş yaşından küçük olan mağdur ..."ın velayet hakkına sahip annesi müşteki ...... ve babası müşteki ......’nın, kovuşturma evresinde verdikleri mahkeme ifadelerinde sanıktan şikayetçi olmadıkları ve davaya katılmak istemediklerini beyan etmeleri karşısında, mağdura yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilinin davaya katılma ve hükümleri temyiz etmeye hakları bulunmadığı gibi mahkemece mağdur ... yönünden verilen katılma kararı da bu hakkı vermeyeceği gözetilerek, vaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE
Suça sürüklenen çocuklar müdafilerinin temyiz istemlerine ilişkin incelemede:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Ceza sorumluluğunun tesbiti yönünden, suç tarihinde on iki-on beş yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocukların, işlediği kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuyla ilgili olarak 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesi gereğince fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamadıkları veya fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneklerinin yeterince gelişimi gelişmediği hususunda uzman doktor raporu alındıktan sonra hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Mağdurun olay nedeniyle ruh sağlığının bozulup bozulmadığına dair Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulu ya da Adli Tıp Kurumu Kanununun 7, 23 ve 31. maddeleri gereğince usulüne uygun şekilde teşekkül ettirilmiş Yüksek Öğrenim Kurumları veya birimlerine bağlı hastanelerden rapor alındıktan sonra TCK"nın 103/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmemesi,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların ve 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 13. maddesi ile TCK"nın 103. maddesinin yeniden düzenlenmesi karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü gözetilerek lehe olan hükmün önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi, her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi mecburiyeti,
24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan hususlar nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nun 43. maddesi gereğince zincirleme suç hükmü uygulandıktan sonra aynı kanunun 31/2. maddesi gereğince uygulama yapılırken hatalı bir şekilde 8 yıl 4 ay 3 gün yerine 7 yıl 6 ay cezaya hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, suça sürüklenen çocuklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.