Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/738
Karar No: 2021/1614
Karar Tarihi: 29.09.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/738 Esas 2021/1614 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/738
Karar No : 2021/1614

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Petrol Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 26/11/2020 tarih ve E:2019/1735, K:2020/3373 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bayilik lisansı sahibi olan davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan alınan numunenin akredite laboratuvar analizinde standartlara aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle 5015 sayılı Kanun'un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idarî para cezası verilmesine ilişkin ... tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 26/11/2020 tarih ve E:2019/1735, K:2020/3373 kararıyla; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 20/02/2017 tarih ve E:2014/1263, K:2017/709 sayılı bozma kararına uyularak;
Dairelerinin 10/10/2013 tarih ve E:2012/2423, K:2013/2564 sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği, anılan kararın davacı tarafından temyiz edildiği, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 20/02/2017 tarih ve E:2014/1263, K:2017/709 sayılı kararı ile;
"5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 1. maddesinin birinci fıkrasında, bu Kanunun amacının; yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan temin olunan petrolün doğrudan veya işlenerek güvenli ve ekonomik olarak rekabet ortamı içerisinde kullanıcılara sunumuna ilişkin piyasa faaliyetlerinin şeffaf, eşitlikçi ve istikrarlı biçimde sürdürülmesi için yönlendirme, gözetim ve denetim faaliyetlerinin düzenlenmesini sağlamak olduğu belirtilmiştir.
Anılan Kanunun "Lisans Sahiplerinin Temel Hak ve Yükümlülükleri" başlıklı 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendinde, bu Kanuna göre faaliyette bulunanların; piyasa faaliyetlerinde, Kurul'un belirleyeceği teknik düzenlemelere uygun akaryakıt sağlamakla yükümlü oldukları, 14. maddesinin dördüncü fıkrasında, Kurum'un piyasa faaliyetlerini kendi personeli ile veya kamu kurum ve kuruluşları ile özel denetim kuruluşlarından hizmet alımı yoluyla denetime tâbi tutacağı, Kurum'un, denetlemelerde kullanılmak üzere, Türkiye Akreditasyon Kurumu ile işbirliği yaparak akredite sabit ve gezici laboratuvarlar kurabileceği, kurulmasına kaynak aktarabileceği, denetlemede, ön araştırmada ve soruşturmada takip edilecek usul ve esasların çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği; 19. maddesinin 2. fıkrası (b) bendinin 3. alt bendinde; 4. madde hükümlerinin ihlâli halinde, sorumluları hakkında ikiyüzellibin Türk Lirası idarî para cezası uygulanacağı, aynı maddenin 4. fıkrasında, bayiler için yukarıda yer alan cezaların beşte birinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
Ayrıca Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 38. maddesinin (a) bendinde ise, bayilik lisansı sahiplerinin akaryakıtın kullanım amacının ve niteliğinin değiştirilmemesi ile yükümlü oldukları düzenlemesine yer verilmiştir.
Öte yandan, petrol piyasasına ilişkin faaliyetler kapsamındaki tesislerin ve piyasaya sunulan petrol ve madenî yağın teknik düzenlemelere ve standartlara uygunluğu ile ilgili usul ve esasların belirlenmesi amacıyla 10/09/2004 günlü, 25579 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Petrol Piyasasında Uygulanacak Teknik Kriterler Hakkında Yönetmelik'in 5. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendinde, akaryakıtın teknik düzenlemelere uygun olmasının zorunlu olduğu, (b) bendinde, ürünlerin öncelik sırasıyla TS veya EN standartlarına veya bu standart da yoksa, TSE tarafından kabul gören diğer standartlara uygun olmasının esas olduğu belirtilmiş, aynı Yönetmeliğin 7. maddesinin (d) bendinde ise, lisans sahiplerinin akaryakıtı teknik düzenlemelere uygun olarak arz etmekle yükümlü oldukları ifade edilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; bayilik lisansı sahibi olan davacıya ait akaryakıt istasyonundan, 5015 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca 26/09/2011 gününde yapılan denetim sonucu alınan akaryakıt numunesinin, ODTÜ Petrol Araştırma Merkezine teslim edildiği; yapılan analizi sonucu, araştırma oktan sayısı parametresi açısından standartlara aykırı olduğunun rapora bağlandığı, bu rapor esas alınarak dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Benzer bir uyuşmazlıkta, Danıştay Onüçüncü Dairesi'ne sunulan ODTÜ Petrol Araştırma Merkezi'nin 07/02/2011 günlü, 162 sayılı yazısında, benzinde oktan sayısının rafineri üretimi sırasında belirlenen bir özellik olduğu, benzinin kompozisyonu ve MTBE gibi katkı maddeleri ile istenen seviyede olmasının sağlandığı, oktan sayısı ile ilgili standartta belirtildiği üzere güneş ışığına maruz kalan ve uzun süre bekletilen numunelerde oktan sayısında değişme beklenebileceği, ulusal markeri olumlu çıkan bir yakıtın oktan sayısını kasıtlı olarak bayilerin değiştirmesinin mümkün olmadığı yönünde; TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Enerji Enstitüsü'nün konuya ilişkin 26/06/2013 günlü yazısında ise, oktan sayısının artırılmasının piyasada bulunan bazı katkı maddeleri ile mümkün olduğu hâlde, bunun tersi bir durumla bugüne kadar karşılaşılmadığı yönünde görüş bildirildiği görülmektedir.
Bu durumda; akredite laboratuvarlar tarafından konuya ilişkin olarak verilen görüş yazıları göz önünde bulundurulduğunda, akaryakıtın ulusal marker seviyesinin geçerli olması ve yalnızca "Araştırma Oktan Sayısı" parametresinin teknik düzenlemelere aykırı çıkması, diğer parametrelerin tamamının uygun bulunması, davacı şirketin numune alınan akaryakıta bir müdahalesinin olduğu ve piyasaya teknik kriterlere aykırı akaryakıt arz ettiğine ilişkin başka bir tespitin de bulunmaması karşısında, akaryakıtın "araştırma oktan sayısı" parametresi yönünden teknik düzenlemelere aykırı olmasından dolayı davacı şirkete yüklenebilecek bir sorumluluk bulunmadığından, davacı şirket hakkında uygulanan idarî para cezasında hukuka uygunluk, davanın reddine ilişkin Daire kararında ise hukuki isabet görülmemiştir." gerekçesiyle davacının temyiz isteminin kabul edilerek Dairelerinin anılan kararının bozulmasına karar verildiği;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihaî kararlarının Danıştayda temyiz edilebileceği; 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 38. maddesinde, İdari Dava Daireleri Kurulunun, idari dava dairelerinden ilk derece mahkemesi olarak verilen kararları temyizen inceleyeceği; 2577 sayılı Kanun'un 49/4. ve 50. maddelerinde, Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmayıp, Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulmasının zorunlu olduğu kuralının yer aldığı;
Aktarılan Kanun hükümlerine göre, Danıştay dava dairelerince ilk derece mahkemesi olarak verilen kararların Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurullarınca bozulması hâlinde Danıştay dava dairelerine ısrar imkânı tanınmadığından, bozma kararına uyularak İdari Dava Daireleri Kurulu kararında belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı şirkete ait tesisten alınan numunenin akredite laboratuvar analizi sonucu teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespiti üzerine verilen idarî para cezasının hukuka uygun olduğu, akaryakıtın diğer tüm parametreleri sınır dahilinde iken tek bir parametrenin sınır dışına çıkmasının fiilen mümkün olduğu yönünde teknik görüşler bulunduğu belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin ikinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulmasının;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, "Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır." denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 20/02/2017 tarih ve E:2014/1263, K:2017/709 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 26/11/2020 tarih ve E:2019/1735, K:2020/3373 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi