3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4510 Karar No: 2019/12399 Karar Tarihi: 12.06.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/4510 Esas 2019/12399 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2019/4510 E. , 2019/12399 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Mağdurun aşamalardaki beyanına ve bu beyanını doğrulayan adli rapor içeriğine göre; sanığın eylemini 5237 sayılı TCK"nin 6/1-f-4 maddesi uyarınca silahtan sayılan künt bir cisim ile işlemiş olmasına ve kabulün de bu yönde bulunmasına karşın, sanık hakkında TCK"nin 86/3-e maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 2) Sanığın aşamalarda mağdurla suç tarihinde telefonla tartıştıklarını ve sonrasında bir araya geldiklerinde mağdurun kendisine saldırması üzerine kendisinin de karşılık verdiğini savunduğu, müştekinin de aşamalardaki anlatımlarında telefonda hakaretleşme iddialarını doğruladığı ancak sanıkla karşılaştıklarında sanığın kendisine saldırdığını beyan ettiği olayda ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespit edilemediği; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas 367 Karar sayılı kararı ve bu kararla uyumlu Dairemizin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında da kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği durumlarda şüpheli kalan bu halin sanık lehine TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanması gerektiği gözetilmemesi, 3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi gereği sanığın kazanılmış haklarının dikkate alınmasına, 12.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.