Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/92
Karar No: 2018/5036
Karar Tarihi: 28.05.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/92 Esas 2018/5036 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/92 E.  ,  2018/5036 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : 1. İş Mahkemesi


    A)Davacı İstemi :
    Davacı, kesilen yaşlılık aylığın 01.01.2010 tarihi itibariyle yeniden bağlanmasını ve birikmiş aylıklarının yasal faizleriyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    B)Davalı Cevabı :
    Davalı Kurum,davacının 01.01.2010 tarihinde yurda kesin dönüş yapmadığından 3201 sayılı kanana göre borçlandığı süreler için aylık tahsisi yapılmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
    Mahkemece, davacının yurt dışında çalıştığı,işsizlik ve hastalık yardımı aldığı sürelerde aylık bağlandığının görüldüğü, ilişkinin devam ettiği saptanan süreler için yaşlılık aylığının kesilmesi,ilişkinin devam ettiği süreler için yapılan ödemelerin iade alınması ,bu kişilerin yurda kesin dönüş yapmalarının ardından tekrar aylıklarının bağlanması gerekeceği,bu durumda Kurumca borçlanma işleminin ve yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin işlemin iptal edilmesi yoluna gidilmeyerek ilişkinin devam ettiği sürelerde ödenen aylıkların davacıdan tahsil edilerek yurda kesin dönüş şartını yerine getirmesinden itibaren yeniden aylık bağlanacağından borçlanma işleminin iptali yönündeki işlemin yasal olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne,davacıya 01.01.2010 tarihi itibariyle kesilen yaşlılık aylığının yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine,davacıya 01.01.2010 tarihi itibariyle ödenmesi gereken aylıkların her bir aylığın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine tespitine karar verilmiştir.
    D) İstinaf Başvurusu :
    Davalı kurum vekili , Kurum işleminin hukuka uygun olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
    E)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
    Bölge Adliye Mahkemesince; davacının 30.03.1994 tarihinde 3201 sayılı Kanun kapsamında yurt dışı hizmet borçlanması talebinde bulunduğu, Emekli Sandığı sicil numarasını da belirttiği, 506 sayılı Kanun kapsamında borçlanıp aylığa hak kazandığı, 01.07.1996 tarihi itibariyle, Almanya"da yeniden çalışmaya başlaması sebebiyle aylığının kesildiği, sonrasında Kurumun davacının Emekli Sandığına mensup iken (1969-1979 yılları arasında) 4/a kapsamında borçlanma yapması sebebiyle borçlanmasını iptal ettiği ve borçlanma tutarını emanet hesabına aldığı, ancak iade edildiğine dair bir iddia veya bilgiye rastlanmadığı, 3201 sayılı Kanunun 3. maddesinin, davacının borçlanarak aylık bağlandığı tarihte yürürlükte olan hükmüne göre, kesin dönüş tarihinden itibaren sosyal güvenlik kuruluşlarının hiçbirine tabi bulunmayanların Sosyal Sigortalar Kurumuna borçlanabilecekleri, nitekim 01.10.1994 tarihi itibariyle davacının bu kapsamda olduğu, ayrıca 3201 sayılı Yasaya 5754 sayılı Yasanın 79. maddesi ile eklenen ve 08.05.2008 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 7. Maddesinde “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce hizmet borçlanması talebinde bulunanlardan; borç tahakkuku yapılmış olanların, borç tahakkuku ile ilgili işlemleri devam edenlerin, tahakkuk ettirilen borçlarını ödeyenlerin ve borçlandıkları yurtdışı hizmetleri dikkate alınarak aylık bağlanmış olanların kazanılmış hakları saklıdır.” hükmünün öngörüldüğü, davacının 04.6.2010, 11.01.2011 ve sonrasında 2013 yılı içerisinde aylıklarının yeniden 01.01.2010 tarihinden itibaren ödenmeye devam edilmesine dair başvurularda bulunduğu, 31.12.2009 itibariyle ...da çalışmaya, işsizlik yardımı, hastalık, geçici işgöremezlik ve benzeri çalışmaya veya sigortalılığa dayalı yardımlar almaya son verdiği, 01.01.2010 tarihinden itibaren emekli aylığı bağlandığı, böylece diğer aylık bağlama koşulları 1994 yılında zaten gerçekleşmiş olan davacı yönünden kesin dönüş koşulunun da gerçekleştiği gerekçesine dayanılarak davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
    F)Temyiz : SGK,davacının 01.01.2010 tarihi itibariyle yurda kesin dönüş yapmadığı hususunun nazara alınmadığını belirterek temyiz etmiştir.
    G) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden,davacının 30.03.1994 tarihinde 3201 sayılı Kanun kapsamında yurtdışı hizmet borçlanması talebinde bulunduğu,01.07.1980-30.10.1993 tarihleri arası arası 4.408 gün karşılığı borçlanma bedelini 06.09.1994 tarihinde ödediği,davacıya 01.10.1994 tarihinden itibaren 3600 gün emekli sandığı hizmeti ve 4.408 gün yurt dışı borçlanması ile 506 sayılı Yasaya göre aylık bağladığı, 01.07.1996 tarihi itibariyle, ..."da yeniden çalışmaya başladığının tespit edilmesi sebebiyle aylığının kesilerek 01.07.1996-17.01.2005 arası yersiz ödemenin iadesi istendiği,Kurumun 02.10.2013 tarihli yazısından davacının Emekli Sandığına mensup iken 4/a kapsamında borçlanma yapması sebebiyle yurt dışı borçlanmasının iptal edildiği ve borçlanma tutarının emanet hesabına alındığının belirtildiği, iade edildiğine dair bilgiye rastlanmadığı, ... 3.İş Mahkemesi 2010/491 Esas sayılı dosyasında davacı SGK’nun 1996-2004 arası yersiz ödemenin tahsili talebiyle ... aleyhine açtığı davada, mahkemenin kesin dönüş şartının yerine getirilmediği ,davalının yersiz ödemeden sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin kararının 10 HD 25.10.2011 günlü ilamı ile onandığı,davacının 01.08.1969-24.9.1979 tarihleri arasında 5434 sayılı Yasa kapsamında çalışmaları olduğu,yurt dışı sigortalılık belgesine göre, 03.06.1996-01.01.2010 arası yurt dışı çalışmalarının devam ettiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağını 3201 sayılı Yasa"nın “Başvurulacak Kuruluşlar” başlıklı 3. maddesi oluşturmaktadır. 22.05.1985 tarih ve 18761 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 3201 sayılı Yasa"nın 3. maddesinin ilk halinde; “ Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yurda kesin dönüş yapanlar, kesin dönüş tarihinden itibaren; a) Sosyal güvenlik kuruluşlarından hiç birine tabi bulunmamaları halinde Sosyal Sigortalar Kurumuna, b) Ev kadınları Bağ-Kur"a c) Prim, kesenek ve karşılık ödediği sosyal güvenlik kuruluşuna yazılı istekte bulunmak ve yurt dışında geçen sürelerin tamamını veya dilediği kadarını döviz olarak ödemek şartıyla borçlanabilir. Borçlanılan süreler ilgili sosyal güvenlik kanunlarındaki esaslar dahilinde değerlendirilir....” hükmü yer almakta idi.
    Somut olayda; davacının yurtdışı borçlanma bedelini ödediği 06.09.1994 tarihinde yürürlükte olan bu yasal düzenleme gereği, 3201 sayılı Yasa"nın 3. maddesinin 1. fıkrasının ( c ) bendine göre yurtdışı borçlanmasının 5434 sayılı Yasa kapsamında kabul edilmesi gerektiği,buna göre 01.10.1994 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında aylık bağlama koşulları da bulunmadığı göz ardı edilerek sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    H)Sonuç :
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 28.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi