17. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6315 Karar No: 2019/7700 Karar Tarihi: 20.05.2019
Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/6315 Esas 2019/7700 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından mahkum edilmiş ancak sadece hırsızlık suçuna yönelik temyiz talebi kabul edilmiştir. Mahkeme, sanığın evden bir battaniye çaldığı ve polisin takibi sonucu yakalandığı ancak ceza tayininde hata yapıldığı, mağdurun zararının giderilmediği ve karar başlığının eksik olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 35. maddesi (kendiliğinden son bulma), 168/1. maddesi (zararın giderilmesi) ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 232. maddesi (gerekçeli karar başlığı) açıklayıcı olarak geçmektedir.
Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü: I-Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin yazılması gerekirken yazılmaması, mahallinde giderilebilir eksiklik olduğundan, kovuşturma aşamasında şikayetten vazgeçen mağdur ..."ın gerekçeli karar başlığında şikayetçi olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir hata olduğundan, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre, sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden reddiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın, mağdurun gözetimindeki eve girerek bir adet battaniyeyi çaldığı ve herhangi bir kesintisiz takip olmaksızın zilyedine geçirdiği suça konu battaniye ile Bulvar üzerinde yan yolda yürüdüğü sırada polis memurlarının dur ikazına uymayıp kaçmaya başladığı, takip sonucunda polis memurlarınca yakalandığı anlaşılmakla, suçun tamamlanmış olmasına rağmen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 35. maddesinin uygulanması sonucu sanık hakkında yazılı şekilde eksik ceza tayini, 2-Sanığın yakalandıktan sonra suça konu bir adet battaniyeyi aldığı yeri polis memurlarına söylediği ve bu suretle soruşturma aşamasında mağdurun zararının giderildiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin göz ardı edilmesi sonucu sanık hakkında yazılı şekilde fazla ceza tayini, 3-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin yazılması gerekirken yazılmaması, 4-Kovuşturma aşamasında şikayetten vazgeçen mağdur ..."ın gerekçeli karar başlığında şikayetçi olarak yazılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz talebi bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının GÖZETİLMESİNE, 20/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.