Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/19309
Karar No: 2010/32398
Karar Tarihi: 29.12.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/19309 Esas 2010/32398 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/19309 E.  ,  2010/32398 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kütahya İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 25/05/2010
    NUMARASI : 2009/745-2010/378

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    1-Borçlu  vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde: 
    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 17,15 TL onama harcı alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
    2- Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    4822 Sayılı Kanunun 15. maddesi ile değişik 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 10.maddesine göre; "tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacı ile kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir". Aynı maddenin ikinci fıkrasının son cümlesinde; "tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde, kredi veren asıl borçluya başvurmadan, kefilden borcun ifasını isteyemez" hükmü düzenlenmiştir.
    Bu hükümde belirtilen kefilden kasıt adi kefil olup BK.’nun 486/1. fıkrasına göre adi kefilin borç ile sorumlu olması ancak kefalet sözleşmesinden sonra borçlunun iflas etmesi veya hakkındaki icra takibinin alacaklının hatası olmaksızın semeresiz kalması yahut borçlu aleyhinde Türkiye"de icra takibinin imkansız hale gelmesine bağlıdır.
    4077 Sayılı Kanunun 10. maddesinin ikinci fıkrasında yazılı olan "kredi veren asıl borçluya başvurmadan kefilden borcun ifasını isteyemez" hükmü önce asıl borçlu aleyhinde icra takibi yapılması bu takibin BK.nun 486/1. fıkrası kapsamında semeresiz kalmasından sonra sözleşme kefili aleyhinde icra takibi yapılabilmesi olarak yorumlanmalıdır.  Bu hüküm 4077 Sayılı Kanunu değiştiren 4822 Sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 14.3.2003 tarihinden sonra yapılan tüketici kredisi sözleşmeleri için geçerlidir.                     
    4077 Sayılı Kanunun 10.maddesi kapsamında olan tüketici kredisi sözleşmelerinin kefilleri yönünden İİK.nun 68/b maddesinin uygulanma kabiliyeti yoktur.
    4077 Sayılı Kanunun konuluş amacı dikkate alındığında kefil bu hususu şikayeti süreye tabi değildir.
    Somut olayda, alacaklı banka ile borçlu arasında banka kartları ve kredi kartları sözleşmesi yapılmış olup, borçlu müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamıştır. Alacaklının her iki borçlu aleyhinde birlikte takip başlatıp örnek 7 ödeme emri tebliğ ettirmiştir. 
    Yukarıda belirttiğimiz ilkeler uyarınca alacaklının tüketici kredisinin asıl borçlusu hakkında takip yapıp bu takip semeresiz kalmadan kredi sözleşmesi kefili hakkında icra takibi yapılması mümkün değildir. 4077 Sayılı Kanunun 10.maddesinin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle hesap kat ihtarına süresinde itiraz edilmemesi sonucunda hesap özeti borcunun İİK.nun 68/b maddesi gereğince kesinleştiğinden söz edilemez. Mahkemece adı geçen borçlu yönünden itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, itirazın kaldırılması talebinin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda 2. bentte yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),  29.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.


     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi