11. Hukuk Dairesi 2018/1674 E. , 2019/6722 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi"nce verilen 12/11/2015 gün ve 2014/194 - 2015/193 sayılı kararı onayan Daire"nin 07/02/2018 gün ve 2016/6933 - 2018/852 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin T.C Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü denetiminde faaliyet gösteren özerk bir spor federasyonu olduğunu, Wushu’nun Çin savunma sanatlarının genel adı olduğunu, Wushu sporunun altında 2500"e yakın stil olduğunu, davalının "WİNG CHUN" ibareli markayı tescil ettirdiğini, müvekkili federasyonun kuruluş tarihinin davalının "WİNG CHUN" isimli markayı tescilinden önce olduğunu, davalının markasının müvekkilinin haklarına tecavüz teşkil ettiğini, WİNG CHUN ya da WİNG TSUN"nin WUSHU sporunun bir alt kolu ve müvekkilinin faaliyetleri arasında olduğunu, bu spor dalının dünya kültür mirasının bir parçası ve topluma mal olduğunu, marka olarak tescilinin mutlak ret sebebi olduğunu, 556 sayılı KHK"nin 7/h ve d bendi kapsamında olan marka tescilinin mutlak reddinin gerektiğini ileri sürerek davalı adına tescilli 2011/59869 başvuru numaralı "WİNG CHUN" ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, "WİNG CHUN" kelimesinin bir meslek, sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan bir isim olmadığı, bir spor dalının adı olarak tasviri bir niteliğinin bulunduğu, davalının marka tescilinde "WİNG CHUN" ibaresinin tasvir ettiği mal veya hizmetlere yönelik bir tescilinin bulunmadığı, 7/1-d anlamında hükümsüzlük şartlarının bulunmadığı, 7/1-h maddesi uyarınca ülkemizde maddi anlamda tarihi kültürel bir anlam ifade etmediği, davalının tescil kapsamında bulunan 45. ve 41. sınıfın söz konusu hizmetler bakımından tasviri nitelikte olmadığı, söz konusu "WİNG CHUN" işaretinin marka olarak davacı tarafından daha önce kullanıldığına ilişkin bir delil sunulmadığı, üstün hakkın ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1- Mahkemece verilen karar ile hükmün Dairemizce onanmasına ilişkin ilamın, usul ve yasaya uygun olmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair sebepler yönünden karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, mutlak ret nedenleriyle markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Olaya uygulanacak mülga 556 sayılı KHK’nın 7/1-d maddesi uyarınca “Ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir meslek sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan işaret ve adları münhasıran veya esas unsur olarak içeren” marka başvurularının TPMK tarafından mutlak ret nedeniyle reddi gerekmektedir. Bununla birlikte bir şekilde marka tescil edilmiş ise KHK’nın 42/1.maddesi uyarınca bu husus hükümsüzlük davasına da konu edilebilecektir.
Somut olayda, davacı ..., marka başvurusuna konu “WİNG CHUN” ibaresinin Wushu sporunun bir alt kolu ve bir savunma spor sanatının adı olduğunu, bu itibarla marka olarak kimsenin tekeline verilemeyeceğini ileri sürdüğü, Mahkemece yapılan yargılama sırasında alınan ve hükme de esas kılınan bilirkişi heyeti raporunda da başvuru konusu ibarenin bir spor dalının adı olduğu belirlenmiş, ancak belirli bir meslek, ticaret veya sanat grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan bir isim olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bununla birlikte, özgün bir spor dalı olan “WİNG CHUN” ibaresini, davalının marka tescil kapsamında yer alan 41.sınıftaki “ Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri” yönünden KHK’nın 7/1-d maddesinde ifade edildiği gibi “ticaret alanında herkes tarafından kullanılabilecek olan” işaretlerden olduğu, diğer bir anlatımla bu spor dalını konu alan sempozyum, seminer vs. düzenleme, dergi, kitap vs. yayınlama, film, radyo-tv yapımlarına konu edebilme imkanının kimsenin tekeline bırakılamayacak işaretlerden olduğunun kabulü ile anılan hizmetler yönünden davanın kısmen kabulü gerekirken hatalı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından, davacı tarafın karar düzeltme istemlerinin kabulü ile, Dairemizin 07.02.2018 tarih, 2016/6933 E-2018/852 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak asıl davada verilen kararın yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair karar düzeltme istemlerinin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 07.02.2018 tarih, 2016/6933 E-2018/852 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak, davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harcının karar düzeltme isteyene iadesine, 30/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.