Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/1396 Esas 2019/4833 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1396
Karar No: 2019/4833
Karar Tarihi: 20.05.2019

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/1396 Esas 2019/4833 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanık, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum oldu. Ancak, avukatın çekilmesi sonrasında yapılan incelemede hükümde hatalar olduğu tespit edildi. Birinci cirantanın tanıklığına başvurulması, yazı ve imzanın incelemesi gibi eksikler nedeniyle karar bozuldu. Ayrıca, TCK'nin 53. maddesi uygulamasının Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
Ayrıca, kararda 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi üzerinde duruldu. TCK'nin 53. maddesi hakkındaki uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı. CMUK'un 321. maddesi ise hüküm değişikliği taleplerinin incelenmesini düzenliyor.

11. Ceza Dairesi 2017/1396 E. , 2019/4833 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık müdafii Av. ...’nın sanığın müdafiliğinden çekildiği ve bozma sonrası sanığın kendisini Av. ... ile temsil ettirdiği gözetilmeden, gerekçeli kararın eski müdafiine tebliğ edildiği anlaşıldığından, sanık müdafii Av. ...‘ün öğrenme üzerine 11.07.2016 tarihli temyizinin süresinde olduğunun kabulü ile yapılan incelemede;
1- Sanığın, katılanın keşideci olduğu suça konu sahte çeki ciro ederek müşteki ile ... arasındaki araç alım-satım ilişkisinde kullanılmak üzere piyasaya sürmek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın suçlamayı kabul etmemesi karşısında, birinci ciranta Mehmet Kaya’nın CMK’nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakkı hatırlatılıp tanık olarak dinlenmesi, birinci cirodaki yazı ve imzanın kendisine ait olup olmadığının, çekle ilgisi bulunup bulunmadığının sorulması, yazı ve imzayı kabul etmediği taktirde yazı ve imza incelemesi yaptırılması, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi" nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı doğrultusunda yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 20.05.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.