Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4122
Karar No: 2018/3320
Karar Tarihi: 24.05.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/4122 Esas 2018/3320 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar ile davalı arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin gereği gibi yerine getirilmediği gerekçesiyle sözleşmenin feshi, menfi ve müspet zararlar ile kira tazminatının tahsili ve tapu kaydının iptali ile tescili talep edildiği bir davada mahkeme, sözleşmenin feshine karar verdi. Mahkeme, yapılmayan işlerin bedeli, C blokta ayıplı işlerin giderilme bedeli, binaların etrafına istinat ve ihata duvarı yapım bedeli gibi kalemleri müspet zarar olarak değerlendirmiş, sadece hafriyatın temizlenme bedelini menfi zarar olarak kabul etmiş ancak bu bedelin hesaplama yöntemi hatalı olduğu için kararın bozulduğu belirtildi. Ayrıca, tapuda kayıt maliki olan kişiler davada yer almadığı halde tapu kayıtlarının iptali ve davacılar adına tescili de usul ve yasaya aykırı bulundu. Kararda, menfi ve müspet zararların dayanağı olan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 108/2. maddesi (Türk Borçlar Kanunu'nun 125/3. maddesi) da detaylı bir şekilde açıklandı.
23. Hukuk Dairesi         2015/4122 E.  ,  2018/3320 K.

    "İçtihat Metni"

    ....................
    Taraflar arasındaki asıl ve karşı davada sözleşmenin iptali, birleşen davada gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, karşı ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-birleşen davada davacı şirket vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Asıl davada davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının süresinde inşaatı tamamlamadığını sözleşme gereği çıkarılan hafriyatı komşu parsele döktüğünü, edimlerini yerine getirmediğini ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile menfi, müspet zararları ve kira tazminatının tahsilini, birleşen davada davacı vekili, taraflar arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, müvekkili yükleniciye devri gereken bağımsız bölümlerin tapu kaydının iptali ile tescilini talep ve dava etmişlerdir.
    Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; sözleşme gereğince yapılması gereken bir bloğa hiç başlanılmadığı, diğer blokların yarım bırakıldığı, yüklenici şirketin sözleşmedeki sürede inşaatı bitirmediği,temerrüde düştüğü gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile sözleşmenin feshine, davalı şirketçe üçüncü şahıslara devredilen tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tesciline, ek raporda hesaplanan 87.933,50 TL’nin tahsiline, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı-birleşen davada davacı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı-birleşen davada davacı vekilinin birleşen davaya yönelik tüm temyiz itirazları, asıl davaya yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2) Asıl davada, davacı arsa sahipleri vekili, taraflar arasındaki 25.12.2009 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshini talep ettikten sonra, tapu iptal ve tescile yönelik haklarını saklı tuttuğunu bildirmiştir. Mahkemece, sözleşmenin feshine karar verildikten sonra, davalı şirkete devredilen ve onun tarafından da üçüncü kişilere devredilen tapu kayıtları iptal edilerek davacılara tescil edilmiştir. Davacıların tescil hakkını saklı tutması,
    ../..
    S.2.

    mahkemenin tescil kararı vermesi ve kararın davacılar tarafından temyiz edilmemesi ile tüm dosya içeriğinden, davacıların sözleşmenin geriye etkili feshini istediği, mahkemenin de sözleşmeyi geriye etkili feshettiği sonucuna varılmaktadır. Sözleşmenin geriye etkili feshi halinde ise, sözleşmede aksine hüküm bulunmadıkça, müspet (olumlu) zararlar değil, menfi (olumsuz) zararlar talep edilebilir. Mahkemece, bilirkişi raporlarında belirlenen, arsa sahiplerine ait bağımsız bölümlerdeki yapılmayan işlerin bedeli, C blokta ayıplı işlerin giderilme bedeli, binaların etrafına istinat ve ihata duvarı yapım bedeli ve komşu parsele dökülen hafriyatın kaldırılma bedeli toplamı 657.163,50 TL’den; yükleniciye verilmeyen dairelerin maliyet bedelinin mahsubu ile kalan 87.633,50 TL’nin tahsiline karar verilmiştir.
    Menfi (olumsuz) zarar; dayanağını 818 sayılı BK"nın 108/2. madde (TBK 125/3.) hükmünden almakta olup, sözleşmenin, karşı tarafça yerine getirileceğine olan güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan eylemli zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı, uğranılmayacak olan zarardır. Müspet zarar ise, sözleşme nedeniyle cebe girmesi gereken paranın, girmemesi nedeniyle meydana gelen zarardır. Bu niteliği gereği, müspet zarar daima ileriye dönük olup, bir beklenti kaybıdır. Diğer bir ifadeyle müspet zarar, akdin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesinden doğan zarar şeklinde de tanımlanabilir.
    Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan rapor ve ek raporda tespit edilen yapılmayan işlerin bedeli, C blokta ayıplı işlerin giderilme bedeli, binaların etrafına istinat ve ihata duvarı yapım bedeli müspet zarar olup, istenemez. Ancak, sözleşme gereğince arsadan çıkarılan ve komşu parsele dökülen hafriyatın kaldırılma bedeli ise menfi zarar kapsamında olup, davacılar sadece bu bedeli isteyebilir. Bu durumda, asıl davada, sadece hafriyatın temizlenme bedelinin kabul edilmesi gerekirken hatalı hesaplama yöntemiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Öte yandan, davacılar vekili, dava dilekçesinde tapu kayıtlarının iptali ve tescili talep hakkını saklı tuttuğu, üstelik tapuda kayıt maliki olan kişiler davada taraf olarak yer almadığı halde, davalıya ve ondan da üçüncü kişilere geçen tapu kayıtlarının iptali ve davacılar adına tescili de usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-birleşen davada davacı yüklenici vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi