Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/6711
Karar No: 2021/4498
Karar Tarihi: 30.09.2021

Danıştay 10. Daire 2019/6711 Esas 2021/4498 Karar Sayılı İlamı


T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6711
Karar No : 2021/4498


TEMYİZ EDENLER (DAVACILAR): … Mirasçıları
1- …
2- …
3- …
VEKİLLERİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Üniversitesi Rektörlüğü / …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU :Davacılar tarafından, murisleri …'nun …Üniversitesi Tıp Fakültesi …Hastanesi Kalp Merkezinde yapılan tedavisi sırasında ölümüne sebebiyet verilmesinde davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu iddiasıyla her biri için ayrı ayrı 22.000,00 TL maddi ve 25.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 141.000,00 TL tazminatın ölüm olayının gerçekleştiği 22/08/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada; … İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın davacılar tarafından temyizen incelenerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI :Davacılar tarafından, davalı idarenin hizmet kusuru neticesinde yakınlarının öldüğü, hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğu belirtilerek Mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI :Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
A) Temyiz İstemine Konu Mahkeme Kararının, Davanın Reddine İlişkin Kısmı ile Reddedilen Manevi Tazminat Miktarı Üzerinden Davalı İdare Lehine Maktu Vekâlet Ücretine Hükmedilmesine İlişkin Kısmı Yönünden İncelenmesi:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın reddine ilişkin kısmı ile reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden davalı idare lehine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen maktu vekâlet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
B) Temyiz İstemine Konu Mahkeme Kararının, Reddedilen Maddi Tazminat Nedeniyle Davalı İdare Lehine Nispi Vekâlet Ücretine Hükmedilmesine İlişkin Kısmı Yönünden İncelenmesi:

İNCELEME VE GEREKÇE :

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesi, 1. fıkrası, (b) bendinde, temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştay'ın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
03/12/2010 tarih ve 27774 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve Mahkeme kararı tarihi itibarıyla uyuşmazlığa uygulanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin "Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret" başlıklı 12. maddesinde; "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Belirlenen bu ücret Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz. " düzenlemesi, aynı Tarifenin "Manevi tazminat davalarında ücret" başlıklı 10. maddesinde ise; "(1) Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
(2) Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.
(3) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.
(4) Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." düzenlemesi yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bakılmakta olan dava, 66.000,00 TL maddi ve 75.000,00 TL manevi tazminat istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesince, davanın reddine ve reddedilen maddi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre nispi olarak hesaplanan 7.150,00 TL, reddedilen manevi tazminat yönünden ise duruşmalı işler için maktu olarak belirlenen 1.100,00 TL olmak üzere toplam 8.250,00 TL vekalet ücretinin davacılar tarafından davalı idareye ödenmesine karar verilmiştir.
Maddi tazminat talebiyle açılan davalarda, kabul edilen tazminat miktarının önemli kısmının vekalet ücreti olarak davalı idareye ödenmesi, açılan tazminat davasını davacı açısından anlamsız hale getirmekte, bazı olaylarda ise, davacının dava açılmadan önceki durumundan daha kötü bir duruma girmesine neden olmakta, bu durum, gerek Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru kararlarında gerekse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında mahkemeye erişim hakkının ihlali olarak değerlendirilmektedir. Tümden ret ya da kısmen kabul, kısmen ret ile sonuçlanan maddi tazminat davalarında, taraflar lehine hükmedilecek vekalet ücretinin, kişilerin hak arama özgürlüğü kapsamındaki mahkemeye erişim hakkını ihlal etmeden ne şekilde hesaplanacağı konusunda Tarifenin 10. maddesinin 2. ve 3. fıkralarına paralel bir düzenlemeye yer verilmemiş olması nedeniyle, reddedilen maddi tazminatın Tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceğine ilişkin Tarife hükmünün ihmal edilmesi, hakkaniyete daha uygun olacaktır.
Yukarıda yer alan açıklamalar uyarınca, İdare Mahkemesince, manevi tazminat isteminin tamamı için ret hükmü kurularak davalı idare lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilirken; maddi tazminat isteminin tamamı için ret hükmü kurulmasına rağmen davalı idare lehine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Esasen davalı tarafın bu dava kapsamında, iki tazminat konusu yönünden farklı bir hukuki değerlendirme yapması da söz konusu değildir.
Bu durumda; reddedilen maddi tazminat talebi yönünden davalı idare lehine Mahkeme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1.100,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, Mahkeme kararının hüküm fıkrasında yer alan "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 8.250,00 TL" ibaresinin "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 2.200,00 TL" şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların, reddedilen maddi tazminat yönünden aleyhine hükmedilen nispi vekalet ücretine yönelik temyiz istemlerinin kabulüne, diğer temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, hüküm fıkrasında yer alan "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 8.250,00 TL" ibaresinin "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 2.200,00 TL" şeklinde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/09/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.



(X) - KARŞI OY
Dosyada mevcut, hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 1. İhtisas Kurulunun … tarihli ve …sayılı raporunda, esasen hastaya bir çok kez ventolin uygulandığı belirtilmekte ancak raporun 3. sayfasında "11/05/2007 tarihli nöbetçi doktor notunda;... göğüs hastalıkları hastayı ve ventilatör ayarlarını gözden geçirdiği, baz ayarları değiştirildiği, ventolin solunum hızını çok yüksek gösterip ve hastayı hızlı solutmakta, bu nedenle ventilatörle ilgili problem (???) hastaya … başlandığı, hasta akut koroner sendromu olma nedeni tedaviye devam edildiği" ifadesinin, 4. sayfasında "13/05/200 tarihli nöbetçi doktor notunda;...mekanik ventilatör yine hastayı çok solutmakta, KVC'de yeni ventilatör istendiği, fakat verilmedi..." ifadesinin yer aldığı; 09/05/2007 akşamında … Üniversitesi Tıp Fakültesi …Kalp merkezinde yoğun bakıma kaldırılan hastanın 11/05/2007 tarihinde entübe edilmiş olduğu, ventolin verildiği aşamalarda ise hastanın bu ilacı mekanik ventilatör aracılığı ile alma süresinde sürekli rahatsızlık duyduğu bu durumun ventilatörün uyumsuzluğundan olup olmadığı hususu değerlendirilmeden, uyumsuz hasta nitelendirilmesiyle esasen kardiyolojik şikayetleri olan hastaya … verildiği; bir de bu arada hastanın bir düşme öyküsü bulunmakta olup; İdare Mahkemesi kararında yer alan bu olayın hastanın durumunu nasıl etkilediği, yoğun bakımda düşürülen, göğsünde ve başında yara olan hastanın durumunun ayrıca bu yönüyle değerlendirilmediği; Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 1. İhtisas Kurulunun … tarihli ve … sayılı raporunu düzenleyenler arasında "Kardiyoloji" uzmanının bulunmadığı görülmektedir.
Bu durumda, kullanılan ventilatörün problemli ve mekanik olması nedeniyle hızının ayarlanamaması, hastanın bu nedenle bu uygulama sırasında daha fazla olumsuzluk yaşaması, yoğun bakımda düşürülmesi, .. isimli ilacın hangi doktorun önerisiyle verildiğinin belli olmaması ve hastanın yoğun bakımdaki takip seyrinin rapordaki açıklamalarında anlaşılamaz ifadelerin yer alması (Örneğin, yoğun bakımda hastanın ventolin almak istememesinin ventilatör hızının yüksekliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı veya bu durumdaki hastanın nasıl düştüğü gibi) hususları dikkate alındığında, davacıların temyiz istemlerinin kabulü ile Adli Tıp Üst Kurulundan, içinde Kardiyoloji uzmanının da yer aldığı rapor alınarak karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyuyla, Daire kararına katılmıyoruz.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi