Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3867
Karar No: 2013/35225
Karar Tarihi: 26.12.2013

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2012/3867 Esas 2013/35225 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2012/3867 E.  ,  2013/35225 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, ücret fark alacağı, sosyal yardım alacağı, ilave tediye alacağı, sendikal tazminat alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:



    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, 31/12/2007 tarihine kadar davalı ... Belediye Encümeni kararı ile 04/04/2008 tarihinden itibaren ise toplu iş sözleşmesi ile ücretinin belirlendiğini, ancak ücretlerinin iş sözleşmesine ve toplu iş sözleşmesine uygun ödenmediğini, 18/12/2007 tarihinde Hizmet İş Sendikasına üyelik başvurusunda bulunan davacının bu başvurusunun sendika yönetim kurulunun 29 Ocak 2008 tarihli kararı ile kabul edildiğini, üyeliğinin davalı ...‘ye 06/02/2008 tarihinde bildirildiğini, davacı ve arkadaşlarının sendikaya üye olmaları nedeni ile farklı muameleye tabii tutulduklarını, ücretlerinin arttırılmadığını ve sabit tutulduğunu, diğer iki işçinin ücretlerinin ise sendikaya üye olmamaları nedeni ile encümen kararı ile arttırıldığını, iş verenin bu tutumunun 2821 sayılı yasanın 31.maddesi ile ve 4857 sayılı yasanın 5.maddesi ile bağdaşmadığını, davalı ... ile sendika arasında Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığının 02/12/2008 gün ve 2008/178 esas 2008/102 karar sayılı kararı ile 04/04/2008-03/04/2010 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin imzalandığını, ancak TİS"in yürürlüğe girdiği tarihten itibaren davacının ücretlerinin sosyal yardımlarının ve TİS"ten kaynaklanan fark alacaklarının TİS"e uygun olarak ödenmediğini, davacının davalı iş veren yanında çalıştığı süre içerisinde 6772 sayılı kanun gereğince hak kazandığı ilave tediyelerinin de iş verence ödenmediğini ileri sürerek e tüm çalışma dönemi için davacının yevmiyelerinin iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi düzenlemeleri esas alınmak sureti ile belirlenmesini, tespit edilen yevmiyelerin esas alınmak sureti ile toplu iş sözleşmesinden doğan ve aylık ücretle birlikte ödenmesi gereken sosyal yardımlar dahil ücret ve fark ücret alacağı, toplu iş sözleşmesinden doğan sosyal yardımlar, 6772 yasadan kaynaklanan ilave tediye, sendikal tazminat alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
    Birleşen dava ile de; iş sözleşmesinden doğan ücret ve ücret farkı, iş sözleşmelerinden doğan ikramiye ve sosyal yardımlar, toplu iş sözleşmesinden doğan sosyal yardımlar, ilave tediye ve sendikal tazminat isteklerinin hüküm altına alınmasını istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, bütün işçilerin ücret belirlemelerinin işe girdikleri tarihten 2008 yılına kadar Belediye Başkanı ve vekili ile işçiler arasında yapılan hizmet akitleri ile yapıldığını, ayrıca encümen kararı alınmadığını, sadece 2008 yılı ocak ayında ...ve ... isimli personelin ücretlerinin encümen kararı ile belirlendiğini, işçilere bir kısım alacaklarının ödenmediğini, bir kısım alacakların ise Belediye işçilerinden ..., ..., ... ve ..."ın sendika üyesi oldukları, ...ve ..."ın sendikaya üye olmadıkları, işçilerin tamamının vasıfsız işçi olarak işe alındığını, daha sonra görev taksimi yapıldığını, ücretlerin belirlenmesinde bugüne kadar genel bir kriter belirlenmediğini, ... ve ...hariç diğer işçilerin sendikaya üye olmaları nedeni ile ücretlerinin arttırılmadığı, Yüksek Hakem Kurulu Genel Sekreterliğinin 18/12/2008 tarihli yazıları ile gönderilen TİS"in belediyeye 25/12/2008 tarihinde ulaştığı, bu zamana kadar geçen sürede işçilerin ücret farkları, sosyal yardım alacakları tahakkuklarının yapıldığı fakat ödenmediği, yazının belediyeye ulaştığı zamandan sonra giyim yardımı, her ay yakacak yardımı, yemek yardımının ödendiği, 2008 yılı içerisinde aile ve çocuk yardımının sürekli ödendiği belirtilmiştir.
    C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Davacının davalı belediyede 17/04/2000 tarihinde çalışmaya başladığı, bu tarihten dava tarihine kadar da çalışmasının sürdüğü, davacının 6 aylık ve 12 aylık belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştırıldığı, her sözleşme döneminde ücretinin yeniden belirlendiği, davacının 29/01/2008 tarihinde Hizmet İş sendikası üyesi olduğu, 6 şubat 2008 tarihinde üyeliğinin sendika tarafından davalı iş yerine bildirildiği, davacı ile yapılan zincirleme belirli süreli iş sözleşmelerinde kararlaştırılan ücret miktarları ile bordrolara yansıtılan tahakkukların birbiri ile örtüşmediği, davacının üyesi olduğu işçi sendikası ile davalı ... arasında yapılan TİS ücret zammı başlıklı maddesine göre davacının 03/04/2008 tarihinde almakta olduğu ücretine ilk 6 ay ve ikinci 6 ay olmak üzere % 6 oranında zam yapılmasının gerektiği, davalı belediyenin 03/01/2008 tarih 1 sayılı encümen kararı ile sendikalı olmayan işçilerin ücretlerine zam yapılmasına karar verildiği, davalı belediyenin Sendikalar Kanununun 31.maddesinin 3 ve 5.maddelerine muhalefet oluşturacak şekilde iş yerinde bulunan sendikalı işçilerle sendikasız işçilere ücret konusunda farklı muamelede bulunduğu anlaşıldığından davacı lehine 14.400 TL sendikal tazminat ödenmesinin gerektiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- İşverence davacının sendikaya üye olması sebebiyle sendika üyesi olmayan işçilere göre sendikal nedenle ücret, ikramiye, sosyal yardımların ödenmesi hususlarında ayrımcılık yapılıp yapılmadığı uyuşmazlık konusudur.
    Sendikal tazminat 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin üçüncü fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. Konuya dair bir başka güvence bahsi geçen maddenin beşinci fıkrasında öngörülmüş, işçilerin sendikaya üye olmaları veya olmamaları sebebiyle iş ESAS NO : 2012/3867 sözleşmelerinin feshedilemeyeceği, yine yasaya uygun sendikal faaliyetler sebebiyle işten çıkarılamayacakları ya da farklı uygulamaya tabi tutulamayacakları hükme bağlanmıştır.
    İşverenin 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinin üçüncü ve beşinci fıkralarına aykırı davranması halinde, işçinin bir yıldan az olmamak üzere sendikal tazminata hak kazanacağı hususu da Yasada ifadesini bulmuştur.
    2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinde 4773 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonrasında, işçinin iş sözleşmesinin sendika üyeliği ya da sendikal faaliyetleri sebebiyle feshedilmesi halinde, doğrudan sendikal tazminat talep hakkının olmadığı açıklanmış, 4857 sayılı İş Kanununun iş güvencesine dair hükümlerinin uygulanacağı kuralı getirilmiştir. Fesih dışında kalan sendikal nedene dayanan ayrımcılık hallerinde ise, işçinin doğrudan sendikal tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır.
    4773 sayılı Yasa ile sözü edilen maddeye eklenen yedinci fıkrada ise, iş güvencesi hükümlerinin uygulaması dışında kalan hallerde ve feshe bağlı tazminat istekleriyle sınırlı olmak üzere ispat yükünün işverene ait olduğu öngörülmüştür. Bu durumda sendikal nedenle fesih iddiasıyla açılan feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iade davasında ispat yükü, önceden olduğu gibi işçi üzerindedir. Ancak, iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayan bir işçinin açmış olduğu sendikal tazminat isteklerini içeren bir davada, aksinin ispatı işverene aittir.
    Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, işyerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, işyerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, işyerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
    Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden 18/12/2007 tarihinde Hizmet İş Sendikasına üyelik başvurusunda bulunan davacının bu başvurusunun sendika yönetim kurulunun 29 Ocak 2008 tarihli kararı ile kabul edildiği ve üyeliğinin 06.02.2008 tarihinde davalı ... Başkanlığına bildirildiği anlaşılmaktadır.
    Belediye Encümeninin 03.01.2008 tarihli kararı ile işçilerden bazılarının sendikaya üye olduklarının öğrenildiği ancak resmi evrakın ellerine henüz geçmediği belirtilerek, üyelikleri resmiyet kazandığında sendikayla TİS imzalanacağından şimdilik sendikaya üye olan işçilerle ücret sözleşmesi yapılmaması, bu işçilere eski ücretlerinin ödenmesi, sendikaya üye olmayan Nehir ve Yaşar’ la iş sözleşmesi imzalanması, ...‘ e günlük 40 TL ...’a 35 TL ücret verilmesi kararlaştırılmıştır.
    Dosya içeriğine , 03.01.2008 tarihli encümen kararına ve tanık anlatımlarına göre davacıya toplu iş sözleşmesi ile verilecek zamlar düşünülerek ayrıca zam verilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle sendika üyesi olmayan işçiler arasında sırf sendikal sebeple ayrım yapıldığının söylenemeyeceği ve sendikal tazminatın koşulları oluşmadığı anlaşıldığından davacının bu yöndeki talebinin reddi yerine kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3- Yerel Mahkemece davacının sendika üyeliğinden önceki dönemlere ilişkin ücret farkı hesaplanırken davacının davalı işverenle yaptığı iş sözleşmelerinde ki ücretler dikkate alınmaksızın ücret farkı hesaplandığı görülmektedir.
    Dairemizin yerleşik uygulamasına göre davalı işverence tek taraflı olarak işçi ücretlerinden indirim yapılamaz ise de tarafların karşılıklı iradeleri ile ücretin düşürülmesi mümkündür.
    Düzenlenen iş sözleşmelerinde her iki tarafında iradelerinin uyuştuğuna yönelik yazılı kanıt olduğuna göre bu sözleşmelere itibar edilerek ancak sözleşmelerin yürürlükte olduğu dönemler itibariyle her bir sözleşmede belirlenen ücret altında ödeme var ise fark ücret alacağına hükmedilebilir.Aksi takdirde emsal işçi ücreti gerekçe gösterilerek ücret farkı alacağına hükmedilmesi yerinde değildir.
    Mahkemece hatalı değerlendirme sonucu sözleşmeler dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir..
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi