
Esas No: 2019/6812
Karar No: 2021/4424
Karar Tarihi: 30.09.2021
Danıştay 10. Daire 2019/6812 Esas 2021/4424 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6812
Karar No : 2021/4424
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Üniversitesi Rektörlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : Kendi Adlarına Asaleten …,
…, ...'a Velayeten … ve …
VEKİLLERİ : Av. …
MÜDAHİL (DAVALI YANINDA) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : Davacılar tarafından, davacılardan ...'ın 26/07/2006 tarihinde Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Süleyman Demirel Araştırma ve Uygulama Hastanesinde yaptığı doğum sırasında hatalı ve eksik tıbbi müdahaleler yapıldığından ve sağlık hizmetinin kusurlu olarak yürütüldüğünden bahisle oluştuğu ileri sürülen zararlara karşılık ... için 31.000,00 TL (miktar artırım ile 92.442,74 TL) maddi, 22.500,00 TL (miktar artırım ile 102.500,00 TL) manevi, ... için 7.500,00 TL (miktar artırım ile 17.500,00 TL) manevi, müşterek çocukların her biri için 3.000,00 TL olmak üzere toplam 9.000,00 TL manevi tazminatın 26/07/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, ... İdare Mahkemesince davanın kısmen kabulü kısmen reddi yolunda verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının kabule ilişkin kısmının davalı idare tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, usul yönünden davanın süresi içinde açılmadığı, esas yönünden ise, olaya yönelik olarak başlatılan soruşturmanın devam ettiği, maddi ve manevi tazminat isteme koşulu olan hizmet kusurunun dava konusu olayda bulunmadığı, idarenin her hizmet kusurunun tazminat ödenmesine yol açmayacağı, ...'a uygulanan teşhis ve tedavide eksik ve hatalı uygulama olmadığı, adı geçenin mesanesinden çıkartılan üç adet spançın davalı idare hastanesinde sezaryen sonrası batın içi kanama ön tanısı ile yapılan relaparatomi ameliyatı sırasında unutulduğunu kanıtlayan bulgu olmadığı, bu spançların ...'ın daha önceki ameliyatlarında unutulma ihtimalinin yüksek olduğu, sezaryen ameliyatından önce de mesane ile ilgili şikayetlerinin olduğu, eksik araştırma ile karar verildiği, maddi ve manevi tazminata faiz işletilemeyeceği, bilirkişi raporuna yapılan itirazların dikkate alınmadığı, davacıların miktar artırım yoluyla artırdıkları tazminat tutarı yönünden zamanaşımı bulunduğu, miktar artırım dilekçesi ile manevi tazminat miktarının artırılamayacağı, manevi tazminat yönünden kısmi istekte bulunulamayacağı, miktar artırım sebebiyle ortaya çıkan tüm yargılama giderinin davacılara ödetilmesi gerektiği, harçtan muaf olduğu halde aleyhlerine harca hükmedildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacılar tarafından, ...'ın mesanesinden çıkarılan spançların davalı idareye ait hastanede 26/07/2006 tarihinde gerçekleştirilen ameliyat sırasında unutulduğunun Adli Tıp Kurumu raporu ile sabit olduğu, hesap bilirkişisi raporunda herhangi bir yanlışlık bulunmadığı, manevi tazminat tutarının artırılabileceğine yönelik Danıştay kararları olduğu, tüm aile fertlerinin dava konusu olaydan olumsuz etkilendiği, lehlerine hükmedilen manevi tazminatın yerinde olduğu, davalı idarenin temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının açıklamalı olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davalı idare tarafından, miktar artırım dilekçesi ile manevi tazminat miktarının artırılamayacağı iddia edilmekte ise de, manevi zararın niteliği gereği sonradan gelişen veya öğrenilen yeni bir olgu olmadığı sürece kişinin manevi varlığında oluşan zararın arttığından bahsedilememekte, bir başka ifadeyle sonradan gelişen veya öğrenilen yeni bir olgunun varlığı halinde manevi tazminat miktarı artırılabilmektedir.
Dava dilekçesinde, dava konusu olay nedeniyle uğranılan zararlara karşılık ... için 22.500,00 TL manevi, ... için 7.500,00 TL manevi, müşterek çocukların her biri için 3.000,00 TL olmak üzere toplam 9.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesinin istenilmesi suretiyle bakılan davanın 26/09/2011 tarihinde açıldığı, 25/01/2016 kayıt tarihli miktar artırım dilekçesi ile, olaya yönelik olarak açılan ceza davasında alınan Adli Tıp 2. İhtisas Kurulunun … tarih ve … sayılı raporunda yer alan, "26/07/2006 tarihli ameliyat bölgesinde unutulduğu belirlenen yabancı cisme (spanç) bağlı oluşan mesane lezyonundan kaynaklanan klinik tablonun kişinin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olduğu, kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, mesane fonksiyonundaki kısıtlılığının organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması niteliğinde olduğu" hususlarında dava tarihi itibarıyla netlik bulunmadığından bahisle dava dilekçesindeki manevi tazminat miktarlarının ... için 102.500,00 TL'ye, ... için ise 17.500,00 TL'ye çıkarıldığı, İdare Mahkemesince de davacılardan ... için 50.000,00 TL, ... için 17.500,00 TL, çocukların her biri için 3.000,00 TL olmak üzere toplam 76.500,00 TL manevi tazminat isteminin kabulü, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddi yolunda karar verildiği görülmüş olup, uyuşmazlıkta anılan Adli Tıp Kurumu raporunda belirtilen hususlar davacılar tarafından, işbu dava devam ederken öğrenilen yeni bir olgu niteliğinde olduğundan, dava dilekçesinde belirtilen manevi tazminat miktarlarının miktar artırım dilekçesi ile artırılabileceği anlaşılmıştır.
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Bu durumda, temyize konu Mahkeme kararının yukarıda belirtilen açıklama ile onanması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararının kabule ilişkin kısmının yukarıda belirtilen açıklama ile ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.