Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/50162
Karar No: 2013/35216
Karar Tarihi: 26.12.2013

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/50162 Esas 2013/35216 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2011/50162 E.  ,  2013/35216 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ücret alacağı, fazla çalışma ücreti, yıllık ücretli izin alacağı, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, halen davalı ... tarafından işletilen ...adlı işyerinde, davalının murisi ..."nın işverenliğinde 01.10.2004 tarihinde belirsiz süreli iş akdi ile çalışmaya başladığını, muris ..."nın 07.07.2007 tarihinde vefatından sonra işyerinin oğlu davalı ... tarafından işletilmeye başlandığını, ara vermeden çalışmasını sürdürdüğünü ancak ücret ve diğer alacaklarının zamanında ve hiç ödenmemesi nedeniyle, 22.03.2010 tarihinde iş akdinin kendisi tarafından feshedildiğini, kıdem tazminatı yönünden, iş yerini devralan davalı işverenin, devreden işverenin kıdem süresine ait kıdem tazminatından da sorumlu olduğunu iddia ederek 500,00.-TL kıdem tazminatının, 1.000,00.-TL ücret alacağının, 1.000,00.-TL fazla çalışma ücret alacağının, 1.000,00.-TL yıllık ücretli izin alacağının, 4.100,00.-TL hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ..., davacının çiçek yetiştirme işçisi, yani tarım işçisi olduğunu bu nedenle görev itirazlarının olduğunu, ... kayıtlarında da bu durumun belli olduğunu, davacının ... kayıtlarında 6113.08 kodla tanımlanan çiçek yetiştirme işçisi olarak bildirimin yapıldığını, ..."nın dava açıldığı tarihte ölü olduğunu, ölüye karşı dava açılamayacağını, işyerini Temmuz 2007 "de açtığını, öncesinde işveren sıfatının olmadığını, işyerini devir almadığını, yeni açılmış bir işyerinin söz konusu olduğunu, davacı ile işyerinden ayrılırken ibralaşıldığını, 23.03.2010 tarihli ibranamenin özlük dosyasında mevcut olduğunu, davacının müvekkilinden sadece 3.578,00.-TL ücret alacağının olduğunu, bunun da ibranameye şerh düşüldüğünü, bu paranın kendisine müvekkili tarafından 2 taksit halinde ödenmek istenildiğini, ancak davacının bunu kabul etmediğini, parayı peşin istediğini ve bu para ile ilgili dava açacağını söyleyerek ibranameye bu alacağını şerh düştüğünü, sonrasında müvekkilinin parayı tamamlayarak kendisini çağırdığını, ancak bu sefer de davacının gelip parayı almayarak davayı açtığını, davacının, 3.578,00.-TL ücret alacağının dışındaki tüm hak ve alacaklarını aldığını ve işverenini ibra ettiğini, davanın ücret alacağı dışındaki kısmının reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının 01.10.2004 tarihinde ... unvanlı işyerinde çalışmaya başladığı, 31.07.2007 tarihine kadar bu işyerinden sigortalı hizmetinin bildirildiği, 15.08.2007 - 22.03.2010 tarihleri arasında ise ... - ...unvanlı işyerinden sigortalı çalışmalarının bildirildiği, ..."nın davadan önce vefat ettiği, ..."nın Kemal"in mirasçısı olduğu, işyerinin aynı yerde, aynı çalışanlarla faaliyetine devam ettiği, işyerinin kapatılmadığı, fiilen sürekli açık olduğu, tanık beyanlarından da davalı ..."in, babasının işyerini aynen devam ettirdiğinin anlaşıldığı, dolayısıyla işyeri devrinin söz konusu olduğu, davalı ..."in davacının tüm çalışma döneminden sorumluluğunun bulunduğu, ... dava açılmadan önce vefat ettiği için ve ölüye karşı dava açılamayacağından, bu kişi ve diğer mirasçıları yönünden davanın taraf ehliyeti bulunmadığından davanın reddi gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davalı ... Hamdi Kocakaya temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1- Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır.
    4857 sayılı İş Kanununun 1 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4 üncü maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu Kanunun uygulanacağı belirtilmiştir.
    İş Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde iş davalarına bakmak üzere bir asliye hukuk mahkemesi görevlendirilir. İş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesine açılan dava "iş mahkemesi sıfatıyla" açılmamış ise, mahkeme görevsizlik kararı veremez. Bu durumda asliye hukuk mahkemesi tarafından, verilecek bir ara kararı ile davaya "iş mahkemesi sıfatıyla " bakmaya devam olunur.
    Davanın, İş Kanunu kapsamı dışında kalması halinde, Mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekir. Davanın esastan reddi usule aykırıdır.
    5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1 inci maddesi uyarınca, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında, iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir.
    İş Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca, 50"den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz. İşçi tarım ve orman işlerinin yapıldığı bir işyerinde çalışıyor ise, bu işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın iş mahkemesi yerine görevli hukuk mahkemesine çözümlenmesi gerekir (Yargıtay 9.HD. 25.3.2008 gün 2007/ 9975 E, 2008/ 6368 K.).
    Ancak, tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerinde 50 dahil daha az işçi bulunmasına rağmen, işyerinde sendika örgütlenmesi sonucu Toplu İş Sözleşmesi bağıtlanmış ise, üye sendika üyesi işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununun 66 ncı maddesi uyarınca iş mahkemesinde görülmesi gerekir.
    Bunun dışında 4857 sayılı İş Kanununun 4 üncü maddesinde tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde çalışanların kanun kapsamına girmeyeceği açıklandıktan sonra aynı madde de ayrık durumlara yer verilmiştir.
    Buna göre;
    1.Tarım sanatları ile tarım aletleri, makine ve parçalarının yapıldığı atölye ve fabrikalarda görülen işlerde,
    2.Tarım işlerinde yapılan yapı işlerinde,
    3.Halkın faydalanmasına açık park ve bahçelerde
    4.Bir işyerinin eklentisi durumundaki bahçe işlerinde,
    çalışanların, İş Kanunu kapsamında olacakları belirtilmiştir.
    Sonuç olarak tarım ve orman işletmelerindeki bitki ve hayvan üretimi, bakım ve yetiştirmesi dışında kalan işler İş Kanununa tabidir.
    Diğer taraftan işçi tarım işinde çalışırken, bu iş dışında tarım işi sayılmayan ek bir görevde çalışabilir (bekçilik, şoförlük vb.). Bu durumda, yaptığı işler arasında hangisinin baskın olduğu açıklığa kavuşturulmalı ve sonucuna göre görevli mahkeme belirlenmelidir.
    Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 23.05.1960 gün ve 11-10 ile 10.05.1974 gün ve 3-44 sayılı kararları uyarınca, özellikle iş hukukunda istisnaî hükmün genişletilerek değil, dar yorumlanması gerekir. İşçiler yararına getirilen düzenlemelerin yine işçiler yararına yorumlanması asıldır.
    Somut olayda dosya içeriğinde mevcut işyeri bildirgesinde davalının işi ; çiçek yetiştiriciliği ve ticareti, davacının ayrılış bildirgesinde de meslek adı çiçek yetiştirme işçisi olarak belirtilmiştir. Davalı tanıklarından ... ise kendisinin fidanlık sorumlusu olduğunu, davacının işçi olarak dikim, sulama, taşıma işleri yaptığını belirtmiştir.
    Mahkemece yukarıda belirtilen yasal düzenleme ve ilke kararı doğrultusunda ,davacının davalı işyerinde fiilen yaptığı işler araştırılmalı,işyerinde kaç işçi çalıştığı hususu belirlenmeli, tarım işçisi olduğunun anlaşılması halinde davaya genel mahkemelerde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmelidir. Mahkemece davalının görev itirazı değerlendirilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı SAİR HUSUSLAR İNCELENMEKSİZİN BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi