9. Hukuk Dairesi 2011/47052 E. , 2013/35193 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ (ÜSKÜDAR 2.İŞ)
DAVA :Davacı, fark kıdem tazminatı, fark ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatil ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini ileri sürerek,kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının istifa ederek işten ayrıldığını, tüm haklarının ödendiğini, ibraname verdiğini, 3 yıl sonra kötüniyetle dava açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, miktar içeren ibranameye değer verilmiş ve ibranamede açıkça belirtilen kalemler yönünden davalı işverenin ibra edildiği gerekçesiyle ibranamede belirtilen alacak istemlerinin (Kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti isteminin) reddine; davacı tanıklarının, davalı işverenle aralarında benzer mahiyette davalarının olması nedeniyle beyanlarına itibar edilemeyeceği, fazla mesai yapıldığına ilişkin puantaj kayıtlarının bulunmaması, davalı tanık beyanlarına göre de haftalık yasal çalışma süresi aşıldığının ispat edilememesi gözetilerek fazla mesai alacağı talebinin reddine; davacının haftada 6 gün çalıştığı için hafta tatili alacağının bulunmadığı gerekçesiyle hafta tatili ücreti isteminin reddine karar verilmiş; genel tatil ücreti istemi ise hüküm altına alınmıştır.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır (Yargıtay 9.HD. 11.2.2010 gün 2008/17722 E, 2010/3192 K; Yargıtay, 9.HD. 18.7.2008 gün 2007/25857 E, 2008/20636 K.). Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir (Yargıtay 9.HD. 21.03.2012 gün, 2009/48913 E, 2012/9400 K .).
Somut olayda, davacı işçi fazla çalışma yaptığını davacı tanıklarının beyanlarıyla ispat etmiştir. Salt işveren ile davaları olduğu gerekçesi ile tanık beyanlarına itibar edilmemesi yerinde olmayıp, bilirkişi raporundaki fazla çalışma hesabı dikkate alınarak, yapılacak makul bir takdiri indirimden sonra fazla çalışma ücretinin hüküm altına alınması gerekirken yazılı gerekçe ile reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.