20. Hukuk Dairesi 2018/6484 E. , 2019/6544 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı/birleştirilen dosya davalısı Hazine ve davalı/birleştirilen dosya davacısı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ..... ve 51 parsel sayılı sırasıyla 8365,49 m² ve 2953,87 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, belgesizden tarla niteliği ile davalı ... adına tesbit görmüştür.
Davacı Hazine vekili, 13/02/2008 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların firari ve mütegayyip kişilerden kaldığını, bu nitelikteki taşınmazların 3402 sayılı Kadastro Kanununun 18/2. maddesi ve özel kanunlar gereğince Hazinenin mülkiyetine geçtiğini, Hazinenin mülk ve tasarrufundaki taşınmazların zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını, kadastro tespitinin hukuka aykırı olduğunu bu nedenlerle davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazların Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleştirilen dosya davacısı ..., kadastro sırasında ...... köyü 101 ada 56 parsel sayılı 2711,85 m² yüzölçümündeki, 11/12/1962 tarih 156 sıra nolu toprak tevzi tapu kaydı uygulanmak suretiyle, 106 ada 4 parsel sayılı 3379,50 m² yüzölçümündeki 11/12/1962 tarih 154 sıra nolu toprak tevzi tapu kaydı uygulanmak suretiyle tarla niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiş taşınmazlara kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile dava konusu..... deresi mevkiinde kain 101 ada 30 parsel sayılı taşınmazın sınırlandırılarak mera vasfıyla özel siciline kayıt ve tesciline, 101 ada 51 parsel sayılı taşınmazın sınırlandırılarak mera vasfıyla özel siciline kayıt ve tesciline, 106 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 349,18 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespitinin iptali ile .... oğlu 09/03/1974 doğumlu davalı (birleştirilen dosyada davacı) ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 106 ada 4 parsel sayılı taşınmazın geriye kalan 3.030,32 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline, 101 ada 56 parsel sayılı taşınmazın 293,99 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespitinin iptali ile ..... oğlu 09/03/1974 doğumlu davalı (birleştirilen dosyada davacı) ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 101 ada 56 parsel sayılı taşınmazın geriye kalan 2.417,86 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine ile dahili davalı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 2014/6096 E.- 2015/7402 K. sayılı kararıyla "1) Hüküm her ne kadar Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiş ise de, Hazine ile gerçek kişi arasında görülmekte olan kadastro tesbitine itiraz davasında, mahkemece taşınmazın sınırında orman olduğu iddiasıyla davaya dahil edilmesi üzerine, Orman Yönetimine dahili davacı sıfatıyla dava dilekçesi duruşma günü tebliğ edilmiştir. Çekişmeli taşınmazlar davalı gerçek kişi adına kayıtlı olması nedeniyle Orman Yönetiminin davada pasif husumet ehliyeti yani davalı sıfatı bulunmadığı gibi davada yasal hasım konumunda da değildir. Ayrıca, Orman Yönetimi tarafından, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26/D maddesi gereğince müdahil davacı sıfatıyla harçlı katılımı da bulunmaktadır. Davaya taraf olmayanın kararı temyiz etme hakkı bulunmadığından, Orman Yönetiminin temyiz dilekçesinin reddine karar vermeyi gerektirmiştir.
2) Hazinenin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece davanın kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilmiştir. Kadastro hâkimi, düzenli sicil oluşturma ve infaza elverişli hüküm kurmak zorunda olduğundan, çekişmeli taşınmazların Hazine adına hangi kısımlarının tesciline karar verildiğinin, kararda açıkça gösterilmemiş olması usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmasına karar verildikten sonra davanın kısmen kabul kısmen reddine, dava konusu ....mevkinde kain 101 ada 56 parsel sayılı taşınmazın ekli fen bilirkişi raporunda (H) harfi ile gösterilen 197,94 m² yüzölçümündeki bölümünün, (L) harfi ile gösterilen 96,05 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespitinin iptali ile aynı adanın birbirini takip eden son parsel numaraları verilerek tarla vasfıyla davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ...., köy üstü mevkinde kain 101 ada 56 parsel sayılı taşınmazın geriye kalan ekli fen bilirkişi raporunda (G) harfi ile gösterilen 47,32 m² yüzölçümündeki bölümünün, (K) harfi ile gösterilen 2370,54 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ..... içi mevkinde kain 106 ada 4 parsel sayılı taşınmazın ekli fen bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen 225,85 m² yüzölçümündeki bölümünün, (E) harfi ile gösterilen 123,12 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespitinin iptali ile aynı adanın birbirini takip eden son parsel numaraları verilerek tarla vasfı ile Vezir oğlu, 09/03/1974 doğumlu davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ...... içi mevkinde kain 106 ada 4 parsel sayılı taşınmazın geriye kalan ekli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 219,22 m² yüzölçümündeki bölümünün, (B) harfi ile gösterilen 115,54 m² yüzölçümündeki bölümünün, (C) harfi ile gösterilen 2695,56 m² yüzölçümündeki bölümünün, (F) harfi ile gösterilen 0,21 m² yüzölçümündeki bölümünün kadastro tespiti gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı/birleştirilen dosya davalısı Hazine ve Davalı/birleştirilen dosya davacısı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
1) Davalı/birleştirilen dosya davacısı ...’ın temyiz itirazları yönünden;
Mahkemece verilen 2008/67 E. - 2013/84 K. sayılı hüküm yalnızca Hazine tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 2014/6096 E. - 2015/7402 K. sayılı kararında temyiz incelemsi yalnızca Hazinenin temyizine yönelik olarak yapılmış olup, bozma kararı öncesindeki hükmü temyiz etmeyen davalı/birleştirilen dosya davacısı ...’ın bozma kararı sonrasında verilen sonraki hükmü temyiz hakkı bulunmadığından temyiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Davacı/birleştirilen dosya davalısı Hazinenin temyiz itirazları bakımından;
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı/birleştirilen dosya davacısı ...’ın temyiz talebinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
2) Yukarıda ikinci numaralı bentde açıklanan nedenerle; davacı/birleştirilen dosya davalısı Hazinenin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 12/11/2019 günü oy birliği ile karar verildi.