Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1902 Esas 2019/4813 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1902
Karar No: 2019/4813
Karar Tarihi: 20.05.2019

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1902 Esas 2019/4813 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın bir önceki suçundan dolayı Kocaeli Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olduğu sırada, nüfus kaydına göre kısıtlı olduğu ve kendisine vasi atandığı anlaşılmıştır. Ancak sanığın tahliye olması ve Türk Medeni Kanunu'nun 471. maddesi uyarınca özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûm edilen kişilerin üzerindeki vesayetin hapis halinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkması yasal düzenlemesi karşısında, belirtilen vesayet kararının geçersiz olduğu anlaşılmaktadır. Sanığın en son bilinen adresi olan İzmit/Kocaeli adresine usulsüz tebliğ edilmiş olsa bile, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği muhatabın tebliğe muttali olması durumunda tebliğin muteber sayılması gerekmektedir. Sanığın temyiz talebinin yasal süresinden sonra kabul edilmesi nedeniyle reddedilmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 471. maddesi: Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûmiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar.
- Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi: Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır.
- CMUK
11. Ceza Dairesi         2019/1902 E.  ,  2019/4813 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Nüfus kaydına göre, Kocaeli 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 02.04.2015 tarihli 2014/1064 Esas ve 2015/346 Karar sayılı kararı ile sanığın kısıtlandığı ve kendisine vasi atandığı anlaşılmış ise de; UYAP üzerinden yapılan incelemede, belirtilen vesayet kararının, sanığın bir yıldan fazla süreyle özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûm edildiği gerekçesiyle verildiği, ancak sanığın Kocaeli Açık Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olarak bulunmaktayken, 03.05.2015 tarihinde tahliye olması ve Türk Medeni Kanunu"nun 471. maddesinde yer alan “Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûmiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar.” şeklindeki yasal düzenleme karşısında, gerekçeli kararın sanığa tebliğine bir engel bulunmadığı; sanığın bilinen en son adresinin, 26.11.2013 tarihli temyiz dilekçesinde bildirdiği “İmaret Yokuşu Kemal Paşa Mahallesi Sayın Apt. No:24/10 İzmit/Kocaeli” adresi olduğu ve bu adrese doğrudan Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca yapılan tebliğ işlemi usulsüz olmakla birlikte, aynı Kanun"un 32. maddesindeki “tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır” hükmünün de göz önünde bulundurulmasının gerekeceği; sanığın, 16.11.2018 tarihinde bulunduğu yerdeki hakime havale ettirmeden postaya vermek suretiyle göndermiş olduğu temyiz dilekçesinde, yokluğunda verilen hükmü 12.11.2018 tarihinde öğrendiğini belirttiği, ... sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken ... sayılı CMUK"nin 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süresinden sonra 22.11.2018 tarihinde dilekçenin Mahkemeye ulaştığı ve hakim havalesinin de aynı
    tarihli olduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz isteminin ... sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken ... sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 20.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.