5. Ceza Dairesi Esas No: 2016/2109 Karar No: 2018/2449 Karar Tarihi: 02.04.2018
Zimmet - 6136 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/2109 Esas 2018/2449 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2016/2109 E. , 2018/2449 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Zimmet, 6136 sayılı Kanuna aykırılık HÜKÜM : Zimmet suçundan mahkumiyet, 6136 sayılı Kanuna aykırılıktan beraat
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi; 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan Hazinenin zarar gören sıfatı bulunmadığından Hazine vekilinin bu suçtan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: 5237 sayılı TCK"nın 247. maddesinde düzenlenen zimmet suçunun oluşması için "kamu görevlisinin veya özel mevzuatları gereği kamu görevlisi gibi cezalandırılabilen kişilerin görevi nedeniyle zilyetliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu malı kendisinin veya başkasının yararına zimmetine geçirmesinin" gerektiği, Şırnak İl Jandarma Komutanlığı bünyesinde geçici köy korucusu olarak 16/10/1995 tarihinde göreve başlayan sanığın, 25/12/1998 tarihinde valilik oluru ile görevine son verildiği, bu tarih itibariyle kamu görevlisi sıfatını da kaybettiği nazara alındığında, kendisine 6136 sayılı Kanunun geçici 9. maddesi uyarınca verilen tabancayı teslim etmemek şeklinde zimmet suçu olarak nitelendirilen eyleminin suç tarihinin kamu görevlisi sıfatının son bulduğu tarih olarak kabul edilmesi gerektiği, bu itibarla sanığa isnat olunan basit zimmet suçunun temas ettiği 765 sayılı TCK"nın 202/1. maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla aynı Yasanın 102/3 ve 104/2. maddelerinde belirtilen 10 yıllık asli ve 15 yıllık ilaveli zamanaşımına tabi olduğu, suç tarihi olan 25/12/1998 ile inceleme gününe kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, hükmün 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 02/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.