Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/959
Karar No: 2018/4966
Karar Tarihi: 17.05.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/959 Esas 2018/4966 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/959 E.  ,  2018/4966 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : 1. İş Mahkemesi


    K A R A R
    A)Davacı İstemi :
    Davacı vekili, müvekkil Şirket"in, 6111 sayılı Kanun ile 4447 sayılı Kanun’a eklenmiş Geçici 10. maddesindeki sigorta prim teşvikinden yararlanmaya yönelik 29/08/2016 tarihli başvurusunun hukuka uygun olduğuna, Davalı T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 217210101102900001613-76 / 000 sicil numaralı iş yeri için Müvekkil Şirket"i 29/08/2016 tarihli başvurusuna istinaden, vermiş olduğu 20/09/2016 tarihli red cevabının hukuka aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesini talep etmiş.
    B)Davalı Cevabı :
    Davalı vekili, husumet yönünden itirazlarını ileri sürerek, kurum işlemlerinin yasa ve usule uygun olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.
    C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve kararı :
    Dava : sigorta prim teşviğinden geriye dönük olarak yararlanmaya ilişkin başvurunun reddine ilişkin kurum işleminin iptali taleplidir.
    5510 sayılı yasanın 81.maddesinin (ı) bendiyle sağlanmış 5 puanlık teşvik indirimi özel sektör işverenlerine sağlanmış bir indirim olup, davacı şirketin ilgili dönemde bu teşvik indiriminden faydalanma hakkı bulunduğu, sonradan 6111 sayılı yasa ile getirilen prim teşvikinden faydalanmak için 2012-2016/06. arası dönemine ilişkin olarak geriye dönük prim teşvikinden yararlanma talebinin davalı kurumca 2015/10 sayılı iç genelge hükümleri gerekçesiyle kabul edilmediği dosya kapsamında sabittir.
    18.03.2015 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren SGK- 2015/10 sayılı Genelge ile genelgenin yayın tarihi olan 18.03.2015 tarihinden sonra geçmiş dönemlere ilişkin farklı teşvikten yararlanmak için yapılan taleplere ilişkin ; 2015/10 sayılı Genelge hükümleri uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerini tercih edilen sigorta primi teşvikine ilişkin kanun numarası seçmek suretiyle düzenleyip teşvikten yararlanıldıktan sonra sigorta primi teşvikinin değiştirilmesi yönündeki taleplerin dikkate alınamayacağı düzenlenmiştir.
    Davanın yasal dayanağı 5510 Sayılı Kanun"un Prim oranları ve Devlet Katkısı başlıklı 81.maddesi ile 4447 sayılı Kanunun geçici 10.maddesidir. 5510 sayılı Kanun"un 81/1-(ı) bendinde düzenlenen prim teşviği, 5510 sayılı Kanun"a 5763 sayılı Kanun"un 24.maddesi ile eklenmiş olup 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu"nun geçici 10. Maddesinde düzenlenen prim teşviği ise 6111 sayılı Kanun"un 74. Maddesi ile eklenmiş olup 13.02.2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
    Söz konusu yasal düzenlemeler ile işverenlerden alınacak sigorta prim oranları belirlenmiş bu oranlar farklı tarihlerde yürürlüğe giren yasal değişiklikler ile yeniden düzenlenmiştir. Sigorta primi teşviklerine ilişkin farklı kanunlarda yer alan düzenlemelerin uygulama usul ve esasları SGK tarafından çıkartılan 18.03.2015 tarih 2015/10 sayılı genelge ile düzenlenmiştir.
    Uyuşmazlık ; Kurumun genelge ile yasa koyucu tarafından getirilen işveren teşvikinden yararlanma hakkına sınırlama getirip getirmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
    İdareler yasa koyucu tarafından çıkarılan Yasaların uygulama usul ve esaslarını belirlemek için düzenleyici işlem yapabilir ise de yasa ile belirlenen hakların sınırlanması sonucunu doğuracak şekilde düzenleme yapamazlar. Somut olayda davalı kurum tarafından söz konusu genelge ile davacı şirketin işveren primi teşvikinden yararlanma hakkı sınırlandırılmıştır. Davacı şirketin mevcut teşvik primi düzenlemesinden şirket için en avantajlı olanı seçme hakkı mevcut olup yürürlükteki yasal düzenlemeye göre yapılan başvurunun sonradan aynı konuda çıkartılan yasal düzenleme doğrultusunda düzeltilmesini talep hakkını engelleyen herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığından davacı şirketin genelgeden sonra değişiklik talebinde bulunduğu gerekçesiyle işveren prim teşvikinden yararlanmasını engelleyen ret işleminin yerinde olmadığı ,bu nedenle kurum işleminin iptali gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
    H Ü K Ü M : Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda ;
    1 –Davanın kabulü ile
    Davacı aleyhine kurum işleminin iptaline,
    2 –Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan peşin harç tutarı 29,20 TL. nin karar kesinleştiğinde talebi halinde davacı tarafa iadesine,
    3-Davacı tarafından sarfedilen harç hariç 55,80 TL. yargılama giderinin davalı kurumdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, varsa sarfedilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
    4-Davacı vekili için takdir olunan ve karar tarihinde yürürlükte olan Av.Ücret Tarifesi hükümlerine göre hesaplanan 1980,00 TL. nispi vekalet ücretinin davalı kurumdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar vermiştir.
    D)Bölge Adliye Mahkemesi Kararı ve Gerekçesi :
    Dosyada bulunan belgelerin incelenmesinden, davacı şirketin 29.08.2016 tarihli başvuru dilekçesi ile, 1029000 016 sicil sayılı işyeri için 4447 sayılı Yasa"nın geçici 10. maddesindeki sigorta primi teşvikinden Sosyal Sigorta İşverenleri Yönetmeliği"nin 103/4-f maddesi uyarınca yararlanmak amacıyla 2012/1-12, 2013/1-12, 2014/1-4 ve 9.ay 2015/5-12, 2016/1-6 dönemlerine ait 5510 sayılı Yasa"ya göre verilmiş bildirgeler için iptal, aynı dönemler için 6111 sayılı Yasa"ya göre düzenlenmiş ek aylık prim hizmet belgelerinin işleme alınmasını istediği, davalı Kurumun ise, 20.09.2016 tarihli yazısı ile 18.03.2015 tarihli 2015/10 sayılı genelgeyi gerekçe göstererek talebi kabul etmediği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
    25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Yasa"nın 74. maddesi ile eklenen geçici 10. maddede, 31.12.2015 tarihine kadar işe alınan her bir sigortalı için geçerli olmak üzere, bu maddenin yürürlük tarihinden itibaren özel sektör işverenlerince işe alınan ve fiilen çalıştırılanların, işe alındıkları tarihten önceki altı aya ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen prim ve hizmet belgelerinde kayıtlı sigortalılar dışında olmaları, aynı döneme ilişkin işe alındıkları işyerinden bildirilen prim ve hizmet belgelerindeki sigortalı sayısının ortalamasına ilave olmaları ve bu maddede belirtilen diğer koşulları da sağlamak kaydıyla, 5510 sayılı Yasa"nın 81. maddesinde sayılan ve 82. maddesi uyarınca belirlenen prime esas kazançları üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarının, işe alındıkları tarihten itibaren İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanacağı düzenlenmiştir.
    5510 sayılı Yasa"nın 81/1-ı maddesinde, bu Yasa"nın 4/1-a maddesi kapsamındaki sigortalıları çalıştıran özel sektör işverenlerinin, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutarının hazinece karşılanacağı düzenlenmesine yer verilmiştir.
    5510 sayılı Yasa"nın 101. Maddesinde, bu Yasa"da aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Yasa hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir.
    İrdelenen dosya içeriği, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler göz önüne alındığında; 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa"nın 81/1-ı maddesinde hazine tarafından karşılanan ve işverenin sorumlu tutulmadığı prim oranının %5 olmasına karşın, 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 4447 sayılı Yasa"nın geçici 10.maddesinde işverenin primlerinin tamamının hazineden karşılanacağı yönündeki düzenlemenin işverenin daha lehine düzenleme olduğu, bu sebeple davacının, ... sicil numaralı dosyada işlem gören işyerinin 2012-2016 tarihleri arasındaki talebe konu dönemlere ait primler yönünden geçmişe yönelik başvuruda bulunmasına yasal herhangi bir engelin olmadığı, yararlanılmak istenilen Yasa"nın yürürlük tarihinden itibaren geçen süreyi kapsadığı, bu yönüyle de istemin 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren düzenlemeye uygun olduğu, Kurumun genelgelerle, yasalar tarafından belirlenen hakların kullanılmasındaki usul ve esasları düzenlerken, hakkın sınırlandırılması sonucunu doğuracak işlem yapmasının hukuksal olmadığı, yasalarda belli bir tarihten sonra düzeltme yapılamayacağına ilişkin herhangi bir düzenleme yokken Kurum yetkililerinin, ilgili bakanlık ve kuruluşların görüşünü alarak 18.03.2015 tarihinden sonra sigorta primi teşvikinin değiştirilmesi yönündeki isteklerin işleme alınmayacağını kararlaştırmış olmalarının kabul edilemez olduğu anlaşılmış; uyuşmazlığın, 5510 sayılı Yasa gereğince alınması gereken sigorta primleri ile ilgili olması nedeniyle davaya iş mahkemesinde bakılmasının yasal düzenlemeye uygun olduğu, davalı Kurumun istinaf sebeplerinin usul ve yasaya uygun olmadığı, ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılamanın usul ve yasaya uygun olduğu ancak hüküm kısmında davacı aleyhine hangi Kurum işleminin iptal edildiği açıkça belirtilmediğinden infazda tereddüt oluşturabileceğinden kararın kaldırılarak hüküm kısmının düzeltilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
    HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
    1-Davalı Kurumun istinaf isteminin esastan reddine,
    2-Bursa 1.İş Mahkemesinin 2016/635 Esas, 2017/96 Karar sayılı 15.02.2017 tarihli kararının kaldırılmasına,
    3-Davanın kabulü ile Sosyal Güvenlik Kurumunun 20.09.2016 tarihli işleminin iptaline, davacı tarafından davalı Kuruma yapılan 29.08.2016 tarihli başvurusunun hukuka uygun olduğunun ve işleme alınması gerektiğinin tespitine,
    4-Kurum harçtan muaf olduğundan karar harcı alınmasına yer olmadığına,
    5-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
    6-Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 55,80 TL yargılama giderinin davalı Kurumdan alınarak davacıya verilmesine,
    7-Karar tarihindeki Avukatlık Ücret Tarifesine göre 1.980,00 TL vekalet ücretinin davalı Kurumdan alınarak davacıya verilmesine,
    8-Davalı Kurum harçtan muaf olduğundan, istinaf karar harcı alınmasına yer olmadığına,
    9-İstinaf yargılama giderlerinin davalı Kurum üzerinde bırakılmasına karar vermiştir.
    E)Temyiz :
    Davalı Kurum vekili, açılmış olan davada husumetin hazineye yöneltilmesi gerekli olup; müvekkil kuruma karşı açılmış olan davanın pasif husumet (davalı sıfatı) yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesini talep etmiştik. Bu talebimiz kabul olmamıştır.5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun 81. Maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinin uygulanmasına ilişkin olarak yayımlanmış olan 2009/139 sayılı " Genelgenin Beş Puanlık Prim İndiriminden Yararlanan İhale Konusu İşyerleri İle İlgili Yapılacak İşlemler" başlıklı 5. Maddesinde; İhale konusu iş üstlenen işverenlerin 5510 sayılı kanunun 81. maddesinin 1. Fıkrasının (ı) bendinde öngörülen beş puanlık prim indiriminden yararlanmış olmaları halinde, idarelerce yapılacak olan hak ediş ödemeleri sırasında, Hazinece karşılanmış olan prim tutarları, ilgililerin hak edişinden kesileceği, bu nedenle ihale konusu iş üstlenen işverenlerce hakediş ödemesine esas yasal ödeme süresi geçmiş borçlarının olup olmadığının bildirilmesinin talep edildiği durumlarda söz konusu işverenlerin 5 puanlık indiriminden yararlanmış olmaları halinde, düzenlenecek olan yazıların altına,"Bu işyeri8ınde çalışan sigortalılardan dolayı 5510 sayılı Kanunun 81. Maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde öngörülen 5 puanlık prim indiriminden yararlanılmış olup, .... TL tutarındaki sigorta primi Hazinece karşılanmıştır." şeklinde açıklama yapılacağı bildirilmiş, ihale konusu iş üstlenen ve aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içinde kanun numarası seçmeksizin Kurum"a vermiş olan işverenlerce, sonradan geriye yönelik ve düzeltme amaçlı olarak 5510 sayılı kanun numarası seçilmek suretiyle aylık prim ve hizmet belgesi düzenlendiği durumlarda, söz konusu belgelerin işleme alınıp alınmayacağı hususunda durum ilgili idareye bildirilecek ve ihale konusu iş üstlenen işverenin beş puanlık prim indiriminden yararlandırılıp yararlandırılmayacağı hususunda, ilgili idareden alınacak cevaba göre işlem yapılacağı açıklanmıştır. Bu açıklamalar ışığında İşverenler Prim Daire Başkanlığı geriye yönelik puanlık indirimden faydalanmak üzere talepte bulunan işverenlerin öncelikle bu dönemlerde istihkaklarından hazine teşviki kapsamında 5 puanlık kesinti yapılıp yapılmadığının idareden sorulması, kesinti yapıldığının bildirilmesi halinde belgelerin işleme alınması, kesinti yapılmadığının bildirilmesi halinde ise bu belgelerin işleme konulmaması gerektiği yönünde açıklama yapmıştır. Bununla birlikte davacının bu konuyla ilgili olarak kuruma yaptığı yazılı başvuru; Sigorta Primleri Genel Müdürlüğünün 18.03.2015 tarih ve 177 sayılı yazısında (2015/10 sayılı genelge) " sigorta prim teşviklerinden geriye yönelik yararlanma talepleri" konulu genelgede "... bundan böyle aylık prim hizmet belgelerini tercih edilen sigorta primi teşvikine ilişkin kanun numarası seçmek suretiyle düzenleyip, teşvikten yararlandıktan sonra, sigorta prim teşvikinin değiştirilmesi yönünde talepler dikkate alınmayacaktır." diye belirtilmiş olup bu sebeperle reddolunmuştur. Geriye yönelik 6111 sayılı yasanın 49.maddesi 4447 sayılı kanunun geçiçi 10.maddesi kapsamındaki sigorta primi teşviğinden yararlanmak isteyen işverenlerin 18.03.2015 tarihinden önce sosyal güvenlik il müdürlüklerine/merkezlerine başvuruda bulunması gerektiği ve bu tarihten sonra geriye yönelik sigorta primleri teşviği taleplerinin işleme alınmaması gerektiği bildirildiğinden 6111 sayılı kanunun 49. maddesi 4447 sayılı kanunun geçici 10. maddesinden geriye doğru yararlanma talebi mümkün değildir. Ayrıca kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafın iddia ettiği hususta teknik bilirkişiden rapor alınması gerekmekteyken dosyamızda rapor alınmamıştır. Dosyada rapor alınması gerekmektedir. Tüm bu nedenlerle davacının hukuki dayanaktan yoksun davasının kabulü mümkün olmayıp reddi gerekmektedir. Bu ve belirlenecek sebeplerle iş bu karara karşı Temyiz yoluna başvurma mecburiyeti doğmuştur. resen gözetilecek nedenlerle, Temyiz isteğimizin kabulüyle, usul ve yasaya aykırı olan Yerel Mahkemenin aleyhimize olan kısımları ve Bölge Adliye Mahkemesinin aleyhimize olan ret kararının bozulmasına davanın tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
    Dava, davacının 6111 sayılı Kanun ile 4447 sayılı Kanun’a eklenmiş Geçici 10. maddesindeki sigorta prim teşvikinden yararlanmaya yönelik 29/08/2016 tarihli başvurusunun hukuka uygun olduğuna, Davalı T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ... sicil numaralı iş yeri için davacının 29/08/2016 tarihli başvurusuna istinaden, vermiş olduğu 20/09/2016 tarihli red cevabının hukuka aykırı olduğu ve iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince kararın düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm kurulmuştur.
    27.03.2018 günlü 30373 (mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7103 sayılı Vergi Kanunları İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 70.maddesi ile 5510 sayılı Yasa’ya eklenen Ek 17.maddesi ile prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanabileceği halde yararlanmayan işverenlere belirlenen şartlarda prim teşviki, destek ve indiriminden istifade etme imkanı tanınmıştır. Ek 17.maddede aynen; “Bu Kanun veya diğer kanunlarla sağlanan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabileceği halde yararlanılmadığı ay/dönemlerde gerekli tüm koşulların sağlanmış olması ve yararlanılmayan ayı/dönemi takip eden altı ay içerisinde Kuruma müracaat edilmesi şartlarıyla, başvuru tarihinden geriye yönelik en fazla altı aya ilişkin olmak üzere, yararlanılmamış olan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabilir veya yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve indirimleri başka bir prim teşviki, destek ve indirimi ile değiştirilebilir.
    Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlere ilişkin olmak üzere tüm şartları sağladığı halde bu Kanun veya diğer kanunlarla sağlanan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanmamış işverenler ile bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yararlanılan prim teşviki, destek ve indirimlerin değiştirilmesine yönelik talepte bulunan işverenler tarafından en son bu maddenin yürürlük tarihini takip eden aybaşından itibaren bir ay içinde Kuruma başvurulması halinde, yararlanılmamış olan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabilir veya yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve indirimleri başka bir prim teşvik, destek ve indirimi ile değiştirilebilir.
    Bu maddenin ikinci fıkrası kapsamında talepte bulunan işverenlere iade edilecek tutar, maddenin yürürlük tarihinden önce talepte bulunanlar için maddenin yürürlük tarihini takip eden aybaşından, yürürlük tarihinden sonra talepte bulunanlar için ise, talep tarihini takip eden aybaşından itibaren kanuni faiz esas alınmak suretiyle hesaplanarak bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden takvim yılı başından başlayarak üç yıl içinde ödenir. Ödeme, öncelikle bu Kanunun 88 inci maddesinin on dört ve on altıncı fıkralarına göre muaccel hale gelmiş prim ve her türlü borçlardan, sonrasında ise ilgili kanunlar uyarınca yapılandırma veya taksitlendirme de dâhil olmak üzere müeccel haldeki prim ve her türlü borçlarından mahsup yoluyla gerçekleştirilir. Ancak, üç yıl sonunda ilgili kanunları gereği yapılandırılma veya taksitlendirilme sebebiyle vadesi gelmemiş taksit ödemelerinden peşinen mahsup edilir. Kuruma borcu bulunmayan işverenlere altı ayda bir eşit taksitlerle iade yapılır.
    Görülmekte olan davalarda ayrıca bir başvuru şartı aranmaksızın, dava öncesi yapılan idari başvuru tarihinden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte hesaplanacak tutar üçüncü fıkra hükümlerine göre mahsup veya iade edilir. Mahkemelerce, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış davalarda davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilir. Yargılama giderleri idare üzerinde bırakılır ve vekâlet ücretinin dörtte birine hükmedilir. Ayrıca, ilk derece mahkemelerince verilen kararlar hakkında Sosyal Güvenlik Kurumunca kanun yollarına başvurulmaz ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan kanun yolu başvurularından vazgeçilmiş sayılır." şeklinde düzenleme getirilmiştir.
    Yapılacak iş, 7103 sayılı Yasa uyarınca değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    O halde, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASI gerekmiştir.
    G)SONUÇ:
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, bozma nedenine göre davalı Kurumun sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 17.05.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi