2. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/2175 Karar No: 2013/5322
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2013/2175 Esas 2013/5322 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2013/2175 E. , 2013/5322 K.
"İçtihat Metni"
...
Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 21.11.2012 gün ve 3298-27680 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir. Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle; ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı öngörülmüş olmakla, bu suretle hesaplanan 203.00 TL. idari para cezasının ve Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 50.45 TL. ilam harcının karar düzeltme talep edene yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, oyçokluğuyla karar verildi.27.02.2013 (Çrş.) ... KARŞI OY YAZISI
Açık rıza alınmadan yapılan işlem kesin hükümsüzdür. Farklı düşünüyorum.
...
KARŞI OY YAZISI
Aile Konutu üzerinde yapılan ipotek işleminde, Türk Medeni Kanununun 194. maddesi uyarınca, davacı eşin işlemde açık rızasının mevcut olduğu veya mevcut sayılması gereken bir fiili karinenin bulunduğunu davalı şirket kanıtlamış olmadıkça; ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekir. Davalı şirket, açıklanan bu ispat yükünün gereğini yerine getirmemiştir. Davacının hakkını kötüye kullandığına (TMK.m.2) ilişkin bir delil de bulunmamaktadır. O halde, karar düzeltme talebinin kabulüyle, temyiz edilen hükmün onanmasına karar verilmesi gerektiğini düşünüyorum. ...