22. Hukuk Dairesi 2016/17013 E. , 2019/15041 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin 1984 yılında davalı emrinde çalışmaya başladığını, son olarak Orman İşletme Müdürlüğü Helikopter Bakım ve Onarım Tesislerinde bekçi olarak çalışmasını sürdürdüğünü, 14.02.2014 tarihinde emekli olduğunu, davalı Bakanlık ile davacının üyesi bulunduğu Orman-İş ve Öz Orman İş Sendikaları arasında 01.01.1997 tarihinden 31.12.2014 tarihine kadar sözleşmelerin imzalandığını, davacının bu sözleşmelerin kapsamında yer aldığını, davacının tatil günleri ile gece yaptığı çalışmaların nöbet listeleri ile sabit olduğunu, davacının fazla mesai yaptığını, ayrıca nöbetlerinde 11 saati aşan çalışmalarının karşılığının ödenmesi gerekirken ödenmediğini, davacının nöbete denk gelen ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de çalıştığını, ancak karşılığının ödenmediğini öne sürerek fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verimesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın kabulüne kadar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz edenin sıfatına göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında fazla çalışma ücreti alacağının miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun sonuç kısmında davacının fazla çalışma ücreti alacağının brüt 17.081,02 TL olduğu belirtilmiş, davacı yanca bu miktar üzerinden ıslah yolu ile arttırılan fazla çalışma ücreti alacağı mahkemece hüküm altına alınmıştır. Ne var ki; hükme esas alınan bilirkişi raporunun sonuç kısmında fazla çalışma ücreti alacağının 17.081,02 TL olduğu belirtilmesine karşın aynı raporun eki olan hesaplama tablosunda fazla çalışma ücreti alacağı brüt 14.324,98 TL olarak belirtilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki bu çelişki giderilip fazla çalışma ücreti alacağının miktarı tereddütsüz netleştirilmeden brüt 17.081,02 TL olarak hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağına uygulanacak faizin başlangıç tarihi ve uygulanması gereken faizin türü de uyuşmazlık konusudur.
Mahkemece fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarına hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen temerrüt tarihlerinden itibaren bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faizin uygulanması gerektiğine hükmedilmiştir.
01.01.2003 - 31.12.2004 tarihleri arasında yürürlükte bulunan 14. dönem toplu iş sözleşmesinin 18. maddesinde, haftalık çalışma süresinin 45 saat olduğu, 5 gün çalışılan işyerlerinde günlük 9 saat; 6 gün çalışılan işyerlerinde günde 7.5 saat üzerinden çalışma düzenini işverenin belirleyeceği; 19. maddesinde, iş süresinden sayılan haller; 22. maddesinin A bendinde, fazla çalışma yapılırsa karşılığı ücretin %75 zamlı ödeneceği, C bendinde ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışılır ise çalışılmasa da ödenmesi gereken ücret dahil toplam 3 yevmiye ödeneceği kararlaştırılmıştır. Aynı yönde düzenlemelere 01.01.2005 - 31.12.2007 yürürlük süreli 1. dönem, 01.01.2008 - 31.12.2010 yürürlük süreli 2. dönem, 01.01.2011 - 31.12.2012 yürürlük süreli 3. dönem ve 01.01.2013 - 31.12.2014 yürürlük süreli 4. dönem toplu iş sözleşmelerinde yer verilmiştir.
Mülga 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunun 61.maddesi ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 53. maddesinin 2. fıkrasında, “Toplu iş sözleşmesine dayanan eda davalarında temerrüt tarihinden itibaren, işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır "" şeklinde kurala yer verilerek uygulanması gereken faiz türü belirtilmiştir.
4857 sayılı İş Kanununun 41 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, fazla çalışma saat ücreti, normal çalışma saat ücretinin yüzde elli fazlasıdır. İşçiye fazla çalışma yaptığı saatler için normal çalışma ücreti ödenmişse, sadece kalan yüzde elli kısmı ödenir.
4857 sayılı İş Kanununun 47 nci maddesinde, Kanunun kapsamındaki işyerleri bakımından, ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışma karşılığı olmaksızın o günün ücretinin ödeneceği, tatil yapılmayarak çalışıldığında ise, ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücretin ödenmesi gerektiği hükme bağlanmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, hüküm altına alınan fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının tamamının toplu iş sözleşmelerinden doğan istekler olmadığı gözardı edilmiştir. 4857 sayılı Yasa"nın az yukarıda belirtilen 41 ve 47. maddelerine göre, fazla çalışma karşılığı ücretin %50 zamlı ödenmesi, ulusal bayram ve genel tatil günlerindeki çalışmalar karşılığı çalışılmasa da ödenmesi gereken ücret dahil iki yevmiye ödenmesi, kanun gereğidir. Açıklanan nedenle, sözü edilen alacakların kanun gereği hesaplanan kısmına kanunda belirtilen faiz türünün, toplu iş sözleşmelerindeki düzenleme nedeniyle kanunda belirtilen hesaplama yöntemini aşan kısmına ( fazla çalışma alacağı için %25, ulusal bayram ve genel tatil alacağı için ise bir yevmiye ) ise işletme kredilerine uygulanan en yüksek faizin uygulanması gerekmektedir.
Mahkemece bu husus gözetilmeden karar verilmesi hatalı bulunmuştur.
Öte yandan, Mahkemece 14. dönem ve 1,2,3 ve 4. dönem toplu iş sözleşmelerin 53. maddesinde "" ücretin en geç ayda bir olmak üzere işledikten sonra her ayın 14"ünü takip eden en geç 3 gün içinde ödenmesi gerektiği "" gerekçesiyle ve talep ile bağlı kalınarak fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacakları için uygulanması gereken faizin başlangıcı ödenmesi gereken ayı takip eden ayın 23. günü kabul edilmiş ve alacaklara hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen temerrüt tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiğine karar verilmiştir.
Ne var ki, ücret alacağına ilişkin toplu iş sözleşmelerinde yer alan düzenleme fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarını kapsamamaktadır. Fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil günü yapılan çalışmalar için toplu iş sözleşmelerinde açık bir ödeme tarihi kararlaştırılmadığına göre, hüküm altına alınan alacaklara dava ve ıslah tarihinden faiz yürütülmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı bulunmuştur.
Mahkemece bu hususlar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, 04.07.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.