Esas No: 2021/17082
Karar No: 2021/3100
Karar Tarihi: 04.10.2021
Danıştay 2. Daire 2021/17082 Esas 2021/3100 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/17082
Karar No : 2021/3100
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Madencilik İnş. Nak. San. Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği - …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davacı şirketin işletmekte olduğu Adana İli, Ceyhan İlçesi hudutları dahilinde bulunan …, … ve … numaralı II. Grup maden işletme ruhsatlı sahalara ait gayrisıhhi müessese işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının iptaline dair Adana İl Özel İdaresi'nin … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih, E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu işlemin davacıya 25/09/2012 tarihinde tebliğ edildiği, bu işleme karşı davacı tarafından 25/09/2012 tarihini izleyen günden itibaren 60 gün içerisinde dava açılması gerektiği halde bu süre geçirildikten sonra 05/10/2020 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın süreaşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
… Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı temyize konu kararıyla; istinaf başvurusuna konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu ve kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; şirketlerinin maden işletme faaliyetlerine devam ederken ruhsatının bulunmaması nedeniyle idari para cezasına maruz kalması üzerine idareye yapılan itiraza verilen 29/07/2020 tarihli cevabi yazıda; şirketin ruhsatının 10/09/2012 tarihinde iptal edildiği belirtilmişse de, Adana İl Özel İdaresince düzenlenen 12/10/2012 tarihli yazıda “kamulaştırma çalışmaları tamamlanıncaya kadar bölge içinde faaliyette bulunan madencilik firmalarının çalışmalarına devam etmesi” gerektiğinin belirtildiği, dolayısıyla şirketin faaliyetlerine devam etmesine izin verildiği, ancak idari para cezasının tesisi üzerine kuruma yapılan 21/07/2020 tarihli itiraz üzerine 29/07/2020 tarihli yazıyla cevap verildiği, bu yazıyla mevzuat hükümlerinin ve bakanlık olurunun yok sayıldığı, bu durumun idari istikrar ve güven ilkesiyle bağdaşmadığı, 29/07/2020 tarihli işlemin dava dilekçesi ekinde de sunulup davaya konu edildiği ve süresinde dava açıldığı, 2012 tarihli işleme 2012 yılında çalışmalarına kurumlarca izin verildiğinden o tarihte dava açmadıkları, idari işlemin yapıldığı tarihin değil, uygulandığı tarih dikkate alınarak davanın süresinde açıldığı gözetilerek kararın bozulması gerektiği, öte yandan şirket ve çalışanlarının mağduriyetleri devam ettiğinden hukuka aykırı işlemin uygulanmaya devam edilmesi halinde, telafisi güç ve imkansız zararların doğacağı, bu nedenle bölge idare mahkemesi kararının yürütmesinin durdurulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Davalı idare tarafından cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'un 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ...İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 04/10/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Dava; davacı şirketin işletmekte olduğu Adana İli, Ceyhan İlçesi hudutları dahilinde bulunan …, … ve … numaralı II. Grup maden işletme ruhsatlı sahalara ait gayrisıhhi müessese işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının iptaline dair Adana İl Özel İdaresinin … tarih ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının maden işlettiği ve gayrisıhhi müessese işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının bulunduğu sahanın, Enerji İhtisas Endüstri Bölgesinde kaldığı, bu nedenle Adana İl Özel İdaresince ruhsatlarının iptal edildiğinin bildirildiği ancak davacı şirketin başvurusu üzerine,12.10.2012 tarihli Adana İl Özel İdaresi işlemi ile kamulaştırma işlemleri yapılıncaya kadar çalışma izni verilerek, ruhsat iptal işlemelerinin iptali işleminin uygulanmadığı, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünce ruhsatsız faaliyette bulunduğu nedeniyle idari para cezası verilmesi üzerine, davacı şirketin Adana Valiliğine başvurduğu bu başvuruya 29.07.2020 tarihli işlemle; ruhsatlarının iptal edildiği sonucuna varıldığının cevabının verildiği ve işlemin 05.08.2020 tarihinde tebliği edildiği, 5.10.2020 tarihinde bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinin 1. fıkrasında, dava açma süresinin, özel kanunlarda ayrı süre gösterilmeyen hallerde altmış gün olduğu hükme bağlanmıştır.
Davacı şirkete gayrisıhhi müessese işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının iptalinin bildirilmesinden sonra, ruhsatları iptal eden idarece işlemin kesin bir tarih verilmeden uygulanmasının askıya alındığı, işlemin uygulamaya alınması üzerine ise davanın yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davanın yasal süresi içinde açıldığı sonucuna varıldığında, davanın süre yönünden reddi yolunda verilen karara ilişkin istinaf isteminin reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyuyla, aksi yönde oluşan Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.