Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/12821 Esas 2019/12262 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/12821
Karar No: 2019/12262
Karar Tarihi: 10.06.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/12821 Esas 2019/12262 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karşıyaka 5. Asliye Ceza Mahkemesi, çocuk suçlu ...’ın kasten yaralama suçundan mahkumiyetine karar vermiş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına hükmetmiştir. Ancak Adalet Bakanlığı, kanun yararına bozma talebiyle Yargıtay Ceza Dairesi’ne başvurmuştur. Daire, suça sürüklenen çocuk hakkında kişilik değerlendirilmesinde bulunulduğunu, fakat suçtan önceki hale getirme veya mağdurun zararlarının tamamen giderilmediğini belirtmiş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması gerektiği kararına varmıştır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 31/3 ve 52/2. maddeleri hükümleri uyarınca çocuk suçlu ... 2.000,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmıştır. 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 231/6. maddesinde sayılan nesnel ve öznel koşulların yerine getirilmediği için hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümleri uygulanmamıştır.
3. Ceza Dairesi         2019/12821 E.  ,  2019/12262 K.

    "İçtihat Metni"

    Kasten yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2, 31/3 ve 52/2. maddeleri uyarınca 2.000,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Karşıyaka 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 25.01.2019 tarihli ve 2018/755 Esas, 2019/44 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 18.04.2019 tarihli ve 2019/4321 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.05.2019 tarihli ve 2019/45524 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
    Mezkur ihbarnamede;
    Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuğun kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet kararı hakkında anılan Mahkemesince kasten işlenmiş suçlardan sabıkası olduğundan bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de; 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu"nun 231/6. maddesinde sayılan nesnel ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, somut olayda dosyaya yansıyan başkaca tahkikatı bulunmayan, suç tarihi itibariyle adlî sicil kaydı olmayan suça sürüklenen çocuk hakkında aynı Kanun"un 231. maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmakla, şartları oluşan hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Adli sicil belgesindeki kayda göre sabıkasız olan suça sürüklenen çocuk hakkında; “kasten işlenmiş suçlardan sabıkası olduğu (davranışları ile suç işlemekten kaçınacağı yönünde kanaat oluşmadığı) için” şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.03.2012 tarihli ve 2011/842 Esas, 2012/100 Karar sayılı, 10.04.2012 tarihli 2011/479 Esas, 2012/145 Karar sayılı ve 08.05.2012 tarihli 2011/449 Esas ve 2012/186 Karar sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; suça sürüklenen çocuğun katılana yönelik eylemi neticesinde katılanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmasına neden olduğu, bununla ilgili katılan tarafından sarfedilen en azından hastaneye gidiş geliş masraflarının ödenmesi yönünde herhangi bir girişimde bulunmadığı, katılanın şikayetinin devam ettiği, suça sürüklenen çocuk tarafından katılanın zararlarının giderildiğine dair dosya kapsamında bilgi ve belge bulunmadığından suça sürüklenen çocuğun 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından olduğu kabul edilen suçun işlenmesiyle mağdurun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi şartının yerine getirilmediği ayrıca mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında kişilik değerlendirilmesinde bulunulduğu da anlaşılmaktadır.
    Açıklanan bu nedenlerle mahkemenin suça sürüklenen çocuk hakkında 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin uygulanmamasında isabetsizlik bulunmadığından Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görülmeyerek kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, 10.06.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.