9. Hukuk Dairesi 2013/12228 E. , 2013/34888 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, manevi tazminat alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti
Davacı vekili; müvekkilinin davalının sahip olduğu ... Tıbbı Görüntülüme ve Sağlık Hizmetleri Turizm Tic AŞ"de radyoloji teknikeri olarak çalıştığını, davalı yöneticinin işlerin zorluk derecesi, radyasyona maruziyet ve işlemlerin uygulanış şekilleri hakkında beyanda bulunulmak üzere çalışanlar arasında e posta grubu oluşturup 4 teknisyenin dahil edildiğini, 04.07.2011 tarihinde teknisyenlerin görüş beyan etmesi için e posta gönderdiğini teknisyenlerin verdiği cevaba karşılık davalı yöneticinin cevaben azar düzeyli küfür ve sinkaf anlamına gelen işaretli cevap verdiğini ve müvekkili dahil 4 teknisyene sövdüğünü, müvekkilinin bu olay neticesinde manevi çöküntüye uğradığını, bu nedenle 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili müvekkili işveren tarafından bahse konu olayda teknisyen ..."e gönderilmesi amaçlanan e postanın sehven teknisyenlerin ortak kullandıkları e maille gönderildiğini, yanlışlık fark edildiğinde müvekkilinin teknisyenlerden özür dilediğini, müvekkilinin kastının bulunmadığını ve dava konusu talebin Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiğinden açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin 10/05/2012 tarihli karar davalının temyizi üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesince ; “1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ceza davasının bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
Bir davadaki asıl sorun hakkında karar verilebilmesi için daha önce çözülmesi gereken bir sorunun başka bir mahkeme tarafından başka bir davada karara bağlanması gereken hallerde bekletici mesele söz konusu olur.
Derdest olan bir davanın sonuçlanmasının başka bir davada bekletici sorun yapılabilmesi için bekletici mesele yapılacak davanın başka bir mahkemede görülmekte olması ve iki dava arasında bağlantı bulunması gerekir. Mevcut olup olmadığı diğer davada kesin olarak karara bağlanacak olan hukuki ilişkinin, kısmen veya tamamen bekletilerek davaya etkili olması başka bir ifadeyle diğer dava hakkında verilecek hükmün bekletilerek davada verilecek hükmü etkileyecek nitelikte olması gerekir.
Somut olayda; davacının radyoloji teknikeri olarak çalıştığı; radyasyona maruziyet ve işlemlerin uygulanış şekilleri hakkında beyanda bulunmak üzere çalışanlar arasında e-posta grubu oluşturdukları, dört teknisyenin dahil olduğu grupta 04.07.2011 tarihinde teknisyenlerin görüş beyan etmesine karşılık davalı yönetim kurul üyesinin cevaben küfür ve sinkaf anlamına gelen el işareti bulunan resim göndermesi sebebi ile davalı hakkında suç duyurunda bulunulduğu ve hakaret sebebi ile manevi çöküntüye uğradığını belirten davacının manevi tazminat talep ettiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Davalı işveren hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/47666 Soruşturma numaralı dosyasında iddianame ile hakaret suçundan kamu davası açıldığı anlaşılmaktadır. ... 1. Sulh Ceza Mahkemesi 2012/34 eses sayılı ceza davası, davalı işçinin talepleri açısından maddi olgunun açıklığa kavuşması için bekletici mesele yapılmalıdır. Ceza davasının sonucu beklenmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına uyularak; yeniden yargılama yapılmıştır. Yargılama sonunda;”1-Davanın kısmen kabulü ile; 10.000,00 TL manevi tazminatın 04/11/2011 tarihinden yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,” karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı temyiz etmiştir
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut olayda; mahkemece, davacı tarafından açılan manevi tazminat istemli davada, müstehçen el hareketi içeren e-mail nedeniyle tazminat takdir edilmesi yerinde ise de, manevi tazminat ile sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet verilmemesi esas olduğundan daha makul bir miktarda tazminata hükmedilmesi gerekirken, manevi tazminat olarak 10.000 TL ye hükmedilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 25.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.