12. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/13072 Karar No: 2019/17668
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/13072 Esas 2019/17668 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bir borçlu, ödeme şartını ihlal ettiği suçlamasıyla mahkemeye çıktı. İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi gereği, taahhüdü ihlal suçunun oluşması için toplam borç miktarı, faiz, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin belirtilmesi gerektiği belirtildi. Ancak borçlu tarafından sunulan taahhütname üzerinde faiz miktarı açıkça belirtilmemiş ve bu nedenle taahhüdün geçersiz olduğu sonucuna varıldı. Dosyada faiz konusunda belirsizlik olduğu için suçlama yerine borçlu beraat etti. İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi açıklandığı gibi taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir.
12. Hukuk Dairesi 2019/13072 E. , 2019/17668 K.
"İçtihat Metni"
Borçlunun ödeme şartını ihlal suçundan sanık ..."ün 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 340. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair ... 1. İcra Ceza Mahkemesinin 08/02/2019 tarihli ve 2017/2799 esas, 2019/470 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci ... 2. İcra Ceza Mahkemesinin 18/04/2019 tarihli ve 2019/101 değişik iş sayılı kararı aleyhine ... Bakanlığının 01/11/2019 gün ve 94660652-105-07-10111-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/11/2019 gün ve KYB.2019/107565 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu. Anılan ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, 2004 sayılı Kanun"un 340. maddesi gereğince taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 15/08/2017 tarihli taahhütnamede taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz miktarı hesaplanarak ayrı bir kalem halinde gösterilmediği, bu konuda herhangi bir açıklık olmadığı gibi, alacaklının son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi sebebiyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü; Borçlu ...’ün 15.08.2017 tarihli ödeme taahhüdü incelendiğinde, şikayete konu icra takip dosyasının sürelerden feragat edilmek suretiyle kesinleştirildiği, icra takip tarihi ile taahhüt tarihininde aynı tarih olması nedeniyle faiz işlemediği, gösterilen 4.774,10 TL faizinde taahhüt tarihi olan 15/08/2017 tarihinden son ödeme tarihi olan 15.12.2018 tarihine kadar işleyecek kademeli olarak hesaplanmış faiz olduğunun anlaşılması karşısında, işlemiş veya işleyecek faiz konusunda bir belirsizlik bulunmadığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, 10/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.