Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/2060
Karar No: 2021/1658
Karar Tarihi: 04.10.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/2060 Esas 2021/1658 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/2060
Karar No : 2021/1658


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …'ı temsilen … Sendikası
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU: Danıştay Onikinci Dairesinin 11/09/2019 tarih ve E:2018/4080, K:2019/5790 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Akaryakıt İkmal ve Nato Pol Tesisleri Batı Bölge …İşletme Müdürlüğünde 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na tabi güvenlik görevlisi olarak görev yapan davacı tarafından; hafta tatili ile dini ve milli bayramlarda yapmış olduğu çalışmasının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 178. maddesi kapsamında değerlendirilip, fazla çalışma olarak kabul edilmesi ve bu çalışmasının karşılığında ücret veya izin verilmesi, ayrıca yıllık izninin erken başlatılması sonucu iki günlük vardiya bitimi tatilinin eksik kullandırılan bir günü için kesintinin karşılanması talebiyle yapmış olduğu başvuruların reddine ilişkin …tarih ve …sayılı işlem ile dayanağı Akaryakıt İkmal Nato Pol Tesisleri İşletme Başkanlığının "Koruma ve Güvenlik Personelinin Fazla Çalışması (Genelge 2012-3)" konulu 15/05/2012 tarih ve 2363 sayılı Genelgesi'nin 3/(b) maddesinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin 11/09/2019 tarih ve E:2018/4080, K:2019/5790 sayılı kararıyla;
İlgili mevzuat hükümlerinde; memurların haftalık çalışma süresinin 40 saat olduğu, günün yirmi dört saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde çalışan Devlet memurlarının çalışma saat ve şekillerinin kurumlarınca düzenleneceği, nöbet hizmetinin kurumların faaliyetleri gereği, güvenliğin veya hizmetin devamını temin amacıyla, normal çalışma saatleri içinde veya dışında yapılan çalışma olarak tanımlanmış olup normal çalışma saatleri içinde ve dışında yürütülen nöbet hizmetlerinin fazla çalışma sayılmayacağının belirtildiği,
15/05/2012 tarih ve 2363 sayılı "Koruma ve Güvenlik Personelinin Fazla Çalışması (Genelge 2012-3)" konulu Genelge'nin 3/(b) maddesinin iptali istemi yönünden;
Davacı tarafından iptali istenilen 15/05/2012 tarih ve 2363 sayılı Koruma ve Güvenlik Personelinin Çalışması konulu düzenlemenin 3/(b) maddesinde; "Ayrıca normal çalışma süreleri çerçevesinde cumartesi, pazar, dini ve milli bayramlara rastlayan çalışma süreleri nedeniyle çalışmaları fazla çalışma olarak değerlendirilmeyecektir. Ancak çalışma süreleri günde 8 saat, haftada 40 saati aşmayacaktır." şeklinde düzenlemeye yer verildiği,
Söz konusu düzenleme incelendiğinde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda ve Fazla Çalışmanın Uygulama Esaslarını Gösterir Yönetmelik'teki kurallara aykırı bir durumun söz konusu olmadığı, Kanun'da belirlenen çalışma saatlerinin yinelendiği ve nöbet hizmetinin niteliği gereği normal çalışma saatleri dışında ancak günlük sekiz saat ve haftalık kırk saati aşmayan çalışmaların fazla çalışma olarak değerlendirilmeyeceği belirtilmiş olup Kanun ve Yönetmelik hükümlerini genişletici ya da daraltıcı bir düzenleme söz konusu olmadığı gibi farklı uygulamaların doğmasına yol açacak açıklamalar da içermediği, yeni bir kural konulmadığı anlaşıldığından düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı,
…tarih ve …sayılı işlemin iptali istemi yönünden;
Davacı tarafından, hafta tatili ile dini ve milli bayramlarda yapmış olduğu çalışmasının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 178. maddesi kapsamında değerlendirilip, fazla çalışma olarak kabul edilmesi ve bu çalışmasının karşılığında ücret veya izin verilmesi talep edilmişse de; normal çalışma saatleri içinde ve dışında yürütülen nöbet hizmetlerinin fazla çalışma sayılmadığı, koruma ve güvenlik görevlisi olarak görev yapan davacının, görevinin niteliği gereği çalışma saatlerinin, normal çalışma saatlerinden farklı olarak ve nöbet usulü düzenlenebileceğinden, hafta tatili ile dini ve milli bayramlarda yapmış olduğu çalışmaların Kanun'da belirtilen haftalık çalışma saatlerini aşmadığı sürece fazla çalışma olarak değerlendirilmesi mümkün olmadığından, işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı,
Öte yandan; davacı tarafından davalı idareye sunulan 23/05/2014 tarihli dilekçede yıllık izninin 03/06/2014 tarihi itibarıyla başlatılmasını isteyerek, talep ettiği tarihte izne ayrıldığı, her ne kadar izin bitiminde göreve başlama tarihi 03/07/2014 olarak belirtilmişse de, bir günlük hafta tatili de eklenerek bu durumun davalı idare tarafından düzeltilerek göreve başlama tarihinin 04/07/2014 olarak kendisine bildirildiği, ancak buna rağmen davacının anılan tarihten bir gün önce görevine döndüğü açıkça anlaşıldığından, bu hususta davalı idareye atfedilecek bir kusur bulunmamakta olup davacının, yıllık izninin erken başlatılması sonucu iki günlük vardiya bitimi tatilinin eksik kullandırılan bir günü için kesintinin karşılanması talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde de hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 28/05/2014 ila 01/06/2014 tarihleri arasında haftalık nöbetini tutarak 40 saatlik mesai süresini tamamladığı, bu sürenin sonunda 2 günlük izin kullanmaya hak kazandığı, 23/05/2014 tarihli dilekçe ile idareye başvurarak 2014 yılı iznini kullanmak istediğini belirtmesi üzerine 03/06/2014 tarihinden itibaren yıllık izninin başlatıldığı, 30 günlük sürenin bitiminden sonra 03/07/2014 tarihinde görevine başlaması gerektiğinin kendisine bildirildiği, ancak 02-03/06/2014 tarihlerinde haftalık izin hakettiği için 04/07/2014 tarihi itibarıyla göreve başlamasının gerektiği, idarenin bu hususu gözeterek kazanılmış olan izin hakkına saygı göstermesi beklenirken kötü niyetli davranarak hak kaybına sebep olduğu, işlemin bu yönüyle hukuka aykırı olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanmasına karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Davacının 03/06/2014 ve 04/06/2014 tarihlerinde iki ayrı taleple idareye başvurduğu, bu taleplerin davalı idarece 18/06/2014 tarihli tek bir işlemle reddedildiği, davacının bu işlemin iptali istemiyle tek bir dava açtığı anlaşıldığından, temyizen bakılan davada her iki talebinin reddine ilişkin işlemler yönünden ayrı ayrı değerlendirilme yapılması gerekmektedir.
Davacının 03/06/2014 tarihli dilekçesinde resmi tatil gününe denk gelen 01/05/2014 tarihindeki haftalık çalışmasının fazla çalışma olarak değerlendirilmesini talep ettiği, bu talebinin dava konusu işlemle reddi üzerine bu işlemin ve dayanağı Koruma ve Güvenlik Personelinin Fazla Çalışması (Genelge 2012-3) konulu Genelge'nin 3/b maddesinin iptalini istediği anlaşılmaktadır.
Devlet Memurları Kanunu'nun 99, 101 ve 178. ve Fazla Çalışmanın Uygulama Esaslarını Gösterir Yönetmeliğin 3/(B) maddesi hükümleri nazara alındığında iptali istenen Genelge'nin, üst normlara uygun olarak düzenlendiği, davacının görevinin niteliği gereği hukuka ve hakkaniyete uygun olduğu, hukuka uygun olarak tesis edilen bireysel işlemin bu talebe yönelik kısmının da hukuka uygun olduğu,
Davacının 04/06/2014 tarihli dilekçesinde ise 28/05/2014 ila 01/06/2014 tarihlerinde 5 gün (40 saat) haftalık mesaisini ifa ettikten sonra 02-03/06/2014 tarihlerinde hafta tatili olması gerekirken 03/06/2014 tarihi itibarıyla yıllık izne ayrıldığından hafta tatilinden kesilen 1 günlük kısmın tarafına verilmesi yolundaki talebinin yine aynı işlemle reddedildiği, davacının bu işlemin de iptalini istediği anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden davacının 23/05/2014 tarihinde verdiği dilekçede 03/06/2014 tarihinden itibaren yıllık izne ayrılma talebinde bulunduğu, davalı idarenin bu tarih itibarıyla davacıyı yıllık izne ayırdığı, ancak davacının 04/06/2014 tarihli dilekçesi ile hafta tatili olan 03/06/2014 tarihinden itibaren yıllık izninin başlatılarak 1 günlük hafta tatili kaybının olduğunu bunun iadesini talep etmesi üzerine, davalı idarenin 18/06/2014 tarihli dava konusu işlemi tesis ettiği, bu işlemde davacının 1 günlük hafta tatili de eklenmek suretiyle izin dönüşü 04/07/2014 tarihinde göreve başlaması gerektiği, bu konuda bir kaybının olmadığının bildirildiği ancak davalı idare tarafından daha sonra tesis edilen ve dosyada mevcut …tarih ve …sayılı işlemle önceki yazıda izin dönüş tarihinin sehven yanlış yazıldığı, izin dönüş tarihinin 03/07/2014 tarihi olduğunun bildirildiği, davacının da bu yazı üzerine 03/07/2014 tarihinde görevine başladığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından her ne kadar izne ayrılmadan önce verilen 23/05/2014 tarihli dilekçede yıllık izninin 03/06/2014 tarihinden itibaren başlatılmasını talep ettiği görülmekte ise de, davalı idarenin, davacının bu tarihte haftalık izinde olduğunu gözeterek mesaiye başlaması gereken 04/06/2017 tarihi itibarıyla yıllık izni başlatması veya 03/06/2017 tarihinden itibaren başlatılan yıllık iznin sonuna bir günlük haftalık izni eklemesi gerektiği, dolayısıyla davacının mevzuatla belirlenen haftalık tatil hakkının kısıtlandığı anlaşılmaktadır.
Bu nedenle dava konusu işlemin davacının 1 günlük haftalık tatilinin tarafına iadesi talebinin reddine ilişkin kısmında uyarlık bulunmadığı, Daire kararının bu kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin Danıştay Onikinci Dairesinin 11/09/2019 tarih ve E:2018/4080, K:2019/5790 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 04/10/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.



KARŞI OY

X-657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Çalışma Saatleri, İzinler" başlıklı 99. maddesinde, "Memurların haftalık çalışma süresi genel olarak 40 saattir. Bu süre Cumartesi ve Pazar günleri tatil olmak üzere düzenlenir. Ancak bu kanuna, özel kanunlara, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine veya bunlara dayanılarak yönetmeliklerle, kurumların ve hizmetlerin özellikleri dikkate alınmak suretiyle farklı çalışma süreleri tespit olunabilir." hükmüne, "Günün 24 saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde çalışma saat ve usulünün tespiti" başlıklı 101/1. maddesinde, "Günün yirmidört saatinde devamlılık gösteren hizmetlerde çalışan Devlet memurlarının çalışma saat ve şekilleri kurumlarınca düzenlenir." hükmüne yer verilmiştir.
Milli Savunma Bakanlığı Akaryakıt İkmal ve Nato Pol Tesisleri İşletme Başkanlığının 15/05/2012 tarih ve 2363 sayılı düzenlemesinin dava konusu edilen 3/(b) maddesinde ise, "Ayrıca normal çalışma süreleri çerçevesinde cumartesi, pazar, dini ve milli bayramlara rastlayan çalışma süreleri nedeniyle çalışmaları fazla çalışma olarak değerlendirilmeyecektir. Ancak çalışma süreleri günde 8 saat, haftada 40 saati aşmayacaktır." şeklinde hükme yer verilmiştir.
Dava konusu edilen düzenlemenin üst hukuk normu olan 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun metnine yer verilen 99. maddesinde haftalık çalışma süresinin 40 saat olduğu, Cumartesi ve Pazar günlerinin tatil olarak düzenlendiği, ancak bir sonraki cümle ile bu cümleye istisna getirilerek bu Kanun'a, özel kanunlara, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine veya bunlara dayanılarak yönetmeliklerle, kurumların ve hizmetlerin özellikleri dikkate alınmak suretiyle farklı çalışma süreleri tespit olunabileceğinin belirtildiği, belirtilen istisnanın yalnızca Cumartesi ve Pazar tatillerini kapsadığı, milli ve dini bayramlardaki resmi tatiller yönünden herhangi bir istisna getirilmediği, dolayısıyla düzenlemenin üst hukuk normundaki sınırlamayı aşar nitelikte olduğu, bu nedenle milli ve dini bayramlarda yapılan mesainin karşılığı olarak çalışanlara fazla çalışma ücreti veya izin verilmesi gerektiği anlaşıldığından dava konusu …tarih ve …sayılı işlemin, davacının 01/05/2014 tarihli resmi tatile tekabül eden çalışması karşılığında izin veya fazla çalışma ücreti verilmesi yolundaki talebinin reddine ilişkin kısmı ile dayanağı olan düzenleyici işlemin dini bayramlar yönüyle iptaline karar verilmesi gerekirken davanın reddi yolunda verilen Daire kararının bu kısmının bozulması gerektiği oyuyla, karara bu kısım yönünden katılmıyoruz.


KARŞI OY

XX-Dosyanın incelenmesinden davacının 23/05/2014 tarihinde verdiği dilekçede 03/06/2014 tarihinden itibaren yıllık izne ayrılma talebinde bulunduğu, davalı idarenin bu tarih itibarıyla davacıyı yıllık izne ayırdığı, ancak davacının 04/06/2014 tarihli dilekçesi ile hafta tatili olan 03/06/2014 tarihinden itibaren yıllık izninin başlatılarak 1 günlük hafta tatili kaybının olduğunu bunun iadesini talep etmesi üzerine, davalı idarenin 18/06/2014 tarihli dava konusu işlemi tesis ettiği, bu işlemde davacının 1 günlük hafta tatili de eklenmek suretiyle izin dönüşü 04/07/2014 tarihinde göreve başlaması gerektiği, bu konuda bir kaybının olmadığının bildirildiği ancak davalı idare tarafından daha sonra tesis edilen ve dosyada mevcut 30/06/2014 tarih ve 1119 sayılı işlemle önceki yazıda izin dönüş tarihinin sehven yanlış yazıldığı, izin dönüş tarihinin 03/07/2014 tarihi olduğunun bildirildiği, davacının da bu yazı üzerine 03/07/2014 tarihinde görevine başladığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından her ne kadar izne ayrılmadan önce verilen 23/05/2014 tarihli dilekçede yıllık izninin 03/06/2014 tarihinden itibaren başlatılmasını talep ettiği görülmekte ise de, davacının izin talebinde bulunduğu 23/05/2014 tarihinden sonra yapmış olduğu vardiya hizmeti sonrası hak ettiği haftalık izin hakkından, sırf izin dilekçesinde belirttiği tarihten bahisle mahrum bırakılamayacağı, öte yandan davacının 04/07/2014 tarihinde idareye vermiş olduğu dilekçesinde söz konusu haftalık iznini kullanma iradesini ortaya koyması karşısında davalının savunması belirtildiği gibi davacının haftalık tatilinin 1 gününden feragat ettiğinin kabul edilemeyeceği anlaşılmaktadır.
Bu nedenle dava konusu işlemin davacının 1 günlük haftalık tatilinin tarafına iadesi talebinin reddine ilişkin kısmında uyarlık bulunmadığı, Daire kararının bu kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi