Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/11103 Esas 2018/2483 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11103
Karar No: 2018/2483
Karar Tarihi: 28.05.2018

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/11103 Esas 2018/2483 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı, uyuşturucu ticareti suçlamasıyla yargılanan üç sanığın durumlarını ele alıyor. Sanıklardan biri beraat ederken diğer ikisi mahkum edildi. Ancak, mahkemenin verdiği kararlarda bazı hatalar tespit edildiği için karar bozuldu. İlk sanık için vekalet ücreti ile ilgili kararında, avukatlık tarifesi uyarınca sanık lehine maktu bir avukatlık ücreti ödenmesi gerektiği gözetilmediğinden karar bozuldu. İkinci sanıkla ilgili ise, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtildi. Ayrıca, müsaderenin TCK'nın 54/1. maddesi yerine 54/4. maddesi ile yapılması gerektiği vurgulandı. Üçüncü sanıkla ilgili ise, etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiği fakat bu göz ardı edildiği için karar bozuldu. Kanun maddeleri ise şu şekilde belirtilmiştir:
- 1136 sayılı Kanun'un 168. maddesi
- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesi, 5. fıkrası
- CMUK'un 321. ve 322. maddeleri
- TCK'nın 53. maddesi, 1. ve 2. fıkraları, 3. fıkrasının birinci cümlesi, 192/3. maddesi, 54/1. ve 54/4. maddeleri.
20. Ceza Dairesi         2015/11103 E.  ,  2018/2483 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler : 1-Sanık ... hakkında beraat
    2-Sanıklar ... ve ... hakkında mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-Sanık ... hakkında verilen hükmün sanık müdafiinin temyizinin kapsamına göre vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan incelemesinde;
    1136 sayılı Kanun’un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde olduğundan hükmün CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak; bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun‘un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün yargılama giderlerine ilişkin fıkrasından sonra gelmek üzere; “Sanık ...’ün kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 2.400,00 TL vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanığa verilmesine,” fıkrasının eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    B-Sanık ... hakkında verilen hükmün incelenmesinde :
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    2-Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan uyuşturucu maddenin TCK"nın 54/4. maddesi uyarınca müsaderesi yerine TCK"nın 54/1. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
    1-TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine "Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan duruma göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi,
    2-Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünden "TCK nun 54/1. maddesi" ibaresinin çıkarılarak, yerine "TCK"nın 54/4. maddesi" ibaresinin eklenmesi,
    Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    C-Sanık ... hakkında verilen hükmün incelenmesinde :
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Suça konu uyuşturucu maddenin ele geçirilmesinden sonra, aleyhinde yeterli delil bulunmadığı aşamada ikrarı ile kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım eden sanık hakkında TCK"nın 192/3. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
    28.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.