20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/7561 Karar No: 2019/6504 Karar Tarihi: 11.11.2019
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7561 Esas 2019/6504 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, kadastro tespitine itiraz konusudur. Davacı, dava konusu taşınmazın kişiler adına yazılamayacağı gerekçesiyle davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, davalı ve murislerinin taşınmazı uzun yıllardır ekonomik amaca uygun olarak kullandığı ve kadastro kanununun şartlarını taşıdığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Dosya incelendikten sonra, temyiz itirazları reddedilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir. Kararda, dava konusu taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi gereğince davalı adına tespit edildiği belirtilmiştir. Ayrıca tapulama çalışmalarının 766 sayılı Tapulama Kanunu hükümlerine göre yapıldığı ve davalı parselin tapulama harici bırakıldığı ifade edilmiştir.
20. Hukuk Dairesi 2017/7561 E. , 2019/6504 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında.... mahallesinde bulunan 101 ada 8 parsel sayılı 3604,92 m2 yüzölçümündeki taşınmaz meyve bahçesi (belgesizden kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle) niteliğinde 3402 sayılı Kanunun geçici 8. maddesi gereğince, davalı adına tespit edilmiştir. Davacı vekili; dava konusu taşınmazın daha önce yapılan kadastro çalışmaları esnasında tescil harici bırakılan saha olduğunu, bu sahanın kişiler adına yazılamayacağını, davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile dava konusu taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sonunda mahkemece; bilirkişi beyanları ve bilirkişi raporu dikkate alındığında davalı ve murislerinin dava konusu taşınmazı uzun yıllardır ekonomik amaca uygun olarak kullandığı ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. vd maddelerindeki şartları taşıdığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Taşınmazın bulunduğu yörede tapulama çalışmaları 766 sayılı Tapulama Kanunu hükümlerine göre 1978 yılında yapılıp tamamlanarak 30 günlük ilan sonucunda 28/06/1978 tarihinde kesinleşmiş, davalı parselin bulunduğu kısım tapulama harici bırakılmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesine göre 2015 yılında yapılan arazi kadastrosu çalışmaları 06/11/2015- 07/12/2015 tarihleri arasında ilan edilmiş, yasal süre içinde itiraz edildiği için dava konusu 101 ada 8 nolu parsel yönünden kesinleşmemiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 11/11/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.