Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/1829 Esas 2018/2404 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1829
Karar No: 2018/2404
Karar Tarihi: 02.04.2018

Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/1829 Esas 2018/2404 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, görevi kötüye kullanma suçundan şüpheliler ... ve ... hakkında yürüttüğü soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına dair verdiği karara yapılan itirazın, Edirne 1. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından reddedilmesi üzerine yapılan başvurunun incelenmesi sonucunda, müşteki vekilinin bankadan talep ettiği belgelerin kendisine verilmesi gerektiği, ancak banka görevlilerinin bu talebi yerine getirmeyerek görevlerinin gereklerine aykırı davrandıkları anlaşıldığından dolayı, takipsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğu sonucuna varılarak, kararın bozulması gerektiği kararına varılmıştır.
Kanun maddeleri: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160., 170/2., 172. ve 173/3. maddeleri, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 2/3. maddesi.
5. Ceza Dairesi         2018/1829 E.  ,  2018/2404 K.

    "İçtihat Metni"

    Görevi kötüye kullanma suçundan şüpheliler ... ve ... haklarında yürütülen soruşturma evresi sonucunda Edirne Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 23/08/2017 tarihli ve 2017/9592 soruşturma, 2015/4820 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine dair mercii Edirne 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/10/2017 tarihli ve 2017/4395 değişik iş sayılı kararının;
    5271 sayılı Kanunun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Dosya kapsamına göre, müşteki vekilinin Ziraat Bankası ... Şubesinden belge talebinde bulunduğu, banka tarafından verilen cevabi yazıda vekilin yetkili kılındığı 22/01/2009 tarihli ve 507 yevmiye nolu genel vekaletnamede, Ziraat Bankası Şubelerinden belge talep etme ile ilgili yetki verilmediğinden bahisle olumsuz cevap verildiği, alınan olumsuz cevap üzerine müşteki vekilince banka görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunulduğu, Edirne Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma evresi sonucunda, taraflar arasındaki olayın hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; 1136 saylı Avukatlık Kanununun 2/3. maddesindeki "Yargı organları, emniyet makamları, diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüsleri, özel ve kamuya ait bankalar, noterler, sigorta şirketleri ve vakıflar avukatlara görevlerinin yerine getirilmesinde yardımcı olmak zorundadır. Kanunlarındaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu kurumlar avukatın gerek duyduğu bilgi ve belgeleri incelemesine sunmakla yükümlüdür. Bu belgelerden örnek alınması vekaletname ibrazına bağlıdır. Derdest davalarda müzekkereler duruşma günü beklenmeksizin mahkemeden alınabilir." hükmü karşısında, müşteki vekilinin bankadan talep ettiği belgelerin kendisine verilmesi gerektiği hususunun yasadan kaynaklanan bir zorunluluk olduğu, ancak banka görevlilerinin bu talebi yerine getirmeyerek görevlerinin gereklerine aykırı davrandıkları anlaşılmakla, Edirne Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen takipsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, bu nedenle itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunumun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 24/01/2018 gün ve 94660652-105-22-12612-2017-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığımdan tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
    Kanun yararına bozma isteminin kapsamına, kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karardaki anlatıma, iddiaların niteliğine ve Yargıtay Kanununun 14. maddesine göre inceleme yapma görevinin Yargıtay Yüksek 19. Ceza Dairesine ait olduğu anlaşıldığından Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine, 02/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.