MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen rededine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, 2014 yılı yaz ve güz döneminde köylerinde çobanlık yapmayı kabul eden davalıya iki adet ineğini otlatmak üzere teslim ettiğini, ancak hayvanların davalı gözetimindeyken telef olduğunu, davalı ile köy ihtiyar heyeti arasında bulunan sözleşme gereğince zayi olan hayvanların sorumluluğunun davalı üzerinde bulunduğunu ileri sürerek 14.000,00.- TL. hayvan bedelinin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı davacının kendisi ile köy ihtiyar heyeti arasında var olan anlaşmadan ayrı olarak daha ucuz bedelle sözlü anlaşmaları üzerine hayvanlarını kendisine teslim ettiğini, bu anlaşmaları gereği de hayvanların hangi sebeple olursa olsun kaybı halinde sorumluluğun davacı üzerinde bırakılmış olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının uğradığı zarar miktarı olan 7.750,00 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı ile davalının hayvan bakımı konusunda sözlü olarak anlaştıkları, davalının hayvanlardan birinin sözleşme süresinin dolduktan sonra öldüğünü iddia ettiği, hayvanların her ikisinin¸ sözleşme süresi içinde ölüp ölmediğinin tespit edilemediği, hayvanların davalı elinde ölmesi durumunda sorumluluğun nasıl düzenlendiğinin belli olmadığı, yine veteriner incelemesi yapılmaması sebebiyle hayvanların ölüm sebebinin belli olmadığı, bu nedenle davacının iddiasını tam olarak ispatlayamadığı ancak davacının dava dilekçesinin deliller kısmında "vs deliller" demek suretiyle yemin deliline de dayanmış olduğundan davalıya usulüne uygun olarak yemin davetiyesi çıkarılmış ve tebliğ edilmiş olduğu ve tebliğe rağmen gelmeyen davalının yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü cihetine gidilmişse de ; Davacı eldeki dava ile, köy çobanı olan davalıya teslim ettiği ineğinin telef olması sebebiyle uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi mevcut olup davalı savunmaları karşısında bu ilişkinin kapsam ve niteliğini ispat yükü davacıdadır. Bütün bu olgular gözetildiğinde davacı iddiasını yasal delillerle ispatlamak zorundadır. Ancak, davacı taraf sunduğu belgelerle ispat yükününü yerine getirememiş olup dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"ya göre dava dilekçesinde açıkça yemin deliline de dayanmadığından bu delili de kullanması mümkün değildir. O halde mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA,, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.