Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/10008
Karar No: 2021/2508
Karar Tarihi: 02.03.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/10008 Esas 2021/2508 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2020/10008 E.  ,  2021/2508 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
    ...

    Dava, Kurum kayıtlarındaki 10.01.1971 olan doğum tarihinin 10.01.1966 olarak düzeltilmesi ve yaşlılık aylığı koşullarının buna göre değerlendirilmesi istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı davalı Kurum kayıtlarında doğum tarihinin 10.01.1971 olarak göründüğünü, gerçek doğum tarihinin 10.01.1966 olduğunu, Kurum kayıtlarındaki hatanın düzeltilmesini ve yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin işlemlerde 10.01.1966 tarihinin esas alınması gerektiğine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    SGK vekili, haksız ve yersiz açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesince, “...Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 120/2 maddesi, (1479 sayılı Bağ-Kur Kanununun 66. Maddesi) bazı kötü uygulamaları önlemek amacı ile özel bir düzenleme getirmiş ve belli sigorta kollarında, hangi doğum tarihinin esas alınacağını açıkça belirlemiştir. Anılan madde çok açık olarak "malullük, yaşlılık ve ölüm sigortasına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında "sigortalıların ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri... esas tutulur." hükmünü içermektedir. Hiçbir yoruma yer vermeyecek şekilde yapılan bu düzenleme karşısında sigortaya ilk tescil tarihinden sonra yapılan yaş tashihinin yaşlılık aylığı bağlanmasında nazara alınamayacağı açıktır. Hukuk Genel Kurulunun 9/10/2002 gün ve 2002/21-761 esas sayılı kararı da bu yöndedir. Bu özel düzenleme dışında ki kesinleşmiş bir yargı kararının uygulamalarda geçerliliğini koruyacağı tartışmasızdır.
    5510 sayılı kanunun 57. Maddesi gereğince uzun ve kısa vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortasından yararlanmada sigortalıların yararlanmaya başlamadan önceki yaş düzeltmelerinin kabul edildiği, sigortalılıkları başlatılanların sigortalılık başlangıç tarihinden sonra yaş düzeltmelerinin dikkate alınmadığı gözönünde bulundurulduğunda davacının ilk defa işe başladığı 1992 yılında nüfusta kayıtlı doğum tarihi 10/01/1971 tarihidir, davacı işe başladıktan sonra tekrar yaşını düzeltmek için dava açmış ve yaşını değiştirmiştir. SGK Mevzuatı ile Yargıtay 10. Hukuk ve 21. Hukuk Dairelerinin kararlarına göre ilk defa çalışmaya başlandığı esnada nüfus kaydında geçerli olan yaşa itibar edilir, sonradan değiştirilen ve düzeltilen yaş emeklilik yaşı bakımından geçerli olmayacağından ispatlanamayan davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesi ile “...Davanın REDDİNE,...” karar verilmiştir.
    B-BAM KARARI
    Bölge Adliye Mahkemesince, “...Adana 7. Asliye Hukuk Mahkemesi ilamında aynı belgeler göz önüne alınarak yaşı ile ilgili gerçek kayıtlar esas alınıp kayıt düzeltilmesinin gerçekleştiği, klasik yaş tashihi davası olmadığı, verilen kararın yaş tashihi ile ilgili olmayıp kayıt tashihi ile ilgili olduğu, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası"nın 120. maddesi kapsamında bir yaş tashihi bulunmadığı, davacının tashih talebinde 10.01.1966 tarihli doğum tarihinin dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken davanın reddi kararının hatalı olduğu anlaşılmıştır.
    Buna göre, davacının istinaf sebepleri haklı görüldüğünden istinaf başvurusunun HMK"nin 353/1-b.2 maddesi gereğince kabulü ile kararın düzeltilmek üzere kaldırılmasına karar verilmesine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile, “...Davacının istinaf talebinin kabulü ile, Adana 2. İş Mahkemesinin 2017/393-2018/295 Esas-Karar sayılı kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğinde düzeltilerek yeniden hüküm kurulmak üzere ortadan kaldırılmasına, ilk derece mahkeme hükmü yerine geçmek üzere;
    a-Davanın kabulü ile,
    b-Sosyal Güvenlik Kurumunun 27.10.2017 tarihli kanun ve ikincil mevzuat gereği yaş tashihlerinde ilk işe giriş tarihinden önce kesinleşmiş olan mahkeme kararına göre işlem yapılmakta olduğundan, Bağ-Kur kapsamında sigortalı olduğu 23.10.1992 tarihinden önce mahkeme kararı ile kesinleşmiş olan 10.01.1971 tarihli doğum tarihinin emekliliğe esas doğum tarihi olduğuna ilişkin kurum işleminin iptaline, tashih talebinde 10.01.1966 tarihli doğum tarihini dikkate alınması gerektiğini tespitine,...’ karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı Kurum vekili, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Davacının 25.09.2012 tarihinde açtığı yaş tashihi davası sonucunda, Adana 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.01.2012 tarih 2012/1062 E., 2012/342 K. sayılı kararı ile davacının nüfus kayıtlarına 10.01.1971 olarak kaydedilen doğum tarihinin 10.01.1966 olarak düzeltildiği, davalı Kurumun kayıtlarındaki doğum tarihi bilgisini, davacı sigortalının 11.02.2013 tarihli talebi üzerine, 10.01.1966 olarak güncellediği, ancak davacının yaşlılık aylığı tahsisi için talebinin incelendiği aşamada, doğum tarihi olarak “10.01.1966” tarihini değil “10.01.1971 tarihini esas alması ve yaşlılık aylığı tahsis talebini reddetmesi üzerine eldeki davanın açıldığı, İlk Derece Mahkemesince davanın reddedildiği, Bölge Adliye Mahkemesince davanın kabulü ile yaşlılık aylığı tahsis talebinde 10.01.1966 tarihinin doğum tarihi olarak dikkate alınması gerektiğinin tespitine karar verildiği görülmektedir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
    Dosya içerisine alınan belgelere göre, Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 04.12.1985 tarihli dava dilekçesi ile Adana 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1985/881 Esas sayılı dosyasında açılan ve görülen dava dosyasında alınan sağlık kurulu raporu ve tüm delillere göre, davacının “10.01.1966” olarak kaydedilen doğum tarihinin “10.01.1971” olarak düzeltilmesi gerektiğine karar verilmiş ve karar 06.05.1986 tarihinde kesinleşmiştir. Yani burada davacının alınan sağlık kurulu raporuna göre gerçek yaşı tespit edilmeye çalışılmış ve bu doğrultuda yaş tashihi davası görülerek davacının gerçek doğum tarihinin “10.01.1971” olması gerektiğine karar verilmiştir.
    Davacı, davalı Kurum kayıtlarına göre ilk kez 23.10.1992 tarihinde 1479 sayılı kanun kapsamında sigortalı olarak tescil edilmiştir.
    Davanın yasal dayanağı 1479 sayılı yasanın “Yaş” başlıklı 66. maddesinde, “ Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına ilişkin yaş ile ilgili hükümlerin uygulanmasında, sigortalıların ve hak sahibi çocuklarının sigortalının bu kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihte nüfus kütüğünde kayıtlı bulunan doğum tarihleri, sigortalının bu kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonra doğan çocuklarının da nüfusu kütüğüne ilk olarak yazılan doğum tarihleri esas tutulur.
    Nüfus kayıtlarında doğum ay ve günleri yazılı olmıyanlar 1 Temmuzda, doğum ayı yazılı olup da günü yazılı olmıyanlar o ayın 1 inde doğmuş sayılır.” denilmektedir.
    Somut olayda davacının sigortalılık süreci içerisinde yaş tashihi davası açtığı belirlendiğinden ve 1479 sayılı yasanın 66. maddesi gereği sigortalının tescil tarihi sonrasındaki yaş tashihi kararlarının dikkate alınamaması nedeniyle davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK"nın 373/2. maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 02/03/2021gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi