4. Hukuk Dairesi 2018/3737 E. , 2018/6627 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve ... aleyhine 14/02/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle madde tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 07/04/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davacıya ait ... İlçesi 568 ada 9 parselde bulunan taşınmazın, ... Belediyesinin 24/04/2008 tarih ve 2008/244 sayılı kararı ile 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 18. maddesinin uygulanması sonucu, 1379 ada 1 parsel ve 1380 ada 2 parsellerin oluşturulduğunu, davacının taşınmazında bulunan bağ evi ile ağaçların bir kısmının mülkiyeti davalı ... adına kayıtlı taşınmazın sınırlarında, bir kısım ağaçların ise kamuya terk işlemi yapılan yol üzerinde kaldığını, ... Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 11/11/2013 tarih ve 957-3160 sayılı yazısının davacıya tebliğinden sonra taşınmazına gittiğini ve 55 adet selvi ağacı, 1 adet çam ağacı ve 40 adet mandalina ağacının kesildiğini ve bağ evinin yıkıldığını gördüğünü, işçilerden bunu davalı ..."ün yaptırdığını öğrendiğini, bağ evi ve ağaçların bir kısmının 18. madde uygulaması sonucunda davalı ..."e ait taşınmaz sınırlarında kalsa da bağ evi ile ağaçların mülkiyetinin davacıya ait olduğunu ve ağaçlarının kesilmesi ve bağ evinin yıkılması sonucu maddi zarara uğradığını ve haksız fiili her iki davalının birlikte gerçekleştirdiğini belirterek oluşan zararın davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davalı ..."e husumet düşmeyeceğini, imar kanunundaki istisnai uygulamanın sadece binalar için olduğunu, dava konusu ağaçların mülkiyetinin davalı ..."e geçtiğini, dava konusu binanın ise ekonomik ömrünü tamamladığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, mütemmim cüz"ün mülkiyeti ve buna bağlı olarak tasarruf hakkı üzerinde bulunduğu arza bağlı olduğu İmar Kanunu"ndaki istisnai uygulamanın yapılar için geçerli olduğunu bu nedenle ağaç zararının talep edilemeyeceği, bağ evinin davalılarca yıktırılmadan önce metruk halde olduğu ve ekonomik ömrünü tamamladığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu madde 18/8-9. fıkralarında "üzerinde bina bulunan hisseli parsellerde, şüyulanma sadece zemine ait olup, şüyuun giderilmesinde bina bedeli ayrıca dikkate alınır. Düzenleme sırasında, plan ve mevzuata göre muhafazasında mahzur bulunmayan bir yapı, ancak bir imar parseli içinde bırakılabilir. Tamamının veya bir kısmının plan ve mevzuat hükümlerine göre muhafazası mümkün görülemeyen yapılar ise, birden fazla imar parseline de rastlayabilir. Hisseli bir veya birkaç parsel üzerinde kalan yapıların bedelleri, ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmedikçe ve aralarında başka bir anlaşma temin edilmedikçe veya şüyuu giderilmedikçe bu yapıların eski sahipleri tarafından kullanılmasına devam olunur." düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda; davacıya ait olan ve davaya konu edilen ... İlçesi ... Mahallesinde kain 568 ada 9 nolu parselin bir bölümünün 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca yapılan uygulama neticesinde davalı adına imar parseli olarak tescil edildiği dosya kapsamında yer alan tapu kayıtları ve taraf beyanları ile sabittir. Davacı, kendisine ait 55 adet selvi ağacı, 1 adet çam ağacı ve 40 adet mandalina ağacının davalılar tarafından kesildiğini ve bağ evinin yıkıldığını iddia etmiştir. İmar Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca davalının mülkiyetine geçen davaya konu taşınmazda davacıya ait ağaç bulunup bulunmadığının tereddütsüz şekilde tespitinin sağlanması, davalıya ait taşınmazda davacılara ait ağaçların bulunduğunun tespiti halinde ise söz konusu ağaçların bedellerinin mahallinde icra edilecek keşif ve neticesinde alınacak bilirkişi raporları ile tespiti sonucunda belirlenecek bu ağaç bedellerinin davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekir. Davaya konu edilen ve davalılar tarafından yıkıldığı anlaşılan bağ evi yönünden ise davalıların yıkımı nedeniyle kullanım hakları sona erdirilen davacının zararının karşılanması gerekeceğinden yıkılan bağ evi için hesaplanacak enkaz bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle istemin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.