İcrai hareketle görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/10538 Esas 2018/2398 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : İcrai hareketle görevi kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet


Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dairemizin 2015/13405 Esas sırasında kayıtlı Kilis Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/135 Esas ve 2013/166 Karar sayılı dosya ile bu dosya arasında suç ve sanık ... yönünden fiili, hukuki bağlantı olduğundan birlikte ele alınarak yapılan incelemede;
1-Suç tarihlerinde Fevzipaşa Belediye Başkanı olarak görev yapan sanık hakkında farklı eylemleri nedeniyle Kilis Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/135 Esas, 2013/166 Karar sayılı dosyasında zimmet suçundan kamu davası açıldığının ve icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyet hükümleri kurulduğunun anlaşılması karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması ihtimali ve temel ceza ile zincirleme suç hükümleri nedeniyle uygulanacak artırım oranlarının belirlenmesinde nazara alınması zorunluluğu karşısında; dosyanın CMK"nın 8 ve devamı maddeleri gereğince Kilis Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/135 Esas sayılı dosyasında birleştirilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a)5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 257. maddesinde tanımlanan görevi kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için norma aykırı davranışla beraber "kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olunması ya da kişilere haksız menfaat sağlanması" gerektiği, bu sonuçları doğurmayan norma aykırı davranışların suç olarak kabul edilemeyeceği nazara alınarak somut olayda söz konusu hususların ne şekilde gerçekleştiği karar yerinde tartışılıp değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
b)5393 sayılı Belediye Kanununun 49. maddesindeki düzenleme dikkate alındığında belirlenen miktarın üzerinde harcanan personel gideri nedeniyle oluşan zararın belediye başkanından tahsil edilip edilmediği hususu ile yıl içerisinde aylık ve ücretlerde beklenmedik bir artış olup olmadığının araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
c)5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işleyen ve adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında, aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 02/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.