12. Ceza Dairesi 2019/6643 E. , 2020/69 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : 1-Sanık ... için; CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat,
2-Sanıklar ..., ..., ... için; TCK’nın 89/4, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanık ...’ın beraatine, diğer sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, haklarında mahkumiyet kararı verilen sanıklar müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’nin, ... İş Merkezi yönetim kurulu başkanı, sanık ...’ın, ... İş Merkezi yönetim kurulu başkan yardımcısı, Sanık ...’un, ... İş Merkezi yönetim kurulunda muhasip üye olduğu, sanık ..., ... adlı işyerini çalıştırdığı, ... İş Merkezi altında bulunan, ... Giyim ile Kemerli İş Merkezi altında bulunan ... adlı iş yerlerinin üst kısmına denk gelecek şekilde parti afiş bayrağının asıldığı, afiş bayrağın bağlandığı iki iş merkezinin arasındaki mesafede göz önüne alındığında sallanması ve dalgalanması sonucu, duvardaki betonların yerlerinden koparak, ... Giyim önünden bulunan yayaların üzerilerine düşmesi sonucu, yaya ...‘ın basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde, yaya ...‘nin ise basit tıbbi müdahale ile giderilemez, kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı olayda;
1-Sanık ... hakkında verilen beraat kararına yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sanığın beraatinin usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ..., ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesine gelince ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafinin, eksik inceleme ile karar verildiğine, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yukarıda anlatılan olayda; hükme esas alınan adı geçen sanıkların kusurlu olduklarının belirtildiği 04/11/2015 tarihli raporun polis memuru tarafından düzenlenmiş olduğu gözetilerek, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde açıklığa kavuşturulması bakımından dosyanın iş ve çevre güvenliği uzmanı bilirkişiye tevdii ile sanıkların hangi eylemleriyle yüklenen suçu işledikleri hususunda rapor aldırılıp, sonucuna göre hukuki durumlarının tayini gerektiği gözetilmeden yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre ise;
1-CMK"nın ""Hükmün gerekçesinde gösterilmesi gereken hususlar"" başlıklı 230. maddesinin 1-d bendinde; cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adlî para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususlara ilişkin istemlerin kabul veya reddine ait dayanakların gerekçede gösterilmesi gerektiği düzenlemesine yer verilmiş; yine Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.09.2018 tarihli ve 2015/4-1163 Esas-2018/382 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; hüküm bölümünde CMK"nın 230. ve 232. maddeleri uyarınca cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezası veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına ya da bu hususlara ilişkin taleplerin kabul veya reddine ait dayanakların açıkça gösterilmesi zorunluluğu bulunmakta olup; dosya içeriğine göre, lehe hükümler istemi bulunan sanıklar hakkında tayin edilen hapis cezasının TCK"nın 50. maddesi hükmüne göre adli para cezasına çevrilmesine karar verilmiş olmakla birlikte, hapis cezasının ertelenmesinin düzenlendiği TCK"nın 51. maddesi hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı karar yerinde tartışılmadan hüküm kurulması suretiyle CMK"nın 230/1-d maddesine aykırı davranılması,
2-Sanıklar hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken adli para cezasının belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısının gösterilmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK"nın 52/3. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6 maddesine aykırı hareket edilmesi,
3-Lehe hüküm talepleri bulunan sanıklar hakkında verilen 3.000 TL adli para cezasının TCK"nın 52/4. maddesi gereğince sanıkların ekonomik ve şahsi halleri göz önüne alınarak taksitlendirilip taksitlendirilmeyeceğinin değerlendirilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.