4. Ceza Dairesi Esas No: 2014/38414 Karar No: 2017/20440 Karar Tarihi: 25.09.2017
Tehdit - 6136 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/38414 Esas 2017/20440 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2014/38414 E. , 2017/20440 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, 6136 sayılı Kanuna aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükümde, TCK"nın 106/2-a-c ve 43/2. maddeleri uyarınca belirlenen hapis cezasından, aynı Kanunun 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim uygulanırken hesap hatası sonucu eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Ancak; 1-5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesi gereğince iddianamede gösterilen ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması kanuna aykırıdır. Somut olayda, iddianamenin anlatım kısmında sanık ..."ın ele geçirilemeyen tabanca doğrultarak tehdit eylemini gerçekleştirdiğinin belirtildiği, buna karşılık sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna aykırılığa dair bir eylemin iddianamede yer almadığı ve sanığa ek savunma hakkı tanınarak bu durumun giderilemeyeceği gözetilmeden iddianamede dava konusu yapılmayan eylemden hüküm kurulmak suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine uyulmaması, 2-Tanık Satı Dirgen"in aşamalarda ve mağdurlar ... ile ..."in soruşturma aşamasındaki beyanlarında sanık ..."ın tabancayı mağdur ..."e doğrulttuğunu ve tehdit sözlerini de yalnızca mağdur ..."e söylediğini, diğer mağdur ..."ün ise tehdidin kendilerine yapıldığını belirtmesi karşısında, anlatımlardaki bu çelişki giderilmeden, sanıklar hakkında tehdit suçundan hüküm kurulurken TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması suretiyle ceza belirlenmesi, 3-Sanık ..."ın, arkadaşı olan ve aracını emanet olarak verdiği sanık ..."ın darp edilmesi üzerine olay yerine gittiğini savunması, sanık ..."ın da olaydan birkaç saat önce darp edilmiş olduğunun anlaşılması karşısında, sanıkların savunmaları değerlendirilerek TCK"nın 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 4-TCK"nın 53/1-c maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi, 5-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye kısmen aykırı olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.