Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."in tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-Tehdit ve yaralama suçlarına ilişkin hükümlere yönelik temyize gelince; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 25.01.2007 yerine 20.11.2007 olarak belirtilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiş ve sanığın sabıka kaydında tekerrüre esas olabilecek mahkumiyet kararı bulunduğu halde, TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Ancak; 1-Katılan ... ile tanıklar ... ve ...."un soruşturma aşamasında ve sulh ceza mahkemesindeki ifadelerinde sanığın yumrukla vurduğunu belirtmeleri ve 28.02.2007 tarihli kati rapor içeriğinin de bu beyanları desteklemesi karşısında, ne suretle katılanın sonradan değiştirdiği beyanına itibar edildiği ve tanıkların beyanlarına üstün tutulduğu tartışılmadan sanık hakkında TCK"nın 86/3-e maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza verilmesi, 2-Sanığın silahla tehdit suçunu kabul etmemesi, görgü tanıkları ... ve ...."un soruşturma aşamasındaki ifadelerinde olayda silah görmediklerini beyan etmeleri karşısında, hangi kanıtlara dayanılarak tehdit suçunun silahla işlendiği açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi, 3)Sanık hakkında tehdit suçundan TCK"nın 106/1-1. cümlesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmasına rağmen ek savunma hakkı verilmeden anılan Kanun’un 106/2-a-c maddesi uygulanmak suretiyle CMK"nın 226. maddesine aykırı davranılması, 4)TCK"nın 53/1-c maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi, 5)Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.