6. Ceza Dairesi 2015/2559 E. , 2018/6798 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, yağmaya teşebbüs, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet, Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm sanık savunmanı tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık ... hakkında, hükmolunan cezaların miktarına göre; sanık savunmanının duruşmalı temyiz inceleme isteminin 5271 sayılı CMK"nin 299/1. maddesi gereğince REDDİNE;
I-Sanık ... hakkında mağdur ..."a yönelik 2006 yılı Ocak ayında işlemiş olduğu yağma ve 16.08.2006 tarihlerinde işlemiş olduğu yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkumiyet ile mağdur ..."a yönelik yağmaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
TCK"nin 53. maddesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş olması karşısında, bu hususun infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık ... savunmanının temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun ve takdire dayalı bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında mağdurlar ... ve ..."e yönelik yağmaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca, sanık yararına olan hüküm önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak lehe olan yasa belirlenerek uygulama yapılması gerekirken; yazılı şekilde uygulama yapılması kanuna aykırı ise de 5237 sayılı Yasa hükümlerinin açıkça sanıklar lehine olması karşısında bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. 5237 Sayılı TCK"nin 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin uygulanması bakımından, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun Dairemizce de benimsenen 19.12.2006 gün, 2006/1-319 Esas ve 2006/302 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere; tekerrür uygulamasına esas alınacak hükümlülüklerin ve sonraki suç tarihinin 01.06.2005 tarihinden önce olması halinde; 5237 sayılı TCK"nin lehe kabulü ile yapılan uygulamalarda aynı Kanunun 58. maddesinde yer alan tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nin 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkartılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanık ... hakkında mağdur ..."ya yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet ve yağma suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Yağma suçu yönünden, oluş ve dosya kapsamına göre; olay günü sanığın Tsigana isimli lokale geldiği ve burada hayat kadını olan mağdur Silvia ile bir süre konuştuktan sonra birlikte dışarı çıktıkları, yaklaşık 1 saat sonra tekrar aynı yere geldikleri ve sanığın mağdura bundan sonra kendisinin sözünde çıkmamasını, yoksa kendisini üç gün boyunca döveceğini söyleyerek tehdit ederek mağduru kolundan tutup mutfağa çektiği, burada çantasının içindeki pasaportunu zorla aldığı, daha sonra mağduru yanında götürmek için taksi çağırdığı ancak olay yerinde bulunan kişiler tarafından engellendiği, sanığın da mutfağa giderek bıçak aldığı ancak olay yerine gelen polisleri görünce bıçağı yere attığı, mağdura ait pasaportun sanığın üzerinde ele geçirildiği olayda, sanığın mağdurun pasaportunu zorla aldığının anlaşılması ve
kabulü karşısında, sanık hakkında yağma suçundan mahkumiyet yerine, kanıtların değerlendirilmesi ve takdirinde yanılgıya düşülerek yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
2-Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden, 5237 sayılı TCK"nin 11 ve 19. maddelerindeki düzenleme ve bu düzenleme paralelindeki Dairemiz ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun yerleşik içtihatları dikkate alınarak, TCK"nin 19. maddesi uyarınca tatbiki gereken lehteki yasanın saptanmasında öngörülen kural, Türk Kanununda bulunup yabancı ülke kanunundaki cezaya en yakın cezanın tespit edilip lehe olan esas alınarak uygulama yapılması gerektiği yolunda olup, Türk ve yabancı kanun karşılaştırılmasında kanunların kül halinde ele alınmasını zorunlu kıldığı, yabancı ülkede suç işleyip mahkum edilmediği anlaşılan ve Türkiye’de yargılanan failler hakkında münhasıran Türk Ceza Kanununun uygulanacağı ve suçun işlendiği yerdeki kanunun öngördüğü cezadan daha fazla ceza ile mahkum edilemeyeceği, lehe yasanın nazara alınması esasının yabancı kanunun milli kanunun yerine geçerek uygulanması biçiminde yorumlanamayacağı, bu doğrultuda TCK.nun ağırlaştırıcı ve hafifletici sebeplerine göre tespit edilecek sonuç cezanın aynı nedenleri içeren yabancı yasanın uygulanması halinde belirlenecek cezasından fazla olamayacağı ve lehteki yasada öngörülen cezadan TCK"nun da öngörülen cezaya en yakın olan cezanın benimsenmesi suretiyle ceza tayini gerektiği halde, sanık hakkında söz konusu kanunlar arasında denetime imkan verecek şekilde karşılaştırma yapılmadan, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 18.10.2018 oy birliğiyle karar verildi.