11. Hukuk Dairesi 2018/4774 E. , 2019/6652 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 08/04/2016 tarih ve 2009/392-2016/331 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı TMSF vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun 13.02.2004 tarih 13 sayılı ve 09.02.2004 tarih 51 sayılı kararı ile Uzan Gurubuna ait şirketlerin ortaklarının temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetime el koyduğunu, davacının fon tarafından yönetim ve denetime el konulan 74 adet medya şirketinden bir tanesi olduğunu, fon kurul tarafından medya gurubu şirketlerinin muhasebe kayıtlarının incelemeye alındığını, inceleme sonucunda kasada olması gereken nakit tutarları ile mevcutlar arasında fahiş farkla bulunduğunun tespit edildiğini, mevcut kasa açığı miktarı tespit edildikten sonra yeni şirket denetim kurulu tarafından şirket kayıtları üzerinde inceleme yapıldığını, bunun sonucunda mevcut kasa açığının fiili olarak şirket kasasına ödenmemekle birlikte fiktif olarak ödenmiş gibi gösterilen apel ödemelerinden kaynaklandığını, şirketin zarara uğratıldığını, tespit olunan kasa açığından önceki yönetim ve denetim kurulu üyelerinin, hakim ortakların, ortakların sorumlu olduklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak suretiyle şirketin toplam 320.250,00 TL zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ve vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ... tarafından davacı şirkete 13/02/2004 tarihinde el konulduğu sırada kasa sayım tutanağı gibi herhangi bir belgenin tutulmadığı ve dosyaya ibraz edilmediği, 31/03/2004 tarihi itibari ile kasa sayım ve tesellüm noksanları hesabına kasa açığı olarak kaydedilen tutarın 27.813,45 TL olduğu, davalıların işlem ve eylemlerinden dolayı davacı şirketin zararının oluştuğunun davacı tarafça kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine, davalılar ..., ..., ..., ..., ...,...,..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkındaki davanın da HMK 150. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Kararı, davacı TMSF vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı TMSF vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı TMSF vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacı TMSF"den harç alınmasına yer olmadığına, 23/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.