Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
7201 Sayılı Tebligat Kanunun 11., Avukatlık Kanununun 41. ve HUMK.nun 62., 68. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur.
Somut olayda, borçlu A. K. vekili Av.N. K. tarafından icra mahkemesine başvurularak imzaya itiraz edildiği ve itiraz dilekçesi ekinde Bornova 3.Noterliği’nin 27.05.2009 tarih ve 16426 yevmiye numaralı vekâletnamenin sunulduğu görülmüştür.  Bu durumda imzaya itiraz başvurusunda borçlu vekil ile temsil edildiğinden, duruşma davetiyesinin de vekile tebliği yukarıda açıklanan yasa hükümleri uyarınca zorunludur.
O halde, duruşma davetiyesinin vekil yerine asile tebliği usulsüz olup, borçlu asile yapılan tebligat üzerine duruşmaya gelmediği nedeniyle, HUMK.nun 409.maddesi uygulanarak “dosyanın müracaata bırakılması” ve ikinci aşama olarak da, “davanın açılmamış sayılmasına” karar verilmesi isabetsizdir.  
SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28/12/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.