BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1159 Esas 2020/570 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2019/1159
Karar No: 2020/570
Karar Tarihi: 24.12.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1159 Esas 2020/570 Karar Sayılı İlamı

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/1159 Esas
KARAR NO: 2020/570
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 24/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali ((Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirket arasında olan Jeneratör için tarihli periyodik bakım sözleşmesi imzalandığını, ekte yer alan faturaların zamanında ödenmemesi üzerine davacı firma borçlu aleyhine öncelikle ------------sayılı dosyadan icra takibi başlatmış olduğunu, davalının yapmış olduğu yetki itirazı üzerine ----- gönderildiğini, -------üzerinden icra takibine devam edildiğini, davalı şirketin icra dosyasına sunulan ---- tarihli dilekçe ile borca, faize ve tüm ferilere itiraz ettiğini, ---- tarihinde yapılan ------------ başvurusu sonucu taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, iş bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydı ile huzurdaki davayı açmanın hasıl olduğunu, davalı şirket borcunu zamanında ödemeyerek -------- sayılı dosyası ile başlatılan takibe kendisi kusurlu davranışı ile sebebiyet verdiğini, davalı borçlunun huzurdaki davaya konu icra takibini sürüncemede bırakmaya haksız, kötü niyetli , yasal mesnetten yoksun itirazının iptali ile fazlaya ilişkin haklarımızın saklı kalması kaydı ile faiz masraflar ve icra vekalet ücretinin bilirkişi marifetiyle hesaplanarak takibin devamına, davalı borçlu aleyhine itiraza konu meblağın % 20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Dosyada cevap dilekçesi bulunmamaktadır.
DELİLLER: -----sayılı dosyası, -----, Ticari Defter ve Belgeler, Bilirkişi Raporu, Arabuluculuk Tutanağı, dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş ve tarafların sulh olmaması nedeniyle uyuşmazlık belirlenerek işin esasının incelemesine geçilmiştir.
2004 Sayılı İİK.'nın 67.maddesi; ----Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.----Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın ------yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. ----Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır. ----- Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır." hükmüne amirdir.
Davaya konu ------ sayılı dosyası, getirtilerek incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile örtüştüğü görülmüştür.
Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasında periyodik bakım sözleşmesine istinaden ticari ve hukuki ilişki bulunduğu ve bu kapsamda davacı tarafından cari alacaktan kaynaklı alacağının davalı tarafından ödenmemesi üzerine davacı tarafından bu cari alacağa ilişkin olarak ilamsız icra takibi başlatmış ve davalının vaki itirazı nedeniyle takip durmuş ve yasal süresi içinde işbu dava açılmıştır.
Davacı tarafın bildirdiği tüm deliller toplanmış ancak davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen ne davaya cevap vermiş ne de ticari defterlerini hazır etmesi için inceleme gününde hazır bulunmuştur. Böylelikle dosya taraflar arasındaki alacağın varlığı ve miktarına ilişkin rapor verilmesi için bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından verilen rapor taraflara tebliğ edilmiş ve denetimi yapılmıştır. Yapılan incelemede davacı tarafından usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin alacağın varlığını kısmen tevsik ettiğine yönelik görüş bildirildiği görülmüştür. ----- raporda açıklandığı gibi dosya kapsamında davacı şirket tarafından davalı şirkete periyodik bakım sözleşmesine istinaden hizmetlerde bulunduğu, bu hizmetlere ilişkin davacı şirket tarafından fatura ve irsaliyeler düzenlendiği görülmüş, davacı tarafın incelenen kayıtlarında davalının davacıya ----- tutarda borçlu bulunduğu ve davacının alacağının varlığını ispat ettiği anlaşılmıştır. Dosyaya mübrez işbu bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu, gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilmiştir. Her ne kadar davacı tarafça ------üzerinden takip yapılmış ise de taraflar arasında TTK 1530.maddesi uyarınca ticari işletmeler arasında mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan sözleşme veya vade farkı uygulanacağına dair yazılı bir sözleşme bulunmadığı, dosya kapsamına göre davacı tarafından davalıya gönderilmiş herhangi bir ihtarname mevcut olmadığından davacının takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunamayacağı tespitiyle beraber davanın kısmen kabulü ile --------- sayılı takip dosyasında asıl alacak------ üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Davacının İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise ----- kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlu itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması böylece borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Olayımızda ise her ne kadar davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş ise de alacağın teknik inceleme ile ortaya çıkması, likid olmaması karşısında 2004 sayılı İİK'da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluşmadığından talebin reddine karar verilerek 6100 Sayılı HMK'nin 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-)İİK'nin 67/1 Maddesi gereğince davalının----- takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile icra takibinin asıl alacaK ----- takip tarihinden itibaren %9 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynen DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-)İİK 67'deki şartlar oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 218,40 TL karar ve ilam harcınına 57,15 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 161,25 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 57,15 TL peşin harç, 81,50 TL posta masrafı ve 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 783,05 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre 748,28 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan masrafların davacı üzerine bırakılmasına,
6-)Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1,2 uyarınca 3.197,26 TL nispi/maktu vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)Davalı cevap vermediği ve kendisini vekille temsil ettirmediği anlaşıldığından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
9-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre 1.261,40 TL'nin davalıdan, 58,60 TL'nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
10-)6100 sayılı HMK'nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansının yatırana iadesine, bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK.'nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın miktar yönünden (3.197,26
<5.390,00)İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/12/2020

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.