Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/2096 Esas 2019/4736 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2096
Karar No: 2019/4736
Karar Tarihi: 15.05.2019

Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/2096 Esas 2019/4736 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir vergi usul kanununa muhalefet davasında sanık, beraat kararı almıştır. Ancak, hükmün yoklukta verilmesi ve hazine vekilinin tebliğ alamaması nedeniyle İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığına tebliği usule uygun bulunmamıştır. Temyiz talebi reddedilmiştir.
Daha sonra, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun bir kararı gereği, sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların sadece unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığına, suça konu faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için mal ve para akışını gösteren belgelerin araştırılması gerektiğine dair bir görüş belirlenmiştir.
Bu bağlamda, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri için faturaların gerçekliğinin araştırılması gerektiği, yapılan incelemelerin eksik olduğu ve kararın bu nedenle bozulması gerektiği hükmü verilmiştir.
Kanun maddeleri: 213 sayılı VUK'nin 230. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.

11. Ceza Dairesi 2019/2096 E. , 2019/4736 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Beraat

Yoklukta verilen hükmün, katılan hazine vekili yerine İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı"na tebliğinin usule uygun olmaması karşısında katılan vekilinin öğrenme üzerine yaptığı temyiz süresinde olduğundan tebliğnamedeki temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğine yönelik düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.11.2018 tarihli 2018/427 esas ve 2018/517 karar sayılı ilamı gereğince, sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK"nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmaması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti bakımından, Dairemizin 06.06.2018 tarih, 2016/6533 esas ve 2018/5365 karar sayılı ilamında da belirtildiği şekilde, suça konu faturaları düzenlediği belirtilen ... Tic. Ltd. Şirketi yetkilileri hakkında suça konu takvim yılları ile ilgili dava açılıp açılmadığı, açılmışsa akıbeti araştırılıp bu dava ile birleştirilmesi, birleştirme mümkün olmadığı takdirde dava dosyası celp edilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler araştırılarak satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile gerektiğinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra toplanan tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.05.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.