3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4401 Karar No: 2019/12220 Karar Tarihi: 10.06.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/4401 Esas 2019/12220 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karara göre, sanığın silahsız saldırısı sonucunda mağdurun hayat fonksiyonlarını orta derecede etkilenen yaralanmaları meydana geldiği için, sanık birden fazla nitelikli hal ihlaline neden olarak eyleminden dolayı cezalandırıldı. TCK'nin 61. maddesi ve 3. maddesindeki yazılı orantılılık ilkesi göz önüne alınarak, TCK'nin 86/1. maddesi gereği temel cezaya hükmedilmiştir. Sanığa isnat edilen 5237 sayılı TCK'nin 86/1, 87/1-c, 87/1-son maddelerinde öngörülen cezanın alt sınırı 3 yıl hapis cezası olduğu için, sanığa 2 yıl 12 ay hapis cezası verildi. Daha sonra TCK'nin 87/1-son maddesi gereği ceza 3 yıl hapis cezasına çıkarıldı ve TCK'nin 62. maddesi uygulanarak sonuc ceza 2 yıl 6 ay hapis olarak belirlendi. Ancak, mahkeme kararı iddianamede talep edilmemesine rağmen, 5237 sayılı TCK'nin 87/1-c-son maddesinin aleyhine uygulanarak savunma hakkının kısıtlanması, haksız tahrik hükümlerinin asgari uygulanmaması ve Anayasa Mahkemesi'nin bazı hükümleri iptal edilmesi nedeniyle, karar bozuldu. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nin 61., 3., 86/1., 87/1-c, 87/1-son ve 62. maddeleri.
3. Ceza Dairesi 2019/4401 E. , 2019/12220 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın silahsız eylemi neticesinde katılanın vücudunda, hayat fonksiyonlarını orta (1) derecede etkileyecek şekilde kemik kırığı ve yüzde sabit iz meydana gelmesi nazara alınarak, birden fazla nitelikli hal ihlaline neden olarak eylemini gerçekleştiren sanık hakkında TCK"nin 61. maddesi uyarınca, TCK"nin 3. maddesindeki yazılı orantılılık ilkesi de gözetilerek, TCK"nin 86/1. maddesi gereği temel cezaya hükmedilirken meydana gelen zararın ağırlığı ve kastının yoğunluğu da dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaşılarak karar verildiği ve sanığa isnat edilen 5237 sayılı TCK’nin 86/1, 87/1-c, 87/1-son maddelerinde öngörülen cezanın alt sınırının 3 yıl hapis cezası olması nedeniyle, mahkemece TCK"nin 86/1 ve 87/1-c maddeleri gereğince bulunan 2 yıl 12 ay hapis cezasının, TCK"nin 87/1-son maddesi gereğince 3 yıl hapis cezasına çıkarılması ve sonrasında TCK"nin m.62 maddesi uygulanarak sonuç cezanın 2 yıl 6 ay hapis olarak bulunması doğru olduğundan, tebliğnamenin sanık hakkında eksik ceza tayin edildiğine ilişkin (2) numaralı bozma görüşüne iştirak edilmemiştir. Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükümde, iddianamede talep edilmediği halde, 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden, 5237 sayılı TCK"nin 87/1-c-son maddesinin aleyhine uygulanmasına karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, 2) Katılanın, sanığın eşi hakkında dedikodu çıkarması nedeniyle, olay günü sanığın katılan ile bu konuyu konuşmak istediği, aralarındaki konuşmanın tartışmaya dönüşmesi üzerine sanığın katılanı yaraladığı kabul edilmesi karşısında, sanık hakkında TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.06.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.