Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5039
Karar No: 2019/6640
Karar Tarihi: 23.10.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5039 Esas 2019/6640 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/5039 E.  ,  2019/6640 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    (FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ SIFATIYLA)


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 17/04/2018 tarih ve 2018/86-2018/453 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü"nde yardımcı doçent doktor unvanıyla görev yaptığını, yıllar süren çalışma ve bilgi birikimini her yıl konu ile ilgili olarak girdiği derslerdeki anlatımlarından oluşan ders notlarını esas alıp geliştirerek “İnşaat Mühendisliğinde Malzeme Cilt 1 Malzeme Bilimi" isimli kitabı oluşturduğunu, bu kitabın basımı için 12.05.2006 tarihinde bağlı olduğu bölüm başkanlığına başvurduğunu, başvuru sürecinin devamında geçmiş yıllarda kendisine hocalık yapması nedeniyle tanıdığı Eskişehir Osmangazi Üniversitesi"ndeki hocalarından ... ve davalıya 24.05.2006 tarihinde görüş ve önerilerini almak için kitabını sunduğunu, hocalarından ..."ın olumlu görüş bildirmesine karşın davalının kitabı hakkında olumsuz görüş bildirdiğini, buna karşın Ondokuz Mayıs Üniversitesi Yönetim Kurulu"nca 20.09.2006 tarihinde müvekkilinin kitabının ders kitabı olarak bastırılabileceğine karar verildiğini, davalının, 2007 yılında çıkardığı “İnşaat Mühendisliğinde Malzeme Bilgisi” ve 2008 yılında çıkardığı “Yapı Malzemeleri ve Beton” adlı iki kitapta müvekkiline ait kitaptan hukukun izin verdiği sınırların çok üzerinde ve kaynak belirtilmeden yanlış olan kısımlar da dahil olmak üzere birebir alıntılar yaptığını, davalının bu kitapları ders kitabı olarak öğrencilerine zorunlu tutup bundan menfaat temin ettiğini, davalının bu eylemlerinin müvekkilinin eseri üzerindeki maddi ve manevi haklarına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak koşuluyla 5846 sayılı Yasa"nın 68/1-2. maddesi uyarınca sözleşme yapılması halinde ödenmesi gereken rayiç bedelin üç katı tutarı olan 9.000,00 TL maddi tazminat ve aynı Yasa"nın 70. maddesi gereğince 1.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kesinleşen ceza mahkemesi kararı dikkate alınarak, davaya konu ders notlarının 5846 sayılı Kanun kapsamında eser niteliğini haiz olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dava, 5846 sayılı FSEK hükümlerine göre eser sahipliğine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davacının Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü"nde yardımcı doçent doktor unvanıyla görev yaptığını, yıllar süren çalışma ve bilgi birikimi ile derslerdeki anlatımlarından oluşan ders notlarını esas alıp geliştirerek “İnşaat Mühendisliğinde Malzeme Cilt 1 Malzeme Bilimi" isimli kitabı oluşturduğunu, davalının 2007 yılında çıkardığı iki kitapta davacıya ait kitaptan kaynak belirtilmeden ve yanlış olan kısımlar da dahil olmak üzere birebir alıntılar yaptığını, davalı eylemlerinin davacının eseri üzerindeki maddi ve manevi haklarına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürmüştür.
    Mahkemece verilen 28.04.2014 tarihli davanın reddine dair önceki kararı, Dairemiz’in 14.12.2017 tarih 2017/4480-2017/7291 sayılı kararı ile, davalı eylemlerine konu ceza yargılamasında davalı/sanık hakkında beraat kararı verilip, kararın Yargıtay 19. Ceza Dairesi"nce onanmakla kesinleştiği, kesinleşen ceza mahkemesi kararının işbu davaya etkisinin de tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
    HMK"nın 266. maddesinde, çözümü hukuk dışında özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verileceği düzenlenmiştir.
    Dairemiz’in önceki bozma ilamında da belirtildiği üzere, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. maddesi (818 sayılı B.K."nun 53) uyarınca ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hakimini bağlamayacağı, ceza hakiminin tespit ettiği maddi olaylarla ve özellikle “fiilin hukuka aykırılığı” konusu ile hukuk hakiminin tamamen bağlı olacağı kabul edilmektedir. (Yargıtay HGK. 09.04.2014 tarih, 2013/4-1008 E. 2014/490 K. sayılı ilamı)
    Mahkemece yazılı şekilde karar verilmişse de, çalışmanın “eser” niteliğinin belirlenmesi hukuki bir niteleme olup, ceza mahkemesinin davacıya ait çalışmanın “eser niteliğinde olmadığı” kanaatiyle hukuk hakimi bağlı değildir. Bu halde, davacıya ait çalışmanın tüm yönleriyle değerlendirilerek “eser” niteliğini haiz olup olmadığının, HMK 266. maddesi gereği uzman bilirkişi incelemesi ile araştırılarak neticesine göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 23/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi